Bırakın bu komplo teorilerini. Küresel güçlerin bu işlerle ne alâkası var?” diyorlardı.
Geçti o günler.
Ar damarını iyice çatlattılar.
Maskelerini tamamen indirdiler.
Artık açıkça itiraf ediyorlar, ülkemize küresel güçler adına operasyon çektiklerini.
***
Fethullah Gülen Cephesi’nin önemli bir kalemşoru, Zaman gazetesinde peş peşe yazdığı yazılarda İsrail, ABD ve diğer Batılı devletlere ‘nanik’ yapan AK Parti hükümetine bedel ödetilmesini makul karşılamak gerektiğini söyleyip duruyor.
O cephenin gazetelerinden birinin yayın yönetmeni de, Merkez Bankası’nın baskılara boyun eğerek faiz oranlarını yükseltmesi üzerine, zil takıp oynayarak, ‘küresel ekonominin zorlamasıyla bu kararı alan hükümetin dış politikada da küresel politikalara ayak uydurmak zorunda kalacağını’ müjdeliyor.
“Evet, 17 Aralık süreci küresel güçlerin Türkiye’den intikam sürecidir ve biz de onların maşasıyız, beşinci koluz” diye bas bas bağırıyorlar yani.
***
“Küresel politikalar”a ayak uydurmamız gerekiyormuş!
Nedir “küresel politikalar”?
Batı emperyalizminin bekasına, Filistin’in mahvına, Arap devrimlerinin bastırılmasına, Türkiye’nin yükselişinin önlenmesine vs, vs, vs yönelik politikalar değil midir?
‘Emperyalistler mevzi kazanıyor, Türkiye ve bütün İslam dünyası mevzi kaybediyor’ diye sevinebilen acayip bir Müslüman tipiyle karşı karşıyayız.
***
Ondan sonra, “Başbakan çok ağır konuşuyor”!
Haydi ordan!
Başbakan’ın en ağır sözleri bile çok hafif kalıyor ihanetin ağırlığı karşısında.
İnanılır gibi değil; kan banyosunu durdurduğu için Abdullah Öcalan’a diş bileyen bile var.
“Yandaş” Öcalan’la aynı fikirde olmayan PKK’lıların ülkemizi yeniden kan gölüne çevirmesini ihtiras derecesinde arzu eden alçaklar...
***
17 Aralık sürecini başlatanlara teşekkür borçluyuz aslında.
İçimizde nasıl korkunç bir yılan beslediğimizi bu sayede görebildik ve çok geç olmadan o yılanın başını ezme imkânını bulduk.
Yılan, giderayak ısırıyor ve son bir gayretle boğmaya yelteniyor ülkemizi.
Acı veriyor, sıkıntı çektiriyor, ama geçecek inşaallah.
Yeni Türkiye’nin son doğum sancılarıdır bunlar.
***
Dünyanın bütün şeytanları toplanmış, varlarını yoklarını ortaya koymuş, yükselişe geçen ülkemizi “paralel devlet” vasıtasıyla yere sermeye çalışıyorlar.
Nihai savaş gibi bir şey.
Bu badireyi de atlattığımızda ne kadar güçlü ve özgür bir ülke olacağımızın farkındasınız, değil mi?