Verin bakalım kim yiyecek? Aslında bu yazının başlığını ‘Elin Neoconları bile daha insaflı’ olarak düşünmüştüm ama vazgeçtim.
Sebebini anlatayım.
Matthew J. Bryza’yı biliyorsunuzdur. Bizim Matyu. Zeyno Baran’ın kocası, Zafer Mutlu’nun da damadı. Metyu’nun Azerbaycan Büyükelçiliği’ne atanmasını ülkemiz medyası ‘Parlak Diplomat Bakü’de’ başlıklarıyla duyurmuştu. Hatırlayacaksınız.
Metyu, Irak Savaşı’nın beyin takımından Dick Cheney ve Donald Rumsfeld gibi Neoconların da içinde bulunduğu Jamestown Vakfı’nın yönetim kurulundaydı. Halen bu vakfın yönetiminde mi bilmiyorum. (Arkadaşımı arayıp soracağım.) Anlayacağınız Metyu ‘parlak’ olduğu kadar da Neocon.
Şimdi Matyu geçenlerde ‘bir analist’ olarak CNN Türk’te Nevşin Mengü’ye konuğu oldu. Nevşin Mengü, CHP’nin en şahin isimlerinden olan Şahin Mengü’nün kızı olsa da şahinliği babasını geçmiş durumda. Babası kendisiyle gurur duyuyor olabilir.
Neyse. Nevşin Mengü, ‘şu anda bir analist çalışan’ Metyu’yu konuğu olarak ağırladı. Oldukça heyecanlıydı.
Büyük bir heyecan içerisinde ‘hay velkım’ dedi ve “Metyu bizi neler bekliyor?” diye de sordu. Metyu’da sanki biraz heyecan eksikliği vardı...
Metyu söze girdi. Biraz eveleyip geveledi. Irak’ta neler yaşandığını anlattı. Türkiye eğer ki, Metyu’nun anlatmaya çalıştığı ‘şeyleri’ anlayabilseymiş son 10-11 yıl içerisinde daha büyük rol üstlenen bir konuma gelebilirmiş vesaire vesaire.
Metyu “ABD’nin Afganistan’tan ders almadığını’ da söyledi. Hay Allah!
Neyse, heyecanlı Nevşinimiz mevzu mühim olduğu için hemen Türkiye getirdi. Elbette karşısındaki ‘şu anda bir analist olarak çalışan’ konuğundan duyacağı cevabının eminliği içerisinde!
“Türkiye’nin bilerek ya da bilmeyerek bir dönem Suriye’nin dostları grubu adı altında El Nusra’ya, IŞİD’e yardım yaptığı konuşuluyor burada.” soru-yorumla pas atmaya çalıştı, hatta ‘Türkiye ABD’yi bu konularda yanlış yönlendirmiş olabilir mi?” gözünü kırpıverdi Metyu’ya... Bak sen!
Elin Neo conu, Türkiye’yi ve Erdoğan’ı ellerine fırsat geçse bir kaşık suda boğacak olan kanadın temsilcisi, Amerika’nın Irak’ı işgal etme projesinde imzası olan kanadın en etkili diplomatı olan Metyu, deyim yerindeyse ‘sakin ol Nevşin’ diyerek ‘o kadar değil’ mealindeki cevabıyla resmen durdurmaya çalıştı, iyi mi?
Elin Metyu’su özetle dedi ki, bunlar bir söylenti bizim kulağımıza kadar da geldi ama söylenti. Böylesi bir ortamda Türkiye El Nusra ya da başka bir örgüte yardım yapsaydı gizli kalmaz, ortaya çıkardı. Böyle bir şey yok. Kaldı ki, o dönemlerde Esed’in karşısındaki grupların desteklenmesi gerektiğine dair bir görüş de vardı.
Elin Neo con’u, bizim Neo con’a laf anlatmaya çalıştı anlayacağınız. Bu kafayı yemişlik içerisinde anlarlar mı, peki?
İşte bu Metyu bizim Neo conlardan Nevşin’i durdurmaya çalışılarak ‘o öyle değil’ dersi verdi. Ne dersiniz? Nevşin’in ‘velkım Metyu’su ‘damn Metyu’ya’ dönüşmüş müdür, programın sonunda?
Nevşinler de haklı gerçi: Ne yapsınlar, ellerine IŞİD gibi kanlı bir terör örgütü fırsatı geçmiş, kaçırılır mı?
Şunun şurasında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kalmış elli günden kısa bir zaman. El Kaide’ye bağlanamadıysa Başbakan Erdoğan misler gibi IŞİD’de bağlanır ve de Cüneyt Özdemir’in söylemiyle ‘Haydi hayırlı olsun!” olabilir!
Önce ‘sadece bizim konsolosluk basıldı’ yaygarası yaptılar, baktılar ki tek konsolosluk bizimkisi bu kez de ‘Niye orada konsolosluk açmışız’ saçmalamasına başladılar.
Yakındır, ‘Bizim topraklar niye Irak’ın yanı başında, ABD’nin yanı başında değil, niye burayı seçmişler’e vardırıp sorumlusu olarak Osmanlı’yı oradan da Osmanlı torunu diyerek Erdoğan ve Davutoğlu eleştirilerine başlarlarsa şaşırmayın! Oradan da ‘Dedelerinin stratejik derinliği de buymuş’a kadar gelebilirler!
Saçmalama demeyin, saçmalayanlara bir bakın, bir sonraki adımı görün.
IŞİD ve El Kaide gibi terör örgütlerinin güç kazanmasının arkasında neler yatıyor ve bağlantıları neler? Soramazsın bu soruları.
2003’te Irak’a neden girmiyoruz çığırtkanlığı yapanlar şimdi de Gülen Örgütü’yle ittifak halinde IŞİD’i Erdoğan’a nasıl bağlarız derdi içerisinde çemkiriyorlar.
Kökeni, 2003 yılında Amerika’nın işgali ve Saddam Hüseyin’nin Baas rejimine dayanan bir örgüt varmış kime ne?
Erdoğan’a IŞİD damgasını nasıl vurulur derdi içinde bizim yerli Neo conlar.
Evet, IŞİD diye bir örgüt çıktı ve Musul’u kimsenin burnu kanamadan teslim aldı ve adım adım ilerliyor ülkede. Ve IŞİD’in başlattığı eylemlerle ortaya çıkan siyasi tablo, Maliki’nin yıllarca dışladığı Sünni kesimin desteklediği başka bir reflekse dönüşmek üzere. Ve evet Irak’ta Sünni-Şii savaşının ateşi yakıldı sanırım.
Obama ‘Biz karışmayacağız’ demiş. Ne diyecekti ki?