İzliyorsunuz.. İzliyoruz. Dünya izliyor.. Sadece Müslüman oldukları için evlerinden yerlerinden yurtlarından edilen, buna karşı çıktıkları için öldürülen mazlum Filistinli kardeşlerimizin yaşadığı dramı izliyoruz hep birlikte.. Tüm dünya sessizce kenardan izliyor.. Terör devleti işgalci Siyonist İsrail'in saldırıları karşısında ne yapıyorlar?.. Peygamber Efendimiz'e küfreden bir dergi saldırıya uğrayınca dünyayı ayağa kaldıran 'Duyarlı Batı', onlarca çocuğun vahşice katledilmesi karşısında ne yapıyor?.. Hiç.. Koskocaman devasa boyutlarda bir HİÇ... Adam akıllı 'üzüldük' bile diyemiyor sözcüleri.. Kendi evlatlarının saçının bir teline dünyayı yakanlar nerede?.. Bu dünyada Recep Tayyip Erdoğan'dan başka ağlayanı yok mu Filistin'in?..
Arkadaş.. Bir tespiti yapmama izin verin.. Dünyada ilk günden beri tavizsiz duran tek ülke Türkiye.. Adam akıllı bu terör devletine tepki koyan tek lider Recep Tayyip Erdoğan.. Hem de neye rağmen?.. İsrail'in gerek batıdaki lobi gücüne rağmen gerekse Türkiye ile kurduğu doğrudan ilişkiye rağmen.. Çünkü Dünya Erdoğan'ın kim olduğunu biliyor.. O Erdoğan ki, dünyanın en büyük çok uluslu zirvesinde Şimon Peres'in gözünün içine baka baka göstermişti tepkisini.. Tevrat'ta yer alan 'öldürmeyeceksin' emrini hatırlattı.. "...Öldürmeye gelince siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz.. Plajlarda çocukları nasıl öldürdüğünüzü biliyoruz.." dedi.. Peres'e alkışlarıyla destek olanlara da "insanlık suçuna ortak oluyorsunuz" diye seslendi.. Aynı Erdoğan, BM Genel Kurul Kürsüsüne de, elinde İşgalci İsrail'in Filistin'i nasıl yuttuğunu gösteren haritalarla çıktı.. Erdoğan'ın kim olduğunu herkes biliyor anlayacağınız.. Şimdi de yine ve tek başına sadece Erdoğan var.. İsrail'in Filistin'deki kanlı saldırılarının durdurulması ve uluslararası camianın İsrail'e güçlü bir tepki ve caydırıcı bir ders vermesi için ilk günden beri tek mesaisini buna harcıyor.. Erdoğan şimdiye kadar Filistin'den Rusya'ya, Katar'dan Pakistan'a, Kuveyt'ten Cezayir'e 19 ülkenin devlet ve hükümet başkanıyla konuştu.. Ve görüştüğü liderleri, İsrail'in Mescid-i Aksa, Kudüs, Gazze ve Filistinli Müslümanlara yönelik saldırılarına ve baskılarına karşı birlikte etkili şekilde harekete geçmeye davet etti. Özellikle de kendini 'müslüman' diye tanımlayan ülkelerin liderlerine.. 'Gelin bu zulme birlikte dur diyelim' dedi.. Açın dünyada yayınlanan son bir haftalık gazeteleri dergileri bakın bakalım.. Erdoğan dışında İsrail'in saldırılarını "terör" olarak nitelendiren, Filistinli Müslümanlara yaşatılan zulmü en sert şekilde kınayan başka kim var!..
Sonuç alıyor mu peki?.. Arz edelim.. Gerek BM nezdinde gerekse tek tek ülkelerin alacağı inisiyatifte Türkiye'nin rolü son derece kıymetli olacak.. Özellikle Türkiye'nin tezlerinden biri olan Filistinli sivillerin korunması için bölgeye uluslararası koruma gücü gönderilmesi fikri karşılık bulmuş durumda.. Somut bir netice elde edilecek mi, bunu da bugün daha belirgin biçimde göreceğiz..