Ülkemiz turizmindeki yoğun, tempolu, otellerinin doluluk oranlarının en üst seviyelere ulaştığı bir yaz sezonunu yaşıyoruz. Ülkemize gelen turist sayısındaki artışın ve yoğun talebin rakamlara ve istatistiklere olumlu yönde yansıması, yazılı basın ve dijital medyada ekonomi sayfalarında en çok haber yapılan sektörlerin başında turizmin gelmesi ve önümüzdeki Kurban Bayramı'nda da otel rezervasyon taleplerinin yoğun olması turizmcilerin yüzünü güldürdü. Şu an sizlerle bu yazıyı paylaştığım an itibariyle bile örnek vermek gerekirse Çeşme Alacatı’da bir boş oda bulamadık. Ayrıca sosyal medya paylaşımında da en çok tatil fotoğrafları ve videoları paylaşılıyor.
9 Ekim 2016 tarihli köşe yazımda sizlerle "2017’de Türkiye’de turizm altın çağını yaşayacak" başlığı ile kasım ayının 15'ine kadar bu hareketliliğin süreceğini ifade etmiştim. Hayal görmediğimizin, gerçekçi baktığımızın göstergesini bu günlerdeki yoğun talepler ve doluluk gözler önüne sermektedir.
Ülkemiz ekonomisine çok yönlü olarak katkıları yadsınamaz bir sektör olan turizm, önümüzdeki yıllarda da yükselişini sürdürecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, turizmcinin olumsuzluk girdabına sürüklenmeye çalışıldığı dönemlerde içeride ve dışarıda yapılan karalama kampanyaları ülkemiz turizminin marka algısını kötü yönde algı üreterek zarar vermek isteyenlere karşı dimdik durarak Türk turizmcisinin yanında ve yüreğinde olmuştur. Hem de ülkemiz üzerine oluşturulmaya çalışılan kara bulutlara, hain oyunlara, bölücülere, iç ve dış mihraplara karşı güneş gibi, Anadolu gibi, destanlarla tarihi yazmış bu millettin duaları gibi özüyle, sözüyle, cesaretiyle, kararlılığıyla ve duruşuyla 'kazanacaksak savaşarak, öleceksek adam gibi ölelim' diyerek kefenini giyip yola çıkmış, bence 21. yüzyılın yaşayan efsanevi lideridir. Türk turizmcisinin konuyu çok iyi yorumlayıp, moral, motivasyon ve inancını diri tutması, yanlış istikametlerde bulunmaması, her alanda olduğu gibi turizmde de alçakça kendini kamufle eden, bu memleketin ekmeğini yiyip suyunu içen, konum ve makam sahibi olmuş ama adam olamamış, turizm sektörünü zehirleyen, her fırsatta olumsuzluk naraları atan, kendi ceplerini doldurup gerçek turizm emektarlarını, yetişmiş, kalifiye turizm personelini yanlış yönlendiren, turizmde istikbal ve kariyer planları yapan gençlerimize kötü örnek olan, daha turizm mesleğine başlamadan soğutan zihniyeler, unutmayın ki Türkiye ve turizm hiçbir zaman ölmez ve her zaman özellikle tercihe dilen turizm ülkesi olarak emin adımlarla devam eder. Bundan kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın. Türk turizmcisi yatırımcısıyla, yöneticisiyle ve çalışanlarıyla ülkemizin 2023 ve sonraki hedeflerine ulaşmasında sektör olarak tatilcilere verdiği servis, hizmet ve kaliteyle genlerimizde olan Türk misafirperverliği ile ülkemize gelen turistleri karşılayacak, en iyi şekilde ağırlayacak, uğurlayacak. Ve her zaman olduğu gibi 'en güzel tatil Türkiye’de yaşanır' dedirtecektir.
Tatil tadında kalın...