Bugün 3 Kasım, yani ABD için seçim günü. Her ne kadar posta ile oy kullanma çok önce başlamış ve halen devam ediyor olsa da, asıl seçim günü bugün.
Trump ile Biden arasındaki yarışı kim göğüsleyecek?
Anketlerin dediği gibi Biden, Trump’a büyük fark mı atacak, yoksa anketler geçen sefer olduğu gibi fiyaskoyla sonuçlanıp, Trump bir zafer daha mı kazanacak?
Bu kez eşek, fili alt edebilecek mi?
Bildiğiniz gibi Demokrat Parti’nin sembolü eşek, Cumhuriyetçilerin fil…
19’uncu yüzyıldan bu yana kullanılan bu simgelerle eşek ile fil arasında bir mücadele yaşanıyor.
Vakti zamanında Demokrat aday, rakibinin hakaret olarak söylediği ‘eşek’ nitelemesini reddetmek yerine zekâ ve cesaretin sembolü olarak görerek kabullenmiş.
Fil’in ise onuru ve gücü temsil ettiği düşünülüyor.
ABD’de özellikle güvenlik birimleri fil sembolünü kendilerine daha yakın görüyorlar.
Demokrat aday Biden’ın zekâsı bir tarafa ciddi bir hafıza sorunu yaşadığı; zihni ve fiziki performansının düşük kaldığı biliniyor. Bu yüzden ne kadar az görünürse imajı o kadar korunur diye düşünülüyor.
Yani bir tarafta muhalefet imajı diğer tarafta iktidar performansı var.
İmaj mı, icraat mı kazanacak?
Değişim vaad eden yaşlı mı kazanacak, istikrar vaad eden daha az yaşlı mı kazanacak?
İmajla ülke yönetilmez ama zaten imaj sadece seçim kazanmak için pompalanıyor, yönetmek başkalarının işi!
Daha yaşlı olan Biden heyecan vermiyor ama Trump’a öfke duyanlar için doğal alternatife dönüşüyor.
Müesses nizam Biden profilini kendisi için daha kullanışlı görüyor, Başkan’ın performans boşluğunu kendi iktidar alanının genişlemesi sayıyorlar.
Zayıf liderlik, bürokratik oligarşi için hayat suyu sağlıyor.
ABD derin devleti için az gören, az konuşan, az duyan, az hatırlayan başkan en iyi başkan...
Trump kontrolü, idaresi, denetimi, vesayeti zor bir karakter…
Biden daha kolay avuca alınacak, kontrolsüz çıkışları engellenecek biri…
Trump çok öngörülebilir değil, Biden ise önü arkası kolay tutulacak biri.
Bürokrasi güçlü lider değil kendi hâkimiyetini sarsmayacak zayıf kişilik ister.
Trump, partisinin sembolü fil gibi, züccaciye dükkânını dağıtmayı çok seviyor.
Demokratlar daha iyiyi vaad etmiyorlar ama en kötüden kurtulma tezini işliyorlar.
Onlara göre Trump bir ‘felaket’…
Bu yüzden ‘kötü imaj’ üzerine oynuyor ve farklı seçmeni bu negatiflik karşısında bir araya getirmeye çalışıyorlar.
Türkiye için ise Trump karşıtı cephe hiç iç açıcı bir görüntü vermiyor.
Türkiye, Trump döneminde de ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldı ama Demokratları destekleyen lobiler, odak ve mihraklar Türkiye’nin tezlerine ve menfaatlerine tamamen karşı bir duruş sergiliyor.
Kimi Türkiye düşmanları Trump’ın kaybetmesini barajın bentlerinin yıkılması ve Türkiye’nin sulara boğulması olarak görüyorlar.
Elbette uluslararası ilişkiler matematik kesinliğinde gerçekleşmiyor.
Karşılıklı menfaatler, güç dengeleri, ittifak ilişkileri, konjonktürel hesaplar her şeyin rengini değiştirebiliyor.
Bu yüzden ihtiyatlı kötümserlikte fayda var!
Eşek mi, fil mi sorusu Türkiye’de sorulsa cevabı hemen hemen belli; bakalım ABD seçmeni hangi cevabı verecek?