Uzun süredir kavga eden çiftlerde, eşleri ve evlilikleri ile ilgili güçlü ve yerleşik olumsuz duygu ve düşünceler oluşabilir. Her yeni kavgada bu duygu ve düşünce şemaları harekete geçip kendini güçlendirir. Aslında bu yerleşik güçlü duygu ve düşünceler hem kavgaların hazırlayıcısı hem de devam ettiricisi olur.
İki farklı gerçeklik
Eş terapileri ile uğraşan herkesin bildiği ve her gün şahit olduğu durumlardan biri, eşlerin aralarında olup bitenleri kendi bakış açıları ile hikayeleştirmesidir. Her bir eş kendi benliğini koruyacak şekilde olup biteni anlar ve anlatır. Sadece bir tarafı dinlemekle, iki tarafı ayrı ayrı dinlemek arasında büyük fark oluşur. İkisini beraber dinlediğiniz zaman da biri konuşurken diğeri yanlış ifade edildiğini düşünüp, düzeltme ihtiyacı hisseder. Hatta terapistin diğerinin bakış açısına kanacağı endişesi yaşar.
İki farklı bakış açısı nasıl oluşur?
Kanaatimce eşler arasında iki farklı bakış açısı oluşmasının en az üç nedeni var. Birincisi, her bir eşin zihni farklı ve kendine özgü. Zihnimizi; genetik geçen mizaç özellikleri, çocukluktaki yaşantılarımız, hayat boyu edindiğimiz deneyimlerimiz şekillendiriyor. Dolayısıyla da gördüğümüzü ve yaşadığımızı farklı deneyimleyip, farklı yorumlayıp, farklı davranmamız bir açıdan doğal. Mesele bu iki farklı bakış açısının birbirinden oldukça uzaklaşması hatta birbirinden zıtlaşacak kadar kopmuş olması.
Farklı bakış açısı oluşmasının ikinci nedeni, “benliğimizi korumak” ihtiyacı. Her insan bir benlik algısına sahip ve bu benlik algısını korumak ister. Her benlik kendini değerli, olumlu, tutarlı, haklı vb. görmeye ayarlıdır. Bu sayede kendi özsaygımız korunmuş olur. Eşle olan tartışmalarda haksız, tutarsız, yetersiz hale düşmek izzet-i nefsimize dokunur. Bu sebeple de bilincimiz kendiliğinden olup biteni izzet-i nefsimizi ayakta tutacak şekilde yorumlama eğiliminde olur.
Farklı bakış açısında olmanın üçüncü sebebi tekrarlayıcı kavga örüntüsünün oluşturduğu yoğun duygu ve algılardır. Her kavga ettiğinde daha önce benzer bir senaryo tekrar oynayan aktörler konumuna düşmek, aynı bakış açısının güçlenerek devam etmesine yol açar. Kısırdöngü içinde kendini doğrulayan kanaatler pekişir durur.
Haklı haksız kısırdöngüsünden kurtulmak
Eşlerin aralarında haklı haksız kısırdöngüsü eşliğinde yaşadıkları tekrarlayıcı kavga veya birbirinden psikolojik uzaklaşmanın durdurulmasının birkaç yolu vardır. Bu yollardan biri “diğer eşin bakış açısını anlamaya çalışmadır.” Diğer bir yol ise “bu işte benim payım ne” sorusunu sormak ve kendisini değiştirmeye çalışmaktır. Bir diğeri de kavga kısırdöngüsü içine girildiğinde, sürecin daha yıkıcı olmadan durdurulmasını sağlamaktır. Bunun için “mola tekniği” kullanılabilir. Ayrıca ilişkinin iyi boyutlarının ön plana çıkarılarak, pozitif yaşantıların arttırılması da işe yarayabilir.