Biraz önce izlediğimde YouTube üzerinden ulaşan 19 milyon 957 bin 643. meraklı olmuştum; önceki yarım-cümleyi yazdıktan sonra yeniden baktım, benimle birlikte 20 bine yakın kişi daha izlemiş İngiliz gencinin ‘Look up’ (‘başını kaldır’) isimli videosunu... 25 Nisan’dan buyana 20 milyon insan...
Gary Turk’ün şiirsel mesajı çok açık: Bugünün genci elektronik cihazlara bağımlılığı yüzünden ‘insan’ olma özelliklerinden çoğunu kaybediyor ve kalabalık içinde yalnızlaşıyor... “Telefonlarımız akıllandıkça bizler aptallaşıyoruz” diyor Gary...
Mesaj basit olmasına basit, ama önemli. Yanyana yaşadığı halde birbirleriyle ilişkisi giderek sanallaşan, yüzyüze geldiğinde bile elektronik cihazlarından uzak kalamayan bir insan sürüsüne dönüşüyoruz... Bugünün bebekleri tabletli ortamlara doğuyor ve sokağı tanımadan büyüyorlar...
Dünyanın dört bir tarafından 20 milyon kişi, içlerinden birinin kopardığı feryadı, yine sanal dünyanın sağladığı imkânı kullanarak işitiyor.
Bunu bir kenara not edin...
Eş zamanlı bir gelişme de kitap dünyasında yaşanıyor. Sınırlı bir ilgiyle karşılaşacağı beklentisiyle bir üniversite yayınevi (Harvard University Press) tarafından yayınlanmış, Fransız ekonomi profesörü Thomas Piketty’nin yazdığı ‘Capital in the Twenty-First Century’ (‘21. Yüzyılda Kapital’) adlı eser, başta ABD olmak üzere, Batı’da kapış kapış gidiyor...
Matbaalar 700 sayfalık eseri kitapçılara yetiştiremiyor. İnternet kitapçısı Amazon kitapla ilgili sayfasına günler öncesinden “Geçici olarak elimizde yok, sipariş verin, gelince gönderelim” duyurusunu koydu. Çok meraklı olanlar ancak e-kitap olarak indirip okuyabiliyor.
Kimi, yazarının ‘solcu’ kimliği ve adındaki ‘kapital’ sözcüğünden hareketle Karl Marx’la ilinti kurarak kitaba önyargıyla yaklaşsa da, Piketty’nin tezinin Marksizm ile bir ilişkisi yok. Kendisiyle yapılmış bir röportajda, Piketty, Marx’la ve özellikle de başeseri ‘Kapital’le gözünü yormadığını, kitabının kolay ulaşılabilir verilere dayandığını açıkça söylemiş...
Fransız profesörün ‘Kapital’ kitabının tezi karmaşık değil: Bütün aksine iddialara rağmen, gelişmiş ülkelerde gelir dengesizliği fakirlerin aleyhine; fakirlerle zenginlerin gelirlerinin arası açıldıkça açılıyor. Dünya gelirinin yüzde 25’ine hükmeden ABD’de, nüfusun yüzde 1’i ülke gelirinin yüzde 20’sini alıyor... Bu oran 32 yılda yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkmış bulunuyor... Gelir artıyor, ama artan gelirin yarısı nüfusun yüzde 10’unu teşkil eden zenginlere gidiveriyor...
Oranlar değişse de hemen her ülkede gelir dağılımındaki adaletsizlik günümüzde dayanılmaz boyutlara ulaşmış durumda.
‘Yüzyılın eseri’ adı verilen kitapta işlenen tezin izlerini hemen bütün ülkelerde önceki gün açıklanan gelir vergisi rekortmenleri listesine bakıp Türkiye’de de bulmak mümkün...
Amazonkitabın etkisini azaltmak için özel bir çaba gösterildiğinden, kitabı edinmediği ve okumadığı halde hakkında olumsuz kanaatler bildirip ‘0’ puan vermeye kalkışanların varlığından söz ediyor; müşterilerini uyarıyor...
Ne oluyor?
Pikettyve Turk gibi erken uyananlardan feryatlar ve çığlıklar duyuyoruz dünyamızın gittiği istikametle ilgili, ama içine düşülen kıskaçtan çıkış ve kurtulma yolunda henüz ciddi siyasi çabalar görmüyoruz.
Esas ona ihtiyaç var