Fenerbahçe bu sezon oynadığı maçların büyük çoğunluğunda geriye düşüp işi daha da zorlaştırmayı ne yazık ki alışkanlık haline getirdi. Geriye düşüp kazanmak her zaman artı bir motivasyon ve konsantrasyon gerektirir. Bu durum futbolcuların özgüvenlerini sarsar, taraftarı psikolojik olarak yıpratır. F.Bahçe, Gaziantep deplasmanında böyle bir süreci tekrar yaşadı. Aykut hoca galibiyeti “Yüksek kazanma duygusu” diye açıkladı. Ancak almanız gereken riskler vardır. Barcelona olmadığınıza göre bu baskı sırasında zaman zaman dağınıklık, yer kaybı ve yarı alanınızda geniş boşluklar bırakabilirsiniz. F.Bahçe’nin öncelikli sorunu önde daha becerikli, pozisyon zenginliğini artıracak, sorumluluk alacak oyuncu yokluğuydu. Saha içinde lider oyuncu eksikliği de kendini göstermekteydi. Şimdi Emre Belezoğlu dönüyor. Bu sorun Kaptan Emre ile halledilmiş olacak. Meireles’in form durumunun yükselmesi, Semih’in her an hazır olması, Salih’in umut veren futbolu ve F.Bahçe’nin Kupa maçlarıyla birlikte ikinci yarı performansı beni umutlandırıyor. Fransa Ligi Montpellier’de forma giyen Faslı oyuncu Younes Belhanda ile anlaşma sağlanması da çok iyi bir gelişme. Ancak saha dışı etkenler takımı nasıl etkileyecek ona da dikkat etmek lazım. Zaten özgüven ve konsantrasyon sorunu tehlike sınırını geçmiş. Aykut Kocaman’ın camia içinden ve dışından kulübün başarısız olması için uğraşıldığını dillendirmesi önemlidir. Gaziantep’te Aziz Yıldırım’a yönelik protestolar. Aziz başkanın “F.Bahçe’yi o kişilere bırakmayacağım” sözleri iç çekişmenin sürdüğünün göstergesi.
Bir diğer sorun icat etme çabası da Aykut Kocaman’a “Aziz Yıldırım’ın devre arasında soyunma odasına inmesiyle ilgili ne söylersiniz?” sorusu. Kocaman, “Ne söyleyeyim ki” diye cevap veriyor. Ne demesi bekleniyor ki. Aziz Başkan bunu normal ve doğal hakkı görüyor. G.Saray’ın yeni transferleri Sneijder-Drogba için F.Bahçeli yönetici Ömer Temelli’nin ‘iyi transferler’ yorumu Sarı-Lacivertlilerin bu transferlere gıpta ettiğini gösteriyor.
F.Bahçe’nin derdi bitmez. Takım şu anda güzel bir ivme yakaladı. Yine çomak sokan, dert icad eden çok olacak. En güzeli herkesin kendi işine bakması.