Her ne kadar hayata bütüncül bakmamız gerekirse de, hayatımızın unsurları açısından değerine göre bir hiyerarşi olduğu kanaatindeyim. Yeryüzünde var olmamızın anlamı, varoluşsal anlam rakipsiz bir numaralı olmalı. “Yeryüzünde niye varım?”, “Varoluş ve ölümün anlamı nedir?”, “Yaşamı yaşamaya değer kılan nedir?” gibi soruların cevabı bir numaralı öneme sahiptir.
Eğer Sırat Köprüsü’nden tek başımıza geçeceksek, her birimizin hesabı tek başına sorulacaksa en son noktada kendi sorumluluğunu taşıyan bireyleriz demektir. Hesabımız eşimizle beraber tartılmıyorsa, Cennet veya Cehennem kaderimiz zorunlu olarak aynı değilse, son noktada esas bir eş değil kişiyiz demektir.
Bütüncül hayat anlayışı
Her birimizin hayatının birbiriyle ilişkili boyutları olması gerekiyor. Bu boyutlar; hayatın anlamı ile ilgili yaşantılar, eş ve aile ilişkisi, başkalarıyla olan sosyal bağlar, mesleki üretim, akış yaşantısı yaşayacağımız uğraşılar, başkalarının dertlerine derman olacak işler olabilir.
Normalde bu boyutlar eş zamanlı ve iç içe girecek şekilde yaşanabilir. Gerçekten de bu boyutlar birbirine ters değil, birbirini zenginleştirecek şekilde bir uyum içinde olması mümkündür.
İki cihanda saadet
Eşle ilişkimiz bir numaralı hayat meselesi olmamakla beraber, hayat yolculuğumuzu, varoluşsal yolculuğumuzu eş ve aile birlikte yapmamız salık veriliyor. Eşle ilişki hayat yolculuğunun seyrini kolaylaştırma veya zorlaştırma fonksiyonu var. Normalde beklenen eşle sükûn bulunarak, huzurlu bir hayat yaşayarak ölüme hazırlanmak. Bu sebeple de, evlenen çiftlere “Allah size her iki cihanda da saadet nasip etsin” diye dua edilir.
Gerçekten de iki cihanın saadeti birbiriyle ilişkili ve bağlantılıdır. Evliliğin iyi olmasının dünyadaki mutluluğumuzun en başat unsurlarından biri olduğunu açıkça biliyoruz. Kanaatimce, evliliğin yolunda gitmesi Müslümanca yaşamayı kolaylaştırabildiği için öbür dünyadaki saadetimizle de ilgili mesele.
Evliliklerde manevi boyut
Evlilik eğitimleri ve terapileri ile uğraşanların farkına varıp, üstüne bastıra bastıra durdukları şeylerden biri de, eşlerin ilişkilerine manevi bir boyut eklemesidir. Eğer evlilik ilişkisinin bir boyutu duygusal ihtiyaçlar, bir boyutu hayatı paylaşma ve kolaylaştırma ise diğer bir boyutunun manevi anlam olması gerekiyor. Birlikteliklerine manevi bir anlam vermek bir evliliğin tutkalı fonksiyonu görebiliyor.
Evlilik bağının kutsal olduğunu düşünmek, birlikte hayırlı evlat yetiştirmeye çalışmak, beraber hayır yapmak, beraber sevap kazanmak, dine uygun karı koca olmak, beraber öbür dünyaya hazırlanmak evliliğin manevi boyutları olabilir.
Sonuç olarak; hayatın anlamı, varoluş, ölüm, ahiret, hesap günü meselesi insan hayatı için bir numaralı mesele iken, evliliklerin yolunda gidip gitmemesi iki cihanda saadeti etkileme gücüne sahip olduğu için önemli bir meseledir.