Siyahlar ayaklanıp Ferguson sokaklarına çıkınca, polis de karşılarına zırhlı araçlar, uzun menzilli otomatik tüfekler, gece görüş dürbünleri, göstericiyi hem sinir, hem de sağır eden ses yükselticilerle çıktı... Polis ekiplerinin üniforma ve donanımları, ABD’nin küçük bir banliyösüne değil, Irak’ta çatışmaya girmiş havasındaydı... Özellikle üniformalar, alışılan sivil polis değil, savaşçı asker profili veriyordu...
Eylemciler karşılarında böyle bir güç görünce, daha sertleştiler... Adını o saate dek kimsenin bilmediği Ferguson’un 60 kişilik polis gücü ne zaman özel harekat komandosu havasına girmişti? Zırhlı jipleri Irak’ta IŞİD kullanıyordu da, Ferguson’a zırhlı nereden gelmişti? Çünkü Ferguson emniyeti, ABD’nin dört bir yanındaki emniyet müdürlükleri gibi ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’dan -ihtiyaç fazlası malzeme- almıştı.
Pentagon, Irak ve Afganistan’da kullandığı malzemeyi geri taşımamak için olabildiğince oralarda imha etti. Geri taşınan ya da normal ülke içinde kullanılmayan malzeme bedavadan polise verilmeye başladı... Aslında bu harika buluş, siyasetçilerin -Kongre’nin eseri. -Uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadele- için polise askeri malzeme verilmesi 15 yıllık uygulama... O zamanlar uyuşturucu kartelinin elindeki silahlar polisten üstündü. Siyasiler de sınırlı bölgelerde polise üstün silah gücü kazandırmak istediler... Sonra uyuşturucu bölgesinde olsun olmasın her teşkilat, Pentagon’dan ağır silah ve malzeme istemeye başladı. ABD’de 8 binden fazla polis teşkilatı var...
Siyasiler bu yolu açtılar ve yolun genişlemesini denetlemediler, hatta silah ve malzeme akışını teşvik ettiler. Belki başlangıçta birkaç ağır silah için başlayan uygulama, şimdi oyuncak meraklısı polis müdürlükleri arasında yarışa sahne oluyor: Kim daha fazla ve daha etkili silah ve malzemeyi alacak? Pentagon form bastırmış: Zırhlını paletli mi istiyorsun, tekerlekli mi? Doldur, imzala yolla, adrese teslim gelsin.
Ferguson’da göstericiler karşılarında işgal gücü gibi silahlanmış polisi görünce, şoke oldular. Görüntüler kamuoyunu da rahatsız etti. Sonra Başkan Obama -Askeri malzemenin polise verilmesi programını gözden geçireceğiz- dedi... Ama zırhlıyı alan Mississippi nehrini geçmiş... Ufacık polis teşkilatlarında mayına dayanıklı zırhlılar, helikopterler, o yoksa İHA’lar, uzun menzilli silahlar var. Gerçi Pentagon, polise çadır, battaniye, başka araç-gereç de verildiğini, sevk edilen malzemenin yüzde 5’inin silah olduğunu söylüyor.
Ferguson ayaklanması, -polisin askerleşmesi- olayını da sergiledi... Polis askerleşince, sivil boyutunu unutuyor, vatandaşa özen, temel haklara saygı boyutunu terk ediyor, -attı mı vuran- havaya giriyor... Polis, gelen malzemenin hakkını vermek için de özentiyle askerleşiyor... Eleştiri şu: Ellerinde askeri nitelikli silahlar varsa, asker gibi davranır, asker gibi kullanır.
Polisin özenti malzeme kullanmasına son örnek, geçen Los Angeles’ta yaşandı. Çok küçük, çok sessiz ve kamera taşyan iki İHA’yı polis, komşu kent Seattle’dan ödünç alıp birkaç gösteride kullandı, eylemciler ayaklandı -Göremediğimiz bir alet bizi neden izleyecek- diye. Polisin İHA kullanmaması için gösteri yapılıyor.
Polisin askerleşmesi yalnızca kullanılan silah ve malzemede görülmüyor. Bu silahları kullanan özel vurucu timlerin sayısı artıyor... Tam donanımlı, olur olmadık her olayda her yere baskın yapan, tetik çekmekte zorlanmayan bu ekiplerin sayısında artış var... Vurucu ekip sayısı artınca, vurulan, ölen sayısı artıyor. Ya da Ferguson’da olduğu gibi silahsız sokak gösterisine askeri araç-gereçle müdahale ediliyor. Yani ABD’de yarı-kanunsuz bir milis teşkilatı doğuyor... Ülkede bireysel hak ve özgürlüklerin kullanılması da bu milislerin takdirine kalıyor.
twitter.com/selimatalayny