Yapılan son kamuoyu yoklamalarında ortaya çıkan gerçek vatandaşların büyük kumpasın farkında olduğunu açıkça gösterse de, iki arada bir derede kalan, iki tarafa da yakın muhabbeti olan kardeşler nasıl davranmalı, medeniyetimizin ikbalini yakından alakadar eden bu hassas, tarihi meselede tercihi nasıl ve kimden yana yapmalı...
Uzunca süreden beri iki yakası bir araya gelemeyen, içerden-dışardan kumpaslarla ve fitnelerle boğuşturulup müstemleke yaşamaya mahkûm edilen bir milletin çocuklarıydık. Tam düze çıktık, ayaklarımızın üzerinde durmaya başladık derken hiç beklemediğimiz haince bir fitneye muhatap olduk ve kardeşliğimizşüphe girdabında boğulmaya çalışılıyor…
Psikolojik harp tecrübelerinin ordinaryüsü olmuş , alameti ziyon yıldızı olan fesat odaklarının suflörlüğündegayet ustaca hazırlanarak uygulamaya sokulanson aylardaki gayri meşru operasyonlar ve kullanılan argümanlar sayesinde vicdanlar ve imanlar ifsat edilmektedir..!
Devletin adli ve kolluk gücüne sızmış bir kısım gizli paralel yapılanmalar eliyle, sandıktabir türlü alaşağı edilemeyen, milletin teveccühünü kazanmış siyasi iktidarı, belli bir süredir belli bir amaç ve maksat uğrunda kullanmak üzere düzenlenmiş olduğu her halinden anlaşılan soruşturma dosyaları bir kısım medya organlarını marifetiyle gündeme taşınarak, meşru yönetimi iktidardan indirme hilelerine muhatap oluyoruz..!
Yakın zamana kadar siyasi yönetimin asırlık hizmetler gerçekleştirdiği ifade edilip takdir edilmesine rağmen, anlaşılması zor bir manevra ileçeşitli yakışıksız suçlamalar ithaf edilerek insanların zihinlerinde derin şüpheler uyandırılmaya çalışılmakta ve yönetimeolan destek kırılmak istenmektedir..!
Büyük medeniyet kültüründen cebren ve hile ile koparılan milletimiz, aynı zamanda Efendimizin o sakının diye dikkat çektiği ferasetinden de koptuğuhesap ediliyor herhâlde..!Maneviyat değerlerine karşı yapılan bütün zalimane taarruzlara rağmen milletin feraseti berraklığından hiç bir şey kaybetmemiştir…
Karşılaşılan fırtınalardan sahili selamete çıkmasına yarayacak pusula sapa sağlamdır..!
Şayet, siyasi yöneticileri ile ilgili zihinleri fesada uğramış kardeşlerimiz varsa belleklerine kazınmış olduğuna inandığım o medeniyet pusulasına müracaat etmelerini salık veriyorum..!
Şayet aklı karışan kardeşler, idaresi ve duruşu kuvvetli siyasi yöneticiler ile salihliğiyle tanıyıp muhabbet duydukları insanların arasında kalmışlarsa, bu ikilemden çıkış yolu nedir..?
Kafası karışık kardeşlere sesleniyorum, değerli kardeşler, siz yine de siyasi yönetim kadrosunun itham edilen konularda hatalar yaptığı yönündeki kanaatinizi mahfuz tutun... İddiaları kapıştırıp yeniştirmeye çalışmayalım. Bir an olsun, birbirimizi kırmaya vesile olacak şekilde tansiyonu yükseltmeyelim, hiç kimse iddiasından vaz geçmesin..!Farz edelim ki yanlış yaptılar..!
İster ulvi maksatlarla içinde bulunduğunuz camianın gurup psikolojisinden etkilenmiş olun, istersenizde hiçbir etki altında kalmadan tamamen kendi tecrübeniz ve bilginiz doğrultusundamezkûr iddiaların doğruluğuna inanmış olun, bu durumda dahi fitneye alet olmamak adına ne yapacağız..?
Kime tabi olacağız..! Bu fitne fırtınasında istikameti nasıl tayin edeceğiz..!
Büyük medeniyet pusulamız bu konuda bize ne diyor, nasıl işin içinden çıkacağız..!
Hiçbir zaman Cemaati taassubu içinde değil, sadece ümmeti Muhammed ve insanlığın selameti doğrultusunda hüküm beyan eden medeniyetimizin büyük imamları fakihlerimiz ne diyor..!
Kulak verelim bakalım formüle;
“Kuvvetli ve tecrübeli yöneticilerin günahının zararı kendisine,iradi ve idari kabiliyetlerinden kaynaklanan başarı, milletve insanlığın menfaatinedir.
Zayıf salihlerin, salihliği kendisine, zayıflığından, idari zaaflarından kaynaklanabilecek zarar millete ve insanlığa olur..!”
Bu fıkhi kaide günümüz fitnesinde takınacağımız tavrı apaçık belirliyor..!
İşte bu hüküm inanan, sorumluluk duyan, vebal altında kalmaktan korkan samimi kardeşler için pusula mahiyetindedir..!
Gönül isterdi ki, hocaefendi çok iyi bildiği bu tip formüllerle kardeşlerin birliğini muhafaza edici sohbetler irad etsin, muhabbeti teşvik etsin..!
Kaldı ki, medeniyetimizin tarihteki şanlı günlerinin yeniden şahlanmasını istemeyen, dünya mazlumlarının umudunu kıracak, asil milletimizin neslinin ikbalini karartacak, ülkemize ve idarecilerimize kast eden bu tezgâh, bütün iğrençliği ile orta yerde sırıtmaktadır..!
Her gün, sanki bir dizi filimmiş gibi televizyonlarda seyretmeye alıştığımız, maddi manevi kaynakları sömürülen,ağzından girip burnundan çıkan sineği bile hissedemeyecek derecede açlıktan bitap düşmüş, bir deri bir kemik kalmış,iri gözlü, bembeyaz inci dişli, Afrikalı siyahi bebelerin umutlarıyla oynamanın vebali çok ağır olur..!
Bu vebali icad edilmiş hiçbir makine hesap edemez..!
Hele de, O Afrikalı siyahi bebeni ekmeğini elinden alan,mahşerde asla birlikte olmak istemediğimiz,sömürgeci egemenlerle kol kola aynı koroda senfoni seslendirmek onurlu medeniyet çocuklarının işi değildir..!
Gelin aklımızı başımıza alıp kendi türkülerimizi çığıralım, daha yolun başındayız, muhtaç milyarlar bizi bekliyor…1
Vesselam..
twitter; @ahmethamdicamli