Daha önceki yazılarımda eşe karşı şiddetin altı ayrı biçimi olduğunu söylemiştim. Bunlar; eşler arası itişip kakışmaya bağlı durumsal şiddet, öfke kontrolsüzlüğüne bağlı şiddet, alkol etkisinde şiddet, ruhsal rahatsızlıklara bağlı şiddet, psikopat eş şiddeti ve aldatmaya tepki olarak şiddet şeklindeydi. Bu yazıda, alkol ve madde etkisiyle ilişkili eşe şiddet meselesini ele alacağım.
Alkol sarhoşluğunun her türlü şiddet ve kaza ile ilişkisi açık ve bilinen bir durum. Örneğin alkollü iken araç kullanmak kaza riskini arttırır. Alkol aile içi şiddette de benzer bir rol oynar. Normal şartlarda eşine psikolojik ve fiziksel şiddet uygulamayan kişi, sarhoş olduğunda kırıcı sözler söyleyip, rezalet çıkarıp, fiziksel şiddet uygulayabilir. Ayık hale geldiğinde ise yaptığından pişman olup, tekrar alkol aldığında aynı şeyleri tekrar yapabilir. Nitekim eşlerin alkol kullanımı, TÜİK’in “evlilikte en sık görülen sorunlar” başlıklı araştırmasında % 4.7 ile listeye girmiş durumda.
***
Sarhoşken eşine şiddet uygulayan adamın öyküsü: Ahmet Bey ve Ayşe Hanım 60’lı yaşların başında bir çift. Ayşe Hanım evi terk edip, çocuklarının yanına taşınmış. Eşinin geçmişteki sadakatsizliğinden ve alkol alıp sarhoş olduğunda kendisine kötü davranmasından şikayetçi. Ayşe Hanım’ın eşi ile ilgili duyguları çelişkili. Bir yandan ona öfkeli, öbür taraftan eşinden kopmak istemiyor. Eşini normal zamanlarda isteklerini karşılayan bir adam olarak görüyor. En son kendisine vurmasına çok içerlenmiş. Ayşe Hanım şöyle anlatıyor: “Normal zamanlarda da çok konuşkan değildir ama sarhoş olduğunda başka bir adama dönüşüyor. Saldırganlaşıyor, sivri dilli oluyor, aşağılıyor. Eğer biraz karşılık versem saldırganlaşıyor. Geçen gün sarhoştu. Ben de dayanamadım karşılık verdim. Yüzüme tokat attı. Beni korkuttu. Daha önce iki kez benzer durum olmuştu. Diğerlerinde de sarhoştu”.
Uyuşturucu madde kullanımı eş ilişkisini bozar: Uyuşturucu madde bağımlılığı da alkole benzer bir etki oluşturabilir. Madde etkisi altındaki eşlerin bir kısmı şiddet uygulayabilir. Ayrıca uyuşturucu maddelerin yasal olmaması ve pahalı olabilmesi nedeniyle de sorunlar oluşabilir. Bir eş diğerinin parasına zorla el koymaya çalışabilir. Eşi para bulmaya zorlayabilir. Ortak birikimleri uyuşturucu madde almak için satabilir. Nitekim benim de araştırmacılardan biri olduğum, Hazar Derneği ile Küçükçekmece Belediyesi işbirliği ile yapılan kadına yönelik şiddet araştırmasında, şiddetin gören kadınların %3.3’ü şiddet görme sebebi olarak eşlerinin uyuşturucu madde kullanmasını göstermişlerdi.
***
Alkolün zihne alerjik olması: Sarhoş iken ortaya çıkan şiddetin mutlaka durdurulması gerekir. Şiddet, alkolün etkisi altında oldu diye meşrulaştırılamaz. Aksine sorunun daha büyük olduğunu gösterir. Çünkü alkol sarhoşluğuna bağlı şiddetin tekrarlama riski daha yüksektir. Aynı şeyin tekrarlamaması için özel önlemlerin alınması gerekir. En önemli tedbir de alkol alımının durdurulmasıdır. Bu durumlarda alkole alerjik madde gibi muamele gösterilmelidir. Nasıl bünyemiz bir yiyeceğe alerjik ise alerjiden kurtulmak için o yiyecekten uzak durmamız gerekirse, alkol de bu kişilerin zihinlerine alerjik demek gerekir.
Daha büyük resimde, sosyal politikalar düzleminde düşünürsek, “Alkol ve madde kullanımını azaltan programlar” kadına yönelik şiddetin bir kısmını azaltıcı bir etkide bulunabilir.