Türkiye’yi iflasın eşiğinden alıp bölgesel güç yapan; küresel güç olma yolunda hamlelerle ülkenin gücüne güç katan; girdiği her seçimden halkın desteğini alarak çıkan Başkan Erdoğan’ın milli politikaları emperyalist çevreleri rahatsız etmektedir. Bu durum artık gizli saklı bir şey değil, gün gibi açık bir gerçek.
Emperyalist çevrelerin, Türkiye’nin tekrar kendi yörüngelerine girmesi için hem muhalefet hem iktidar partilerine operasyon çektiğini yaşayarak gördük.
CHP’YE OPERASYON
Ana muhalefet partisine 2010’da çekilen operasyon bir tesadüften ibaret miydi?
Onur Öymen beyin sosyal medyada dolaşan söyleşisi o operasyonu gayet net anlatıyor.
2008 yılında batı menşeli İpekyolu Enstitüsü tarafından yazılmış ve 2009 yılında bizzat kendisine iletilmiş bir rapordan bahsediyor Onur bey.
Raporda, Baykal’ın istifaya zorlanacağı ve yerine Kılıçdaroğlu’nun getirileceğinin isim verilerek açıkça yazılı olduğunu ve durumu hem Baykal’a hem de Kılıçdaroğlu’na ilettiğini söylüyor Onur bey.
O dönemde genel başkan yardımcısı olan Yılmaz Ateş bey benim de konuk olarak katıldığım bir canlı tv programında ‘Benim partim FETÖ’ye teslim oldu!’ diyerek bu operasyonun gerçek olduğunu söylemişti.
İlginçtir 2010 yılına kadar ‘F tipi’ diyerek FETÖ’ye karşı sert tavır alan ve iktidarı bu gerekçeyle eleştiren CHP, 2010’dan sonra yani Kılıçdaroğlu genel başkan olduktan sonra değişti.
‘F TİPİ’NDEN SAVUNMAYA GEÇİŞ
Tam da iktidarın emperyalizmin maşası olduğunu anlayıp FETÖ’ye karşı mücadele etmeye başladığı günden beri FETÖ’yü açıkça savunan ve söylemlerini kullanan kurumlarını koruyan bir partiye dönüştü CHP.
Emperyalist çevreler muhalefete çektikleri operasyonda başarılı olmuşlardı.
CHP içindeki bu kirli oyunları gören İnce gibi Ateş gibi siyasetçilerin seslerini yükseltmeleri bu bakımdan anlamsız çıkışlar değildir.
Emperyalist çevreler bu operasyonları doğrudan kendi elleriyle değil FETÖ gibi kuzu postuna bürünmüş unsurlar eliyle yaptığı için normal gelişmeler gibi algılanması sağlandı.
İKTİDARA OPERASYONLAR
Benzer operasyonlar iktidara karşı da denendi. AK Parti’yi kapatma davasından, Gezi olaylarına, MİT başkanını tutuklama teşebbüsünden 17/25 Aralık yargı darbesine, oradan 15 Temmuz kanlı darbe girişimine kadar bütün operasyonların arkasında emperyalist güçlerin etkisi, koordinesi ve parmağı olduğundan kuşkumuz bulunmuyor.
Tek amaçları var Türkiye’yi bağımsız hareket eden ülke gücüne kavuşturan Başkan Erdoğan’dan kurtulmak.
Bunun için içerideki ve dışarıdaki tüm araçları/unsurları kullanmaktan çekinmiyorlar.
AK Parti’den ayrılıp yeni partiler kuran değerli arkadaşlarımızı Erdoğan’ın oylarını tırtıklayacakları için isteseler de istemeseler de emperyalist güçlerin bir şekilde destekleyeceğini yazdığımda, o arkadaşlar bana sitem etmişlerdi!
EMPERYALİZMİN DÜŞMANI
İşte ABD’de demokratların başkan adayı olan ve Trump’a büyük fark atan ve de geleceğin başkanı olarak değerlendirilen Biden’in, Erdoğan’ı darbeyle değil ama seçimle devirmek için muhalefete açıktan destek vermeleri gerektiğini içeren beyanı ortada.
Muhalefet partilerine açıktan nakdi destek verecek değiller tabii ki. Ama Erdoğan’dan bir oy bile koparacak her harekete farklı şekilde destek olacakları Biden söylemese de gayet açıktır.
Bölgede ve dünyada dengeleri değiştiren Erdoğan, emperyalizm için tehlikedir, tehdittir.
Onu zayıflatacak her hareket de emperyalizmin dost göreceği destekleyeceği bir harekettir.
Bunu görmek için illa Biden’ın konuşması da gerekmiyor.
Ama Biden fotoğrafı okuyamayanlar için kuşkuya mahal bırakmayacak bir açıklama getirmiştir.