Emre, Allah var, ilerleyen yaşına rağmen iyi bir futbolcu. Geçmişte, Fatih Terim ile çalışırken, çok daha iyi idi.
35 yaşına gelmiş bir futbolcunun futbol performansı .u kadar iyi ise, muhtemelen Emre iyi de bir profesyonel, demek kendine fizik olara iyi bakıyor.
Ama, galiba mesele sadece kendine fizik olarak iyi bakmak pek değil.
Emre, Fenerbahçe’ye artık her açıdan sadece zarar veriyor.
“Sadece zarar veriyor” diyorum, haksızlık yapmayayım ama belki daha doğrusu bugün itibariyle Emre’nin Fenerbahçe’ye ürettiği zarar artık ürettiği faydanın çok üzerine çıkmış durumda.
Takımlar da bu tür fayda-maliyet hesapları yapmak zorunda.
Eskişehir maçında gördüğü kırmızı kart inanılır gibi değil idi.
Atıldı ve hemen arkasından on kişi kalmış takım gol yedi, mağlup duruma düştü.
Hakemin uydurduğu penaltı olmasa üç puanı veriyorduk.
Bu durumdan sadece Emre’yi sorumlu tutmak doğru olmayabilir ama Emre oynadığı sürece takım daima eksik kalma riskiyle oynuyor, kabul edilemez durum da aslında bu.
Emre’nin sahada sergilediği tavır da, görüntüleri de, gözlerinin ifadesi de kanımca kabul edilebilir görüntüler değil.
Emre’nin Türkiye futbolüne büyük katkıları oldu, kimse inkar edemez ama artık Fenerbahçe’nin bu oyuncu ile yollarının ayrılması gerekiyor.
Emre takımda kalırsa ben bu durumu yönetimin gerginlik politikası üretmek istediği şeklinde yorumlama eğilimindeyim.
Bilmem haksızlık ediyor muyum?
Emre, Eskişehir maçında kırmızı kart gördü. Arada kupada Kayseri maçı olmasaydı, bugün Balıkesir’de forma giyemeyecekti.
Emre’nin Fenerbahçe’yi eksik bırakma lüksü var mı?
Yok ama bırakabiliyor.
Bence artık Fenerbahçe şık bir jübile ile Emre’yi bırakmalı.