Yaz bitiyor, sezon açılıyor.
Suriye nedeniyle Ağustos ayının da pek sessiz geçtiği söylenemez ama Eylül ayı ile birlikte
“diplomatik sezon” daha da yoğun bir gündeme girecek.
Uluslararası kuruluşlarla birlikte Avrupa’nın da gündemi büyük ölçüde Suriye olacak.Tampon bölge başta olmak üzere Suriye krizinin insani boyutu ve politik düzlemde Türkiye, en büyük desteği Fransa’dan görüyor. ABD, Kasım ayındaki seçimlere kadar “top çevirecek.”
Ancak Suriye dramı, “top çevrilmesini kaldıramayacak boyutta olduğu için, Fransa-Türkiye arasında da yeni bir sayfa somut olarak da açılacak diyebiliriz.
Siz bakmayın, Ermeni soykırım iddialarıyla ilgili “Fransız okul kitaplarına eklenen bölümlerle” ilgili haberleri. Ermeni mevzuunda iş çoktan okul kitaplarını aştı ve 2015’e doğru daha da tırmanacak Türk-Fransa ya da Türk-ABD ya da Türk-X ilişkilerini Ermeni parantezine almayıp, Türkiye’nin adım atması gerekiyor.
Türk tarafından bu adımların atılacağına dair sinyalleri alan Fransız diplomatlar 2013 yılı sonuna kadar, bu dosyanın “olay” çıkarmayacağından emin. “Ama Ankara adım atmalı,” diyorlar.
Ermeni parantezine takılmazsak, Türkiye-Fransa ilişkileri Suriye konusundaki işbirliğinin ivmesiyle yeni bir veçheye girdi.
Eylül ayı, Türk-Fransa ilişkilerinin masaya yatırılacağı toplantılarla yüklü geçecek.
Boğaziçi Enstitüsü’nün “Fransız seçimlerinin ardından Türk-Fransız ilişkileri” toplantısı önemli.
Eylül ayı sonunda ise Paris, “Anadolu Festivali”ne evsahipliği yapıyor.
Avrupa Türk Demokratlar Birliği tarafından düzenlenecek üç günlük toplantının açılışı AB Bakanı Egemen Bağış tarafından yapılacak.
Paris yakınlarında Villepinte toplantı merkezinde düzenlenecek “Anadolu Festivali” için Avrupa’nın diğer ülkelerinden Türkler’in de gelmesi bekleniyor.
Türk ve Fransız insanının ruhuna dokunulmadan, dostluk köprüsü kurulabilir mi?
Strasburg’da din eğitimi ve tepeden bakan Türkler
Fransa cephesinden bir başka önemli haber daha var. Strasburg’dan...
Strasburg, Fransız kentleri arasında ayrı bir yerde duruyor.
Almanya ile sınır olması nedeniyle laiklik konusunda da farklı uygulamalar var. Alsace bölgesinde yer alan bu kentte çok sayıda Müslüman yaşıyor.
Türkiye’nin inisiyatifiyle, Strasburg’da din eğitimi verecek bir fakülte açılıyor.
Eylül ayında eğitim hayatına başlayacak.
Daha başlamadı yani.
Peki “Bismillah” denmeden, ilk itiraz kimden geldi dersiniz?
Strasburg’da akademik kariyer yapan bir Türk akademisyen, Le Monde Gazetesi’ne verdiği demeçte fakülteyi eleştiri yağmuruna tutmuş.
Hayırdır, başında “Türk” olan bir şeyi dövmediğiniz zaman, akademik kariyer yolunuzda engel mi çıkıyor?
Fransızların o alışıldık tepeden bakmacı “snob” yaklaşımı geçiyor yavaş yavaş, kala kala bazı Türk akademisyenlerin kendi insanına tepeden bakmacı tavrı kalıyor...
O da böyle sırıtıyor işte...