Ekonomiyle ilgili yazdığım hemen hemen tüm yazılarda özellikle “halka arz edilerek” büyütülecek milli değerlerin en başına TPAO ve BOTAŞ’ı koyuyorum. Bugün aynı konuyu yazsam yine “en başa alacak” olmakla birlikte, konuyu biraz ayrıştırmak ve izninizle açmak istiyorum...
Sevgili dostlar, elinize haritayı alın ve lütfen Avusturya’ya sonra da Kuzey Irak’a dikkatli bakın...Baktıysanız neden “bu iki noktayı” işeret ettiğimi hemen aktarayım; etrafı çevrili, denize çıkışı bile olmayan o küçücük Avusturya’nın bugün dünya çapında 12 milyar euro değerden işlem gören bir küresel enerji şirketi var, AMA BİZİM YOK ! Türkiye’nin en büyük dağıtım şirketini alan bu şirket, Türkiye üzerinde proje geliştirip, küresel anlamda takip edip, dayatabilecek kadar da ileri gitmiş durumda !
Şimdi dönün Irak’a...O küçücük Kuzey Irak içinde “dünyanın en büyük rezevleri sıralamasına” girecek sahalar var ve burnumuzun dibindeki bu bölge “28 yabancı şirket tarafından parsellenirken” Türkiye’den sadece iki şirket “yer alma” başarısına ulaşmış ! Aldıkları noktalar da o kadar önemli değil...Daha devam edeyim isterseniz; bugün Türkiye ile kıyaslanmayacak birçok ülkenin “kendi rezervi olmasa” bile küresel anlamda rekabet edecek “enerji şirketleri” varken, Türkiye BOTAŞ ve/veya TPAO’yu bu “kıvama” getirmede oldukça geri kalmış durumda...Dost acı söyler; Türkiye bu konuda neden bekliyor, ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL !
Peki ne yapılabilir ?
Herşeyden önce bir kere daha altını çizeyim; ilk hedefimiz “konumumuz, ilişkilerimiz ve yapabileceklerimizi” bilerek DÜNYA çapında bir ENERJİ şirketi yaratmak için harekete geçmek ! İlk adımı atarsak, gerisi gelecek...
Yapılabilecekler konusuna gelince...
“100 milyar doları nasıl yaratabiliriz” başlıklı yazımda sorguladığım “BOTAŞ-TPAO” maddesini genişleterek tekrar edeceğim. Türkiye “TPAO ve BOTAŞ’ı hatta bazı başka şirketleri de birleştirerek, Türkiye’nin yeraltı kaynaklarını 49-99 yıllığına bu şirkete imtiyaz şeklinde özel bir düzenleme ile tanımlayarak” oluşacak değer üzerinden halka arz etmeli ve sonrasında gelen para ile “KÜRESEL OYUNCU” olmak için hamleleri planlamalı...Avusturya’ya bir daha bakın ve sonra tekrar dönüp “dünyanın enerji dörtyolu” üzerinde outran Türkiye’nin “olmayanlarını” tespit edin !
Sevgili dostlar, BOTAŞ-TPAO özel bir dosya olarak ele alınacak hatta yeni bir “ENERJİ HOLDİNG” kurularak TPAO, BOTAŞ ve diğer kamunun değerli şirketleri bu holding çatısı altında toplanacak. Buna Türkiye Kömür İşletmeleri de dahil edilebilir ve böylece Ergene Havzasında yatan 50 milyar dolarlık rezerv de havuza girebilir. Bu çatı kurulduktan sonra DEVLET, yeraltı kaynaklarımızı istediği yıla göre bu şirketlere tanumlayarak, oluşacak değerin bir kısmını halka arz ederek yola çıkacak...
Sonuç: Bu yazıyı Bakü’de Hazar Denizi manzaralı bir mekandan yazıyorum. Biraz sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı daveti için SOCAR ekibi ile birlikte yola çıkacağım. SOCAR, Türkiye’nin yapamadığını Azerbaycan’ın yaptığını gösteren en güzel örnek. Küresel bir oyuncu olmuş ve iddiasını her geçen gün artırıyor...
Son söz: Türkiye’nin BÜYÜKLÜĞÜNE yaraşır DEV BİR ENERJİ ŞİRKETİ ortaya çıkarmalı ve bu değeri TÜRKİYE’NİN YERALTI KAYNAKLARI ile birleştirerek TÜRK HALKINA ARZ etmeliyiz...Herşeyimiz var, helva yapmak için neden bekliyoruz...
Önemli not: Ortaya çıkacak bu şirket daha doğrusu “ENERJİ HOLDİNG”; BAŞINDAKİ İSİM ve önemli personelin” yurtdışına çıkmak için TPAO gibi Bakanlık’tan izin bekledikleri “hantal” bir yapıda olmayacak...Kurulacak “Enerji Holding’in tepesindeki” isim ve ekibine küresel anlamda rekabet etmek için her türlü imkan ve yetki verilecek...Bunun başka yolu yok...BU ADIMI ATMALIYIZ ! GECİKMEDEN !