Önce G-7 diye çıkmışlardı. Soğuk Savaş zamanının ‘Batılı demokratik ve sanayileşmiş ülkeleri’... ABD, Kanada bu taraftan; İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya Avrupa’dan ve Japonya Uzakdoğu’dan... Bir anlamda NATO artı Japonya idi... Sovyetler Birliği dağılınca Rusya, ehlileştirme ve küresel katılımcı olmaya teşvik için gruba alındı. Rusya’yı angaje ederek, medeni milletler seviyesine çıkma arzusunu gıdıklayarak, dünyanın nizam ve intizamı sağlanacaktı... Putin tabii bu kurguya sadece gülüyor.
Bu mantıkla zirve yapıldı. -Suriye de konuşulacak- dendi. Putin, davet edilmediği halde Dışişleri Bakanı Lavrov’u yanında getirdi. Sonra da Rusya’yı ehlileştirme hayaliyle düşünülen zirve, Rusya’nın diğerlerini etkisiz hale getirmesi ve Şam’a dolaylı destekle tamamlandı. Rusya diğer 7’ye baskın çıktı.
Beşar’ın gitmesi, yok. Direnişçilere destek, ha var, ha yok. Zaten direnişçiler 24 sayfalık G-8 bildirisinin kağıt tomarını ele alıp silah olarak kullanamazlar. Putin -Şam kimyasal kullandı- iddialarının temelsiz olduğunu söyledi. Cenevre Konferansı ve müzakere vurgusunu kayda geçirip diplomatik sürece yaydı. Moskova ne zaman olacağı ve ne işe yarayacağı belirsiz Cenevre’de Şam’ın tam tekmil temsiline, hatta ayrıca masaya İran’ın da oturmasına hazırlanıyor. Putin biraz daha zorlasa masaya neredeyse Hizbullah’ı da alacak. Ayrıca Şam’a silah siparişlerini de yollayacağını ilan etti. Kimse Putin’in gizli iş yaptığını söyleyemez. Göstere göstere ilan ediyor. Suriye odaklı bir -büyük küresel pazarlık ve al ver- umanlar vardı, Putin oralı olmamış.
Oysa G-8 öncesi hava, ABD’nin -Şam kimyasal silah kullandı- demesiyle hareketlenmişti. -ABD’den direnişçilere silah- lafı böyle çıktı... Sonra -Uçuşa kapalı bölge- haberleri yayıldı. Meğer silah, hafif silahlarmış. Uçuşa Kapalı Bölge’yi de ABD içinde müdahaleyi savunan Cumhuriyetçi muhalifler çıkarmış. Başkan Obama’nın defterinde ağır silah yok, Uçuşa Kapalı Bölge yok. Bu hareketlenme Fas’ta tatilde olan Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ı Riyad’a döndürdü. Ama son durumun Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye’yi memnun etmeyeceğini söyleyebiliriz.
Başkan Obama, direnişçiler arasında -ABD dostu- olanların azınlıkta kaldığını, o gruplara silah vermeyeceğini söylüyor. ABD dostu- olarak Salim İdris’in grubu varmış. Onlar da dişçi, marangoz ve nalbantlardan oluşuyormuş.
Herhalde bu durumda -radikallerin- Suriye’de çatışmalardan çekilip Basra Körfezi’nde bir tatil köyüne gitmesi, Batı dostu marangoz ve dişçilerin de gerillacılık öğrenmesi gerekecek. Eğitim artık tekmil alıp verme, selam durma, uygun adım yürüme, mıntıka temizliği gibi sanatı talim ederek başlar. Kursu başarıyla bitirenlere bir yıl sonra diploma verilir.
Dünya taç çizgisi kıyısında pas yaparak zaman geçerken, ölü sayısı 100 bine yaklaşırken, arazide Şam rejiminin Halep’i gözüne kestirdiği anlaşılıyor. Direnişçilerin Hama’dan Halep’e uzanan M5 karayolunu kesmeye çalıştıkları bildirilmekte ama bunda başarılı olacakları kuşkulu. Şam, jetlerle nokta vuruşları yapıyor.
Cumartesi günü Katar’da Suriye’nin Dostları toplantısı var. Burada ABD dahil ilgili ülkeler ve direnişçi temsilcileri bir araya gelecek. Sabırlar tükeniyor. Kuzey İrlanda’daki G-8 gibi neşeli bir toplantı olmayacaktır.
Bunlar neden önemli? Şundan önemli: Türkiye, Ürdün ve Lübnan’da ayrı ayrı 400-500 bin Suriyeli mülteci var. 30 bin nüfuslu Kusayr düşünce Ürdün’e mülteci akını hızlandı. Yarın öbür gün Şam ordusu 3 milyon nüfuslu Halep’e yürüyünce Türkiye kapısında acaba kaç yüzbin mülteci bulacak? Böyle bir göçün trajedisi bir yana, getireceği baskı, güvenlik sorunu, maliyet ve diğer risklerle Türkiye tek başına mı uğraşacak? Asıl ittifak sınavı o zaman yaşanacak.
Zaten hergün Suriye’den binlerce kişinin çevre ülkelere kaçtığını BM bildiriyor. Ve yapılan, varsa yiyecek - çadır sevkiyatı. Büyük bir göç dalgası olursa bizce G-8 zirvesinin akşam yemeği menüsü mülteci kumanyası olarak hazırlanmalı: Başlangıç olarak İrlanda yengeci-karides-avokado salatası. Ana yemek rosto file ve İrlanda dana incik, yanında enginar... Tatlı olarak, isteğe göre elmalı tart tatlı, ya da İngiliz peynir çeşitleri... İngiltere Başbakanı Cameron bu menünün resmini çekip -Yemekten sonra Suriye konuşacağız- diye ilan etti de, ordan bağlantıyı kurduk. Elmalı tart üzeri Suriye ağırlık yapmıştır.
twitter.com/selimatalayny