İstanbul'da binlerce aracın yollarda kaldığı, on binlerce insanın geceyi sokaklarda geçirdiği gün Ekrem İmamoğlu'nun bir balıkçıda misafir ağırladığı fotoğraflar çokça konuşuldu. Elbette üzerine konuşulacak çok ayrıntı var. Fakat herhalde en çarpıcı olanı, İmamoğlu'nun da en çok merak ettiği kısmı, mazruftan ziyade zarf kısmı olmalı, değil mi? Yani o fotoğrafları kim çekti ve kime servis etti?
**
Bakın CHP'nin 18 yıllık genel başkanı Deniz Baykal'ın nasıl gönderildiği hiç çıkmasın aklınızdan. CHP siyasetini dizayn eden servislerin nasıl çalıştığını anlatması bakımından çok önemli bir referans. Genel Sekreter Önder Sav, o tarihe kadar tam kadro Baykal'ın arkasında tuttuğu delegasyonu bir gecede Kılıçdaroğlu'na geçirmedi mi? Baykal'ın arkasından sadece Savcı Sayan ağladı hatırlayın.. Bir gün öncesine kadar aday olmayacağını açıklayan Kılıçdaroğlu bir gün sonra kendini genel başkanlık koltuğunda buldu. Öyledir bu işler. Daha çok yeni. CHP'nin kendi cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce için, kendi kanalları Halk TV'ye 'fazla göstermeyin' talimatı verildiğini, bizzat kanalın genel yayın yönetmeni açıkladı. Daha ne olsun?
**
Bakın bakın. Manzaraya iyi bakın. İstanbul'da afet durumu var. Üniversiteler, Valilik arka arkaya tedbir kararları açıklıyor. Ki Başkan da farkında aslında İstanbul'un durumunun. Gideceği restoranın önüne kar küreme aracı yollamış olmasından belli. Apaçık İstanbul'da alarm verilmiş durumda yani. Bu şartlarda; Başkan balıkçıda misafirlerini ağırlıyor, sözcüsü de kayak tatilini geçirdiği Alpler'deki otelinden twit atıp, hizmet bekleyen seçmene 'troller' diye hakaret ediyor. Ne Başkan'ın sözcüsü tatilini ertelemiş ne de Başkan da balıkçı randevusunu iptal etmiş. Nereden baksanız skandal. Ama her ikisi de uyanık olsun diye hatırlatıyorum, birisi kasten onlara bu hatayı yaptırdı. Zamanında ve yeteri kadar tuzlama yaptırmayan da kışla mücadele araçlarına zincir taktırmayan da Murat Ongun'a, 'git sen gözün arkada kalmasın, biz hallederiz buraları' diye de, Başkan'ın balıkçıdaki fotoğraflarını servis eden de aynı merkez. Hadi daha açık söyleyelim. Ekrem İmamoğlu'nun Meral Akşener ile birlikte hareket etmesinden rahatsız olan Kılıçdaroğlu düğmeye bastı. Aslında erken olduğunu düşünüyordu. Ama fırsat önüne altın tepside geldi. Geçmiş tecrübelerden hareketle, böylesi bir afet durumunda İmamoğlu'nun çığ altında kalabileceğini değerlendirip operasyonu başlattı. Gelin üç gündür devam eden tartışmalarda CHP'nin Genel Başkanı ve İstanbul İl Başkanı nasıl tavır almış, kendiniz bakın. Sahip çıkmışlar mı belediye başkanlarına? Algı yeterince tahkim edildikten sonra yani bugün ve ilerleyen günlerde destek açıklaması yapabilirler fakat bade harabül Basra.
**
SARIGÜL'ÜN RENKLİ SİYASETİ
Yeni kurulan partilerin sayısı hızla artıyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin doğası gereği özellikle ittifaka katılımlar üzerinden yapılan ince matematik hesapları nedeniyle binde 1'lik partilerin bile önemi var. Şöyle düşünün, güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş hazırlıklarını 6 parti yürütüyor. Bu altı parti aynı zamanda Millet İttifakı'nın doğal bileşenleri değil mi? CHP ve İYİ Parti'nin majör bir tabanı olduğu muhakkak. Peki; Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'nin ne kadar oyları var ki? Kendi yaptırdıkları anketlerde bile durumları ortada. Ama dikkate alınıyor ve kulübe dahil ediliyorlar. Demek ki önemli. Bu partiler arasında belki de son dönem en fazla konuşulan isim Mustafa Sarıgül. Açık söylemek gerekirse en başlarda; arabada türkü söylediği, yemek masasında sünnet mesajı verdiği, kadınlarla koridorda yürüdüğü kısa tiktok videoları üzerinden konuşuluyordu. Fakat öyle ya da böyle, Bu videolar sayesinde o mecralardaki herkese ulaşmayı başardı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da ve Karadeniz'de zaten bir karşılığı vardı şimdi artık kendini 'apolitik' diye tanımlayan bir kuşağa da erişmeyi başardı. Bakın bu azımsanacak bir iş değil. Ayrıca hâlâ da Anadolu'yu dolaşmaya devam ediyor. Gittiği yerlerde ise hükümetin başarılı icraatlarından da komplekssiz bir biçimde, övgüyle söz ediyor. Bu önemli. Eleştirirken iyi olanın da hakkını vermek. Yeni partiler içinde Sarıgül'ün Türkiye Değişim Hareketi'ni takip etmekte yarar var.