Süper Ligimize şaşı, Türkiye Kupası’na kör bakmazsan, elbette maçı da kazanan olursun. Konyaspor, kendi evindeki bu maçı baskılı futbol oynayarak, özelikle ilk yarı itibariyle Fener’i kendi yarı sahasına mahkum etti. İyi futbol oynayıp da gol bulamazsan, o zaman saçını başını yolarsın. Konya da iyi futbol oynadı, ama golleri bulan Fenerbahçe oldu.
Volkan Şen bir kez daha sahneye çıktı. Ve Fenerbahçe’nin ilk golünü atan oldu. Nani’nin ise uçurtma frikik vuruşunda Konya kalecisi Kaya’nın hatasıyla Fenerbahçe ikinci golü de buldu. Van Persie’nin akıllı vuruşuyla Fenerbahçe, maça noktayı koyan taraf oldu.
Fernandao ikinci yarıda kaleci ile karşı karşıya kalmasına rağmen, topun altına girerek dışarı atınca Fenerbahçe’yi bir golden mahrum bıraktı.
Fenerbahçe ligde kaybettiği Konya’ya karşı, Ziraat Türkiye Kupası yarı finalinin ilk ayağını kazanarak olağanüstü bir avantaj elde etti. Kalecisi Fabiano, önemli kurtarışlara imzasını atarken, Fenerbahçe’nin orta sahasındaki organizasyon eksikliği gözümüze battı. Ozan milli maçlardaki performansının yarısı kadar oynayabilse, Fenerbahçe’nin değişmezi olur ama görüyoruz ki hala beklenen düzeyde futbol sergileyemiyor.
Mehmet Topal’ı da biraz durgun gördüm. Kjaer’e bakacak olursak, olağanüstü disiplinli, futboldan çalmaya değil, var olmak için ne gerekiyorsa takımı adına onu yapıyor.
Böylesi maçlarda her teknik patronun yapması gereken rotasyonları Pereira da yapıyor. Kadlec’i sola, Şener’i sağa aldı, Ba’yı da stopere koydu. Bu değişiklikler cuk oturdu. Fener zaten alternatifli kadroya sahip olduğu için bunları iyi değerlendirdi.
Fener çok iyi futbol sergilemeden attığı goller ve aldığı galibiyetle olağanüstü moral kazandı; hem de rövanş için avantaj yakaladı ve final kapısını sonuna kadar araladı.