"Emperyalizmin oyunu bitmez, artık sürekli teyakkuzda olmak zorundayız” dememin nedeni bu... Darbe planları millet tarafından püskürtüldü, daha o dakika, küresel algı oyunları devreye girdi, A planı, B planı falan diyoruz ya, emperyalistin plan sıralamasında alfabenin bütün harfleri vardır, bunu bir kenara yazın...
Yeniden bir Kurtuluş Savaşı, yeniden bir milli kavga veriyoruz, öyle ellerini kavuşturup, hiç bir şey yapmadan seyredeceklerini düşünüyorsanız, iyi niyetle saflığı karıştıranlar grubundansınızdır...
Daha ilk gün, New York Times ve The Economist’ten attıkları, devamında bütün Batı medyasının kuyruğuna takıldığı, “Türkiye’de darbe püskürtüldü ama demokrasi tehlikede” başlığının hızla yaşama geçtiği bir sürece girdik, örneği, Alman Anayasa Mahkemesi’nin aldığı o, anti-demokratik karardır...
Erdoğan kim?.. Daha iki hafta önce ölümcül bir darbe teşebbüsü yaşamış bir ülkenin, yüzde 52’lik halk oyuyla doğrudan seçilmiş, öldürülmekten son anda kurtulmuş meşru bir cumhurbaşkanı... 15 Temmuz akşamı, bu ülkenin bütün siyasi görüşlerinden insanları onun bir çağrısı ile darbe püskürttü, muhalefetin iki büyük partisi CHP lideri Kılıçdaroğlu ile MHP lideri Bahçeli, öteden beri siyasi tartışmaların merkezindeki Beştepe Külliyesi’ne kadar giderek memleketin selamete çıkarılmasında ellerini taşının altına koyacaklarını gösterdiler, sağolsunlar...
Alman Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar, bu ülkede sürdürülen demokrasi ve sivilleşme mücadelesinin, Batı’nın tamamında “hoş karşılanmadığını” göstermesi açısından önemlidir. Millet Köln’de bayrağı ile buluşmuş, sen, PKK’nın gösterilerine “bu ülkede demokrasi var” sözleriyle destek verirken, darbe aleyhtarlığını gösteren insanlara yapmadığını bırakmıyor, Erdoğan’ın da o milletle buluşmasını engelliyorsun... Emperyalist böyledir, kendi konforuna sahip çıkar ama, “ötekinin” mücadelesini baltalamanın yollarını da çok iyi bilir...
Dertleri bir “öcü” yaratmak...
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı Talip Küçükcan, Cuma akşamı Moderatör Gece’de kırık bir ses tonuyla konuşuyordu: 47 üyesi olan Avrupa Konseyi’nden bir tek kardeş Azerbaycan arayıp samimi bir geçmiş olsun dedi, diğerlerinden bir tek ses bile alamadık. Oysa, ses vermeyenlerin gelmelerini, bombalanmış Meclis önünde yaşanılanları kınamalarını beklerdik, yapmadılar...
Yapmazlar, çünkü yeni planları, Erdoğan’ın kişiliğinde bütün Türkiye’yi “öcü” haline getirmek!..
Erdoğan’dan yeni bir Chavez yaratırlarsa, bugün o darbe girişimini kınamayanlar, hukuk-guguk, insanhakları falan diyerek bu ülkeye toplu ambargolar koymanın yollarını arayacaklar... Ordusunun içine yerleştirdikleri bir çete ile kuşatıp, işgal edemedikleri bir milleti, “toplu cezalandırmayı” ve bunun da “kendi kaderini tayin hakkı ve milli iradesini korumakta” yeni örnekler verecek mazlum uluslara ibret olmasını isteyecekler...
Yine ıskaladıkları bir nokta var... Yaptıkları bütün planları önceden gördük, millet eğitimli ve şerbetli... Yine denedikleri ile kalacaklar ve dostluğu kıymetli, düşmanlığı yıkıcı bir ulusu da karşılarına almış olacaklar...
Chavez öldükten sonra Venezuella halkına neler yaptıklarını görüyoruz, dünyanın en büyük petrol üreticisi ülkenin insanları, marketlerin boş raflarıyla karşı karşıyalar... Orada yapabilirler, Brezilya’da da 17/25 Aralık tarzı başardıkları bir sivil darbe var... Ama, bu millet, yalnız medyasından gelen uyarılar üzerine banka hesaplarındaki 9 milyar Dolar’ı bir günde TL’ye çevirip milli ekonomisini ayakta tutmuş bir millettir, o planlarınız buralarda işlemez...
Hollande ve Merkel’i uyarıyorum...
Ülkeleriniz, Amerikan vergi mükelleflerinin parasını, dostluğu Amerikan ulusal çıkarları açısından çok önemli bir ülkede, Türkiye’de darbe yaptırmaya çalışmış bir “derin çetenin” tehdidi altındadır... Fransa ve Almanya’da birden tırmandırılan terör olaylarının, sizleri OHAL uygulamalarına kadar sürüklemelerinin gerçek nedenini kuşkusuz biliyorsunuz, kadim devletlersiniz...
Bunlardan korkmayın ve dik durun, çok sıkışırsanız, gelin buraya... Biz, deneyimlerimizle size yardımcı oluruz... Amerikan-İngiliz ittifakının 2030’ların dünyasını kendine göre şekillendirme stratejilerinde belli ki, Türkiye gibi, Almanya ve Fransa’ya da yer yok... Buradan, parlamentonuzdan, medya ve hukuk sisteminize kadar bir çok sızma olduğunu da görüyoruz...
Ya, Washington-Londra hattında şekillenmiş çeteleşmeyle bizimle beraber olacaksınız, ya da, biz ayakta kalacağız, sizler savrulup gideceksiniz...
Son bir uyarıdır, ciddiye alın...