Gomis ile Galatasaray’ın gol olacak önemli pozisyonuna karşı, Fenerbahçe kalecisi Carlos Kameni’nin gole izin vermeyen kurtarışı vardı. Fenerbahçe de, Janssen ile pozisyon buldu, gol şutunu dışarı attı. İkinci kez, bir kere daha gol pozisyonu değerlenmeyip gol şutu auta gitti.
Fenerbahçe oyuna kendi sahasında başladı, ilk yarıyı da böyle bitirdi. İki arada bir derede kontra-ataklarla gole yaklaşan da oldu. Eğer Janssen biraz gol şutlarında becerikli olsaydı, maçın şekli farklı görüntülere sahne olurdu. Galatasaray sağlı sollu akınlarla baskı kurmaya başladı. Gomis net gol pozisyonunu Fenerbahçe kalecisi Kameni’ye ikram etti. Onun dışında maç skoru değiştirebilmek açısından kısır döngülerde kaldı. Cüneyt Çakır, ilk önce Serdar Aziz’in ceza sahası içinde ele gelen topta, penaltıyı görmedi. İkinci yarıda da Hasan Ali’nin yerde eliyle akını kesişini görmedi. Belhanda, ikinci sarıdan kırmızı gördü ve takımını 10 kişi bıraktı. Ezeli rekabette her iki takım da orta sahada birbirlerini kontrol altına almaya çalıştı. Olağanüstü, her iki takımda akınlar bulamazken beklenen düzeyde çok kaliteli bir maç izlemedik.
Tribünleri tıklım tıklım dolduran Galatasaray taraftarı böylesine bir derbide takımının kazanmasını bekliyordu. Ama Aykut Kocaman’ın Fenerbahçesi sakin ve sabırlı futbol sergileyerek futbol içinde kaldı. Kısacası Galatasaray 1 puan alarak, puan farkını korurken, Fenerbahçe de bundan sonra oynayacağı maçları mutlaka kazanıp liderin puan kaybetmesini beklemek zorunda kalacak. Böylesi derbilerin favorisi çoğu zaman maç kazanmıyor. Bir kez daha gördük ki favori olan Galatasaray beklenen düzeyde bol gollü galibiyete uzanamadı.