15 Temmuz Anadolu’yu işgal teşebbüsünün üzerinden iki buçuk yıl geçmesine rağmen Fethullahçı Terör Örgütü’nün Emniyet Genel Müdürlüğü ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki unsurlarına yönelik operasyonlarda gözaltına alınanların sayıları hâlâ üç-dört haneli telaffuz ediliyor.
Teröristbaşı Fethullah Gülen’in, “Öyle yerleşeceğiz ki bizi jiletle kazıyamayacaklar.” sözünü hatırlarsınız. Onbeş gün önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tahmin ediyorum terör liderinin mezkûr sözüne binaen, “FETÖ'ye bir büyük operasyona daha hazırlanıyoruz. Bunları kazıyıp bitireceğiz bu ülkede." dedi.
Sayın Soylu’nun açıklamasının ardından ilk önce FETÖ’nün Emniyet Müdürlüğü’nde hâlen aktif veya kurumdan uzaklaştırılmış unsurlarına yönelik 76 şehirde operasyon başladı. 2010 yılındaki komiser yardımcılığı imtihanının sorularının örgüt mensuplarına verilmesi ve çalınan sorularla komiser yapılan 1112 kişi hakkında gözaltı kararı çıktı.
Üç gün önce de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nun yürüttüğü soruşturma kapsamında, hâlen TSK’da görev yapan 295 asker hakkında gözaltı kararı çıktı. Soruşturma çerçevesinde şimdiye kadar gözaltına alınan asker sayısı 156. Gözaltına alınanlar arasında albay da var uzman çavuş da.
Haklarında gözaltı kararı çıkan askerler, örgütün tayin ettiği kendilerinden sorumlu sivil örgüt imamlarıyla örgüt içi iletişim amacıyla kullandığı kamuya açık büfe, market gibi yerlerde kurulu hatlar üzerinden irtibat kurdukları iddiasıyla gözaltına alınıyorlar. Cep telefonlarının yaygınlaşmasıyla neredeyse hiç kullanılmayan ankesörlü telefonlar FETÖ sayesinde altın günlerini yaşıyor. Ankesörlü telefonlarda yoğunluk had safhada. Neyse ki yoğunluktan karışan hatları istihbarat birimleri çözüyor!..
İstihbarat birimleri bir yandan ankesörlü telefon hatlarındaki yoğunluğu takip ederken diğer yandan da internetteki yoğunluğun takibinde. Yapılan çalışmalar neticesinde, terör örgütünün propagandasını yapmak ve halkı kışkırtmak amaçlı FETÖ tarafından 50 bin sahte hesap açıldığı tespit edilmiş.
Bu sahte hesaplar üzerinden hususiyetle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından görev süresi 1 yıl daha uzatılan OHAL Komisyonu’nun çalışmaları ve kararları manipüle ediliyor. FETÖ’cüler sahte hesaplar üzerinden OHAL Komisyonu’nun kararları hakkında internetten yalan bilgiler yayarak mağduriyetlerin ortadan kalkmasına da engel oluyorlar.
İstihbarat bu tür manipülasyon yapanları tespit etmeye başladı. Meselâ bunlarda biri Şanlıurfa’da öğretmenlik yaparken FETÖ mensubu olduğu gerekçesiyle Kanun Hükmünde Kararname’yle atılan Serkan T.
KHK ile kapatılan terör örgütünü kurduğu AKTİF EĞİTİM-SEN üyesi de olan şahıs Twitter’da açtığı “BiLahmacunDeğilsin” (@SrknBjk63), “Büşra-pHD” (@Busra672phD) hesaplarıyla kendini KHK ile görevinden uzaklaştırılmış kadın akademisyen olarak tanıtan Serkan T.’nin yazdığı tweetlerden biri şu: “#ÇağıAydınlatanKadınlar kesinlikle masum KHKlı kadınlardır. Mesela ben. Halide Edip Adıvar gibi başladığım akademisyenlik hayatımda beni Kibariye'nin anasına çevirdiniz.”
FETÖ’cü Serkan T. kendini, eski damadına beddua eden Kibariye’nin annesine benzeteceğine, Pensilvanya’da beddua seansları düzenleyen F. Gülen’e benzetmesi daha münasip olurdu ama Serkan da haklı, Pensilvanya’daki bedduacının bedduaları ters tepiyor!
Sadede gelirsek, seçimlerin yaklaşmasıyla FETÖ’nün tweetleri katlama faaliyetleri artacaktır. İnternette her okuduğumuzu, gördüğümüzü kaale alıp da galeyena gelmeyelim. Bakıyorsunuz tweeti yazan Büşoş gözüküyor ama maskeyi kaldırınca Serkoş çıkıyor! Bunlardan her türlü melanet beklenir aman dikkat; henüz jiletle kazınmadılar!.