Hani Kılıçdaroğlu, “kontrollü darbe”, “tiyatro” diyerek FETÖ denilen ihanet örgütünü hafife almaya yeltendi ya, hayatının en büyük siyasi hatasını yaptı.
Bu hata Kılıçdaroğlu’nun peşini bırakmayacaktır.
CHP’liler istedikleri kadar “FETÖ’nün siyasi ayağı” diklenmesi ile AK Parti’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek hedef saptırmaya kalksınlar, sadece havanda su dövüyorlar…
15 Temmuz darbe girişimi, dünya tarihinde, bizim ülkemizde bir örneği olmayan, erinden orgeneraline kadar uzun sürede hazırlanmış, en ince detaylarına kadar düşünülmüş bir kalkışma girişimidir.
Sadece bir askerî darbe hazırlığı yok ortada. Yargılamalardan çıkan sonuçlara bütüncül bir gözle bakılsın. Yargı, emniyet, istihbarat, bürokrasi, iş ve sanat dünyası, medya, sivil toplum, siyasi partiler, aklınıza gelen her alanda uzun vadeli, organize, birbiriyle bağlantılı kontrolü ele alma faaliyeti var. Batı Üst Aklının da bilgi/teknoloji/istihbarat desteğiyle planlanmış bir darbe girişiminden bahsediyoruz.
Devletin varlığına, vatanın bütünlüğüne böylesine kast etmiş bir küresel projeye, “tiyatro” falan demek, gerçekten bir karartma, saptırma, hafife alma, devletin teyakkuzunu, direncini kırma sorumsuzluğu ve ahlaksızlığıdır.
Son bir örnekle anlatalım.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince dün, “VIP dinleme” davasında, "silahlı terör örgütü yöneticiliği ve üyeliği", "askeri ve siyasal casusluk", "usulsüz dinleme", "belgeleri hukuka aykırı yok etme", "resmi belgede sahtecilik" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlarından 131 sanığa 3 yıl 9 ay ile 45 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi.
Fetullahçı terör Örgütü’nün içyüzünü en iyi ortaya seren bu FETÖ’nün emniyet/istihbarat ayağının ihaneti, tek başına Türkiye’nin ne ile karşı karşıya olduğunu anlatmaya yeterdir.
Ceza alan sanıklar arasında Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı, Başkan Yardımcısı, emniyet müdürleri, polisler var.
Yargı ayağındakilerle girilen işbirliği ile kurulan kumpaslara, FETÖ’nün medya ayağından destek var. Manüpilasyon var.
FETÖ terör şebekesi hukuksuz dinlemeler ile ne yapmış?
Elde ettikleri bilgiler ile askerî ve siyasal casusluk yapmış.
Usulsüz dinlemelerle kaset kumpasları yapmış, şantaja başvurmuş, insanları teslim almış, boyun eğdirmiş.
Sosyal medya hesaplarına (Fuatavni, Haramiler, Sarayın Uşakları, Yıldız Kulis, Başçalan, Acem Uşakları vb.) bilgi ve kaset servis etmek suretiyle algı operasyonlarında kullanmış. CHP lideri Kılıçdaroğlu, bunları almış Meclis çatısı altında dillendirmiş…
Kimleri dinlemişler?
Anayasa Mahkemesi üyelerinin yakınlarını, hâkim, gazeteci, iş adamı, siyasetçi, emniyet müdürü ve insansız hava aracı projesinde yer alanların da aralarında bulunduğu çok sayıda kişiyi…
(Ben de varım, şikâyetçi de oldum. 2009 ile 2013 arasında sahte bir isimle “organize suç örgütü üyesi” olduğum iddiası ile dinlemişler.)
Kimler var dinledikleri arasında?
Siyaset, ekonomi, askeri, medya, akademi, kültür/sanat dünyası ve ticari alanlarda etkin kişiler…
Amaç ne?
Türk siyasetini dizayn etme, yüksek yargıya etki etme, hedef şahıs ve kurumları itibarsızlaştırma, gündem değiştirme, şantaj, iftira, kumpas ve psikolojik baskı ile Türkiye’yi teslim alma…
Nitekim bütün bu hazırlıkların sonunda 15 Temmuz 2016 darbe girişimi geldi.
Kontrollü darbe ha… Tiyatro ha…