Türkiye’nin maruz kaldığı en tehlikeli tehdit hiç şüphesiz terördür.
PKK terör örgütüyle 34 senedir mücadele ediliyor.
Darbe üstüne darbe indirildiği halde emperyalist güçlerden aldığı destek ile bu örgüt silahlı/kanlı eylemlerini aralıksız sürdürüyor.
Bu örgütle mücadele uzun sürse de hedef bellidir, devlet bu örgütü tanıyor.
Ülkemizin maruz kaldığı diğer terör örgütüFETÖ, PKK’dan daha tehlikeli bir durum arz ediyor.
***
Zira FETÖ, PKK gibi ne olduğu ortada bilinen bir örgüt değil.
FETÖ, devletin kılcal damarlarına kadar sızmış, devleti içten tehdit eden, bukalemun gibi kendini saklayan ve umulmadık saldırılarla devlete ve millete zarar veren çok tehlikeli bir örgüt.
Devletin kurumlarına özellikle de yargıya, emniyete ve orduya sızmış olan bu örgüt15 Temmuz kalkışması ile PKK’dan bile daha tehlikeli olduğunu göstermiştir.
15 Temmuz sonrası bu örgüt çökertilmiş tespit edilenler bir şekilde etkisiz hale getirilmiştir ancak kurularımızdan tamamıyla temizlenmiş değildir.
***
Hâlâ orduda ve emniyette yeni kriptolar tespit edilmekte ve her gün yeni operasyon haberleri gündeme düşmektedir.
15 Temmuz kalkışmasına direnen Hulusi Akar paşanın Savunma Bakanı yapılması bu örgütün ordudan temizlemesi hususunda bence atılmış son derece isabetli bir adımdır.
Geçen hafta Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yapılan yeni atama da başkanın FETÖ ile mücadelede ne denli kararlı olduğunu göstermesi açısından önem arz ediyor.
***
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne atanan Celal Uzunkaya tıpkı Hulusi Akar gibi son derece isabetli bir tercihtir.
Çünkü Celal Uzunkaya FETÖ’nün emniyetteki yapılanmasını en iyi bilenlerden ve bu yapılanmanın hedefi haline gelenmağdurlarından biridir.
FETÖ, devlet içinde oluşturduğu paralel yapılanma ile kendilerine tabi olmayan veya engel olması muhtemel kadroları düzmece belge ve delillerle tasfiye etmekte bir an bile geri durmamıştır.
İşte Uzunkaya da o FETÖ’nün hışmına uğrayanlardan biridir.
Çükü Uzunkaya FETÖ yapılanmasıyla mücadele eden önemli polis şeflerinden biriydi.
***
Uzunkaya’nın maruz kaldığı FETÖ operasyonunu ben de ilk kez Hanefi Avcı’nın ‘Haliçte Yaşayan Simonlar’ kitabından okumuştum.
Avcı kitabında FETÖ’nün uyguladığı tasfiye bağlamında Uzunkaya’ya nasıl operasyon çekildiğini isim ve tarih vererek belgeli bir şekilde uzun uzun anlatır.
FETÖ’nün yargıdaki ve emniyetteki elemanları bir ihbar mektubuna dayanarak Celal Uzunkaya ve Mustafa Gülcü’yü tüm usul ve esasları, teamül ve kuralları çiğneyerek açığa alırlar.
***
Paralel yapının bir terör örgütü olduğunu anladığı andan itibaren onunla mücadele eden iktidar bilahare Uzunkaya’nın da bu örgütün mağdurlarından olduğunu tespit ettiği için onu İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne atamıştı.
İktidar Uzunkaya’yı genel müdür yaparak emniyetteki FETÖ ile mücadelesinde atılması gereken son adımı da atmıştır.
Dileriz Uzunkaya bu atamanın hakkını verir ve emniyeti bu hainlerden tamamıyla temizler.
Görevini başarıyla yürüten önceki genel müdür Selami Altınok’tan sonra Emniyetin Uzunkaya ile de emniyette olduğunu düşünüyorum.