Dikkat ederseniz CHP Genel Başkanı sık sık ‘İstediğin kanalda çık karşıma tartışalım’ şeklinde Erdoğan’a meydan okuyor ilgi görmeyince de, ‘Erdoğan benden korkuyor’ diyerek kendini avutuyordu.
Şimdi aynı edebiyatı CHP’nin tarafsız (!) cumhurbaşkanı adayı İnce yapıyor.
Erdoğan bu efelenmelere haklı olarak prim vermiyor.
Verirse yanlış yapar.
***
Çünkü ne Kılıçdaroğlu’nun ne de İnce’nin amacı memleket meselelerini konuşmak değil -o birikimden zaten mahrumlar- Erdoğan ile aynı güce sahip olduklarını ispat etmek ve açıkçası piar yapmaktır.
Tabiatıyla Erdoğan bu oyuna gelecek kadar deneyimsiz ve birikimsiz bir siyasetçi değil.
Çünkü adayların hepsi Erdoğan’ın kendilerinden güçlü olduğunu biliyorlar.
Hiçbiri birincilik yarışında değil hepsi ikincilik yarışında ve tek umutları ikinci tur.
Erdoğan ise ağırlıklı olarak sadece İnce’ye yüklenip diğerlerini kaale bile almayarak akıllıca bir taktik uyguluyor.
***
Meydan performansına bakılırsa İnce’den başka ciddi bir aday olmadığı da görülür.
Peki Erdoğan İnce ile neden bir TV tartışmasına çıkmıyor diye akla gelebilir.
Doğru İnce öteki adaylara göre hem partisi hem de performansı itibariyle daha güçlü bir adaydır. Ama öteki adaylara göre güçlüdür, hepsi o kadar.
Erdoğan’a göre değil. Erdoğan’a rakip olacak ne performansı ne tecrübesi ne birikimi ne de karizması var.
Tabir caizse biri girdiği her müsabakayı kazanmış ağır sıklet, öteki girdiği her müsabakayı kaybetmiş tüy sıklet!
Erdoğan niye böyle birini karşısına alarak vakit kaybetsin ki?
***
Ayrıca muhalefetin Erdoğan nefretinden başka ortak bir yönü olmadığı gibi İnce’nin de millete boş laf dışında umut verecek ‘işte budur’ diyecek bir projesi yok.
Erdoğan onu karşısına alarak neyi tartışacak?
Erdoğan belediye başkanlığından bugüne 24 yıl boyunca ülkeye kazandırdığı projeler karşısında İnce’nin eleştiri dışında söyleyeceği şey yoktur.
Eleştiri bir yana hükümetin yıllardır uyguladığı kimi hizmetleri vaat olarak kürsüden haykırması bile onunla tartışmanın bir vakit kaybı olacağının açık delilidir.
***
Erdoğan hem vatandaşa yapılan ayrımı ortadan kaldırarak -başörtüsü, İmam Hatip, Kuran ve siyer dersleri, kat sayı vs.- devlet ile milleti barıştırmış, kutuplaşmanın derinleşmesine engel olmuş ve ülkede sosyal barışı sağlayacak en temel adımları atmış, hem de ülkenin refah düzeyini yükselten projelerle sadece millet nazarında değil uluslararası düzlemde de devleşmiş bir siyasetçidir...
Ayrıca Erdoğan 24 yıl boyunca girdiği her seçimi kazanarak elde ettiği halk desteğiyle cumhuriyet tarihinin en başarılı siyasetçisi olma rekorunu da kırmış bir liderdir.
Böyle bir siyasetçinin laf kalabalığından başka meziyeti olmayan bir kasaba politikacısıyla TV'de tartışması zaman kaybı değil midir?
***
İnce aday olduğunda ilk ben yazdım, İnce cumhurbaşkanlığı için değil CHP genel başkanlığı için yarışmaktadır diye.
Dünya lideri çapında bir siyasetçi olan Erdoğan CHP’nin genel başkanlığa bile layık görmediği adayıyla neyi tartışacak ki?
Özetle İnce güç kazanmaktadır ama bu kazanım ülke çapında değil partisi içinde bir kazanımdır.
Seçim ilk turda –biiznillah- Erdoğan’ın galibiyetiyle bitecek, Erdoğan yeni sistemin yeni başkanı olarak Türkiye’yi şaha kaldırırken, İnce de CHP içindeki hesaplaşma için zaman kollayacaktır.
Evet, İnce kendi sıkletinde daha başarılıdır. Ama kesinlikle cumhurbaşkanlığı düzeyinde değil.
TV tartışma talebi de tüy sıkletin ağır sıklete meydan okuması demektir ki, sadece gülünür.
O kadar.