Birbirlerine karşı 6'lı masanın ittifak ortaklarından çok daha dolular. Onlar en azından masa etrafında bir araya geldiklerinde kameralara gülümsüyor, birbirinin kuyusunu kazsalar da zevahiri kurtarmak adına ittifakın gereği olan pozu vermeyi başarıyorlardı.
"Vurur yüze ifadesi" kabilinden Meral Akşener'in kameralara yansıyan hallerini saymazsak, yaklaşık iki yıl bu düzeni muhafaza edebildiler.
28 Mayıs 2023 sabahı itibariyle Kılıçdaroğlu'nu tasfiye çalışmaları ve pazarlıklar başladı. Sonuç malum; Özgür Özel, İmamoğlu'nun himmetiyle CHP'nin yeni genel başkanı oldu.
Şimdilerde CHP içindeki tartışma ise çok daha can yakıcı. Partide iç savaş çıkmış gibi. Kılıçdaroğlu'nun, minyon tipini siyasi avantaja dönüştürmesi ve kendini 1 Nisan'a hazırlaması parti içindeki rekabetçi güçleri iyice hareketlendirmiş durumda.
CHP tabanında en çok konuşulan şey ise, en azından Kılıçdaroğlu'nun partiyi bir arada tutabiliyor olduğu.
"Bunlar bizi hepten rezil ettiler" diyerek yakınıyor CHP seçmeni.
Yani CHP'deki sorun sadece seçim kazanıp kazanamama değil.
CHP, demokratik şartlarda ve demokrasi adına kurulmuş bir siyasi parti değil. Dolayısıyla siyaset içinde kalarak rekabet etmeyi beceremiyor. Türkiye siyasetinde rekabetçi özellikler kazanamadığı gibi parti içinde de demokratik rekabet kültürünü geliştiremiyor. Kimse kendine başarısızlık hamledip koltuğundan kalkmayı düşünmediği için parti içindeki seleksiyon darbe, kumpas ve delege satın almak ayartma gibi etik açıdan sorunlu pozisyonlarla mümkün oluyor.
Bir süredir devam eden aday belirleme krizi, CHP'deki rant kavgasını aşikar etti. İstanbul'daki aday belirleme sürecinde adeta kılıçlar çekildi.
İstanbul gibi önemli bir şehrin aday tanıtım toplantısına genel başkanın katılmaması başlı başına bir kriz göstergesi. Belli ki İmamoğlu İstanbul'a karıştırtmam diyor.
Aday gösterilmeyen belediye başkanları ise zehir zemberek sözlerle CHP'den istifa ettiklerini duyurdular. Aday tanıtım toplantısında İmamoğlu protesto edildi.
Esenyurt Belediye Başkanı olarak gösterilmeyi bekleyen CHP eski Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de aday gösterilmeyince "CHP, parti içi hemşericilik, gruplaşma, ekipleşme ilişkileri ile makam ve mevkilerin dağıtıldığı, partiye emek veren, partinin iktidar olması için çalışan insanların dışlandığı, Türkiye'de iktidar mücadelesi yerine parti içi iktidar mücadelesinin yeğ tutulduğu, parti hukukunun ve parti emekçilerinin haklarının yok sayıldığı, genel merkezin kendi açıkladığı kural ve talimatlara bile uymadığı, parti hukukuna ve açıklamalarına güvenerek emek sarf eden insanların emeklerinin gasp edildiği, ideoloji, ilke veya düşünce ile oluşan yoldaşlık ruhu yerine ahbap çavuş, eş dost, akraba ilişkilerinin her düzeyde belirleyici olduğu bir yapı haline dönüşmüştür" şeklinde ağır ifadeler kullandı ve partiden istifa etti.
Özgür Özel'in avukatını Çankara adayı olarak açıklamasına da parti içinden tepki geldi. Eski CHP'li Muharrem İnce "CHP'ye bakın, partisinin genel sekreterine Esenyurt'u veremiyor, öbür genel sekreterine Beykoz'u veremiyor ama 30 yaşındaki avukatına Çankaya'yı veriyor. Arpalık çünkü her yer. Adalet yok, vicdan yok, liyakat yok, çürümüşlük tepeden tırnağa herkesi etkiliyor" ifadelerini kullandı.
En ağır sözleri ise Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı döneminde tanıtım medya işlerine bakan Eren Erdem sarf etti. İmamoğlu ve Özel ikilisinin "değişim maskesi" altında bir müsamere sergilediğini, partililerin bu müsamerede figüran olarak kullanıldığını, partinin ele geçirildiğini ve kimlerin aday olacağının çok önceden belirlendiğini söyledi.
Ezcümle Cumhuriyet Halk Partisi'nde dün Kemal Kılıçdaroğlu milletvekilliği koltuklarını ittifak ortaklarına bol keseden dağıtarak kendi koltuğunu korumaya çalışıyordu bugün de benzer bir şeyi Özgür Özer ve Ekrem İmamoğlu belediye başkanlığı için yapıyor. İstanbul'da İmamoğlu'nun ilçe belediye başkan adayı olarak kimlerin elini havaya kaldıracağı temayül yoklaması ya da ön seçimle yahut mevcut belediye başkanlarıyla ilgili yapılan memnuniyet anketlerinin sonucunda belirlenmedi. Daha İstanbul İl Kongresi yapılırken, daha Kılıçdaroğlu'nun gönderildiği kongre öncesinde yapılan gizli online toplantılarda belirlenmiş olması çok muhtemel.
İş ki Özer ve İmamoğlu bu süreci birbirini ulu orta ısırmadan tamamlayabilsinler.
Zira CHP'de an itibariyle birbirine diş bileyenler, kılıç çekenler ve pusuda bekleyenlerin savaşı yaşanıyor.