Yarın, 15 Temmuz 2016'daki FETÖ darbe girişiminin yıldönümü.
Bundan 6 yıl önce Haçlılar, din adamı kisvesi altındaki bir CIA ajanına darbe yaptırmaya kalktılar.
Haçlılar diyorum, çünkü darbe girişiminden bir ay sonra 20 Ağustos 2016'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) elebaşı Gülen, aynen şunları söyledi:
"Haçlı'nın ülkenizi işgal etmesi çok tehlikeli değildir. Çünkü sizinle onlar arasında kırmızıçizgiler vardır. Bir kere onlar sizin kadınınıza kızınıza ilişmezler. Mabedinize ilişmezler. İlişmemiş Haçlılar."
İslâm tarihinde hiçbir Müslüman, Haçlı'ya böylesine onursuzca, ahlâksızca sahip çıkmamıştır.
Bosna Hersek'te 1992-1995'te yaşanan savaşta Sırplar on binlerce Müslüman kadına tecavüz etti.
FETÖ elebaşı bunu bildiği halde neden utanmadan rezilce Haçlı'ya övgüler düzüyor?
Çünkü milletimiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde diriliş ruhu ile darbe girişimini bastırdı ve "beklenen zat"ın "mehdi"liği suya düştü. Kendisini kullananlara yalvar yakar olması bu yüzden.
Bugünlerde FETÖ elebaşının, New Jersey'de bir özel hastanede yoğun bakımda olduğu söyleniyor. Pensilvanya'daki kamptan haberi yalanlamadılar.
Fetullah Gülen öldükten sonrası şimdiden tartışılıyor.
FETÖ elebaşının mehdiliğine inanan sapkınlar için ölüm haberi büyük yıkım olacaktır.
Ama asıl yıkım, kendi aralarında başlayan menfaat/para kavgasının sonrasında olacaktır.
Fetullah Gülen'in yerini alacak veya onun işaret edeceği bir isim, o yapı içerisinde yok. Kendi otoritesi için harcadığı çok isim var. (Siyasette de Muhsin Yazıcıoğlu suikastı, önüne engel olarak çıkabilecek hiç kimseye acımadığının bir örneğidir.)
FETÖ elebaşı öldüğünde, terör örgütü toparlayacak, yönetecek biri yok.
Ya ne olacak?
Gülen'den sonra gelen on kadar kişinin en önemli özelliği, birbirlerini hiç sevmemeleridir.
İsim vererek anlatmak istemem. Ancak Mustafa Özcan üzerinden konuyu açabilirim.
Mustafa Özcan, Türkiye ve dünyadaki bütün ülkelerden toplanan himmet paralarının belli bir kısmının kendisine teslim edildiği kasadır. Yani Gülen'in talimatıyla Mustafa Özcan, paranın yöneticisidir. Yakalanması halinde bu paraları hangi kirli ve karanlık işlerde, rüşvetlerde kullandığı ortaya çıkar. Acımasız, insafsız, vicdansız bir komitacıdır.
Bu karakterinden dolayı on kişinin hiçbiri onu sevmez ve Gülen öldüğünde Özcan'ı dövmek/dövdürmek için sıraya gireceklerdir.
Gülen'den sonraki ilk kavga Özcan üzerinden başlayacaktır.
Kavga, paranın paylaşılması kavgası olacaktır.
Dış ülkelerde okullar, kurumlar birilerinin üstünedir. Onların birçoğu, üstüne oturdukları parayı vermeyeceklerdir.
Bu kavga sanılandan büyük olacaktır.
Gülen sonrası dönemde önemli bir gelişme de şöyle olur:
15 Temmuz 2016'dan bu yana yargılamalarda ortaya çıkan gerçek, FETÖ terör örgütünün; tıpkı PKK gibi Türkiye'nin ayağa kalkmasını engelleme adına Batılı istihbarat kurumlarının kontrolünde olduğudur.
İsveç, Finlandiya, Yunanistan, Almanya ve ABD örneklerinde görüldüğü gibi Batı başkentleri FETÖ'yü himaye etmekte ve kullanmaktadır.
FETÖ elebaşı ölünce kullanmaya devam etmek isteyeceklerdir.
FETÖ, burada da bölünmeye uğrayacaktır.
Amerika'dakileri Washington, Almanya'dakileri Berlin, İngiltere'dekileri Londra, Yunanistan'dakileri Atina kendisine bağlayacaktır.
Hâlâ FETÖ elebaşına "Hoca efendi" diyen ve vicdanını/aklını ipotek ettiren mankurtlar, asıl o zaman apışıp kalacaktır.
Birbirlerine öyle düşeceklerdir ki; milletimize, vatanımıza, dinimize, devletimize yaptıkları kötülükler burunlardan fitil fitil gelecektir.
Bu yazıyı bir kenara koyunuz, FETÖ elebaşı ölünce hatırlayınız...