Suç çok katmanlı bir konu. Fail olmak için illa tetiği çekip birini vurmak gerekmiyor. Suçu işleyene yardım etmek, suçlunun eylemlerini kolaylaştırmak, suçu işlemeye teşvik etmek, işlenen bir suçu övmek, failin işlediği suçu gizlemek de birer suçluluk durumu. Gazze'yi işgal eden İsrail'in işlediği savaş suçlarına iştirak eden birçok ülke, yönetici ve askeri unsur var. Deutsche Welle (DW) de bunlardan biri. Attığı manşet, yayımladığı yazı dezenformasyonun nitelikli hali...
Suça iştirak yazısı
DW, hukuk fakülteleri için "savaş suçlarına iştirak nasıl olur?" sorusunun cevabı olacak "jeneriklik" bir yazı yayınladı. Yazının amacı belli "İsrail'i aklamak". Clare Roth tarafından kaleme alınan "Hangi eylemler savaş suçu kabul edilir?" başlıklı yazı; ► "Savaşta sivillerin ölmesi her zaman savaş suçu sayılmaz", ► "Askerî açıdan gerekli görülürse bir okulun veya apartmanın bombalanması savaş suçu değildir", ► "UCM, 2015'te Filistin'i üye devlet olarak tanıdı. Ancak İsrail... UCM'ye üye değil. Bu nedenle, UCM'nin mevcut çatışmadaki savaş suçlarını belirleme yetkisi olmasına rağmen, kararlarının İsrail üzerinde hiçbir yaptırımı yok..." gibi gerçeği örten ifadeler içeriyor.
En büyük silah
İnsanlık tarihinin en büyük bombası Hiroşima ve Nagazaki'de patladığında 210 bin kişi ölmüştü. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü saldırılarıyla Gazze'de toplam 2 bin 776 kişi hayatını kaybetti. İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde son 24 saatte 81'i güneydeki güvenli bölgelerden olmak üzere 400'ün üzerinde sivili öldürdü. Bu sadece 15 günlük bilanço. Geriye dönük bakarsak bunun kat be kat fazlası ile karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz. İşte bu dramı, meşrulaştırabilen tek şey medya... Hatırlayalım New York Times'ın üç kez başlık değiştirmesini. CNN'in çocukları gündeme getirerek attığı yalan manşeti. Medyanın oluşturduğu tahribat, en büyük bombadan büyük ve etkili değil mi?
İsrail faildir!
İsrail'in niyeti çok açık. Her yer meşru hedef: Okullar, camiler, kiliseler, hastaneler, apartmanlar, parklar, güvenli bölgeler vb. İşgalin ilk günlerinde Savunma Bakanı ne demişti hatırlayalım: "Orduda tüm kurallar kaldırıldı. Savaşan askerler hiçbir şeyden sorumlu olmayacaklar."... İsrail'in, Gazze'yi tahliye kararına dair inceleme yapan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin, "Askeri operasyon azalma belirtisi göstermiyor. Devam eden kuşatma su, gıda, ilaç ve diğer temel ihtiyaçları etkiliyor. Savaş ve uluslararası insan hakları hukukunun ihlal edildiğine dair belirtiler var" şeklinde tespiti var. Zaten İsrail savaş suçu konusunda hukuken bir tür "şüpheli" durumda. UCM tarafından hakkında bir ön soruşturma bulunuyor. Tüm bunlara rağmen -sözüm ona- bağımsız medya(!), İsrail'in argümanları ile donanmış bu metni yayınlayabiliyor
UCM yetkili!
DW'deki yazı, UCM'nin yaptığı soruşturmanın İsrail üzerinde bir etkisi olmayacağını ifade ediyor. Oysa durum çok farklı. İsrail, UCM'ye taraf değil ama Filistin taraf! Suçlar Filistin'e, Filistin halkına karşı işleniyor. Hepimizi biliyoruz ama DW, -ne hikmetse- habersiz(!) şu bilgiden: "UCM ilk derece dairesi 2021'de verdiği kararda Mahkemenin Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs ve diğer Filistin topraklarında işlenen suçları soruşturmak için yargı yetkisine sahip olduğuna karar vermiştir". Birkaç gün önce 500 kişinin hayatını kaybettiği bir hastaneyi bombaladı İsrail. Bu yazı yazılırken bile binlerce sivil tehdit altında ve yüzlercesi ölüyor. Saldırılar kadar, bu suçları meşru göstermek de suç bence. Bunları görmezden gelip "hukuk" adı altında yalan yanlış bilgileri paylaşmak açıkça savaş suçuna iştirak kabul edilmeli. Bence İsrail'in eylemleri savaş suçu, DW de bu yazısı ile bir savaş suçlusu. Ya sizce?