Tarihinde ilk kez Süper Ligi gören bu sezonun yenisi Alanya; F. Bahçe’nin 7 sıra üstünde... Daha kötüsü, sarı-lacivertliler düşme hattının içinde yeralıyor. Ligimiz yeni başladı, bu tehlikeli hattın içinde yeralmak; henüz vahim sayılacak nihai noktada değil. Ama psikolojik açıdan çok yıpratıcı... F. Bahçeli taraftarların, kulüplerini o noktada görmesi; morallerini bozuyor. Netice itibari ile mevcut tablo; o noktadan kurtulup kurtulamayacağı meselesine dayanmıyor. Sarı-lacivertlilerin, düşme hattı platformunda uzun süre kalacağını sanmak; çok absürd bir şey olur.
Sorun, niye bu noktaya gelindiğidir.
Arada değerlendirme yanlışları yapılıyor. Mesela Sinan Engin, televizyonda “F. Bahçeli futbolcular maçta kılını kıpırdatmıyor” dedi ki; sanki maçı seyretmeden konuşmuş... Sarı-lacivertliler, ikinci yarıda Bursaspor’a öyle bir baskı kurdu ki; adamlar nefes alamadı.
Yenilginin altından kalkabilmek adına, topyekun ve canhıraş bir mücadele verdiler. Maçtan 3 puan kaybettikleri için, o verdikleri mücadelenin ve döktükleri o alın terinin gösterişi olmadı.
Sorun şu... F. Bahçe golü yiyene kadar da baskılıydı. O kadar ki; golü yedikleri andaki topa sahip olma yüzdesi (F.Bahçe lehine) 76’ya 24 gibi neredeyse rekor seviyedeydi. Topa yüksek düzeyde sahip ve rakibe baskılı ama, golü yiyen kendisi... Uğur Meleke bu duruma “Hızlı koşuyor ama yavaş düşünüyor” başlığını atmış.
Bizde şöyle bir sıkıntı var... İşler sarpa sarmaya başladığı zaman; bunun altından kalkabilmek için verilen mücadelede, hızlılık telaşa... Telaş da paniğe dönüşüyor. Bu durumda pas, orta, şut ve duran topların isabet oranı düşüyor. Bizde “Kriz Futbolu Yönetimi” yok... Kenardaki teknik yönetim dahil, herkes dağılıyor.
İçinden çıkılmaz durumların nasıl normale döndürüleceği konusunda, B Planı eksikliğimiz var. Ya da öyle bir planları bulunsa da, işlerlik kazanmıyor. Futbolcular bir anda kontrolden çıkıyor ve toparlanacak işi daha da karmaşık hale getiriyor.
F.Bahçe’nin kötü oynadığı inancında değilim. Maç 0-0 seviyelerinde süt liman devam ederken, işi biraz ucundan tutuyorlar. Tam saha ve tam süre oyun disiplinine ihtiyaçları var.