Erciyes dağının eteklerinde Kayseri, Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen Erciyes Film Festivali, 26 Nisan akşamı düzenlenen ödül töreniyle sona erdi. Anadolu’da bir üniversitenin geniş olmayan kaynaklarla düzenlediği ve belkemiği belgesel ve kısa film yarışmalarından oluşan festivalin düşünce mecrası, İletişim Fakültesi’nin yılmak bilmeyen azmiyle öğrencilerin motivasyonu için çalışan dekanı Prof. Dr. Hamza Çakır. İletişim Fakültesi’nin birimlerine de destek sağlayan Kayseri sanayiinden Süleyman Çetinsaya’nın katkılarıyla gerçekleşen festivalde, öğretim üyeleri Murat Soydan, Gürhan ve Aslıhan Topçu ile Mehmet Köprü’nün içten gayretleri ayrı bir tat olarak yüreğimizde yer aldı. Geçen yıl kaybettiğimiz, Türk sinemasının kurucu isimlerinden Metin Erksan’ın anısına düzenlenen festivalin onur konuğu ise yine sinemamızın büyük starlarından Türkan Şoray’dı.
Sadece öğrencilere açık olarak gerçekleşen ve belgesel dalında 34, kısa film dalında ise 56 filmin başvurduğu yarışma bölümlerinde finale belgeselde 10, kısa filmde 11 eser kalmıştı. Festivalin başladığı 24 Nisan sabahı ilk etkinlik, gazetemiz yazarlarından Serdar Akbıyık’ın gerçekleştirdiği “Film Eleştirisinin Sınırları” başlıklı konferans oldu. Öğrencilerle interaktif bir biçimde yapılan sunumunda Akbıyık, film eleştirisinden Türk sinemasının bugünkü durumuna genişçe bir perspektifte sinemanın güncel sorunlarına değindi. Daha sonra programda yeralan Metin Erksan’ın Sevmek Zamanı adlı klasiğinin gösteriminin ardından, Burçak Evren’le ben “Metin Erksan Sineması” başlıklı bir konuşma yaptık. Erksan’ın Türk sinemasındaki ayrıksı yerine olumlu, ortaya koyduğu değişik tarzlardaki gerçekçiliğine eleştirel olarak yaptığım değinmeden sonra sözalan Burçak Bey, ünlü yönetmenin özellikle sansürle yaşadığı sorunlara ve yine sinemamızdaki farklı yerine vurgu yaptı. Öğrencilerin yönelttiği çeşitli yorum ve sorular paneli zenginleştiren unsurlar oldu. Her iki oturumda da öğrencilerin doldurduğu anfi şeklindeki konferans salonundaki ilgi hakikaten çok büyüktü.
***
İkinci gün kısa filmle ilgili konferans ve panellerde Türkiye’de kısa filmin çeşitli yönleri ele alındı. Kısa film yarışma jürisinde de yer alan Türkan Şoray’ın kendi sineması üzerine yaptığı konuşma ise tahmin edileceği üzerine büyük bir ilgiyle karşılandı. Belgesel yarışma bölümünde birinciliği Mustafa Uluç’un Sınırın Ötesindeki Gelinler, ikinciliği Sevgi Çoban’ın Kefenin Cebi, üçüncülüğü de Sedat Aygün’ün Demir Uçurtma adlı çalışmaları kazandı. Bu bölümde Facebook seyirci ödülünü 525 adlı filmiyle Özkan Emre aldı. Benim de jüri üyesi bulunduğum kısa film yarışmasındaysa birinciliği Küçük Adamlar’la Utku Ali Güler, ikinciliği Buhar’la Abdurrahman Öner, üçüncülüğü Ters Köşe’yle Yusuf Yılmazsoy ve mansiyon ödülünü Mesut’la Hakan Hücum aldı. Bu dalda Facebook beğeni ödülünü Halil Aygün ve Emrah Doğru’nun Gitti (Çu) adlı çalışması kazandı.
Festivale katılan filmlerin üniversitelere göre dağılımına baktığımızda, Erciyes ve Selçuk gibi Anadolu’nun bağrında olan eğitim kurumlarının bir parça öne çıktığını görüyoruz. Anadolu’daki bu dinamizmin sinemamızın gelecekteki görünümü olumlu bir yönde etki yapacağını düşünüyorum. Yakında Elazığ, Malatya, Erzurum, Mardin ve Gaziantep’te düzenlenecek festivallerle Doğu Anadolu sinemasal bir harenin içine giriyor. Hemen önümüzdeki haftaysa yine Kayseri’de, bu kez Talas Belediyesi’nin inisiyatifiyle 9-11 Mayıs tarihlerinde, Kültür ve Sanat Festivali bünyesinde bir Belgesel Film Yarışması düzenleniyor. Öğrenci veya öğrenci olmayan herkese açık olan yarışmanın ödülleri, En İyi Film Üçbin, Jüri Özel Ödülü İkibin ve Halk Ödülü Bin TL şeklinde belirlenmiş. Yücel Çakmaklı Film Atölyesi’nin de açılışının yapılacağı festivale ayrıca Azerbaycan belgesel sinemasının önemli ismi Zohar Mükerrem de katılıyor.