Son zamanlarda birbiri ardına patlayan tartışmalar yüzünden gündem şapşalı olduğumuz kesin, ama bu defaki konu hepsinden önemli: Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Ankara’da ikamet ettiği evle irtibatlı ofisinde ‘böcek’ tabir edilen dinleme cihazı bulunmuş...
Başbakanın evinde dinleme cihazı ha! Demek hiçbirimiz güvenliğimizden emin değiliz.
‘Güven’ de nereden çıktı?’ demeyin, devletin en iyi korunan kişisinin evindeki ofise cihaz yerleştirme cüretinde bulunabilen kişi/ler, isterlerse, daha neler yapmaz? Başbakana mı sadece? Hayır, ona bunu yapabilen istediğine daha fenasını da yapar...
‘Derin devlet’ ile ilintilendiriyor bu cüreti Başbakan Erdoğan; böylece ‘devlet içinde devlet’ yapısının, hiç değilse Başbakan Erdoğan’ın gözünde, henüz bütünüyle tasfiye olmadığını, hem operasyon kabiliyetinin hem de cüretinin devam ettiğini öğrenmiş oluyoruz.
Acaba kast ettiği, şu sırada ‘derin devlet’ içinde yer aldıkları iddiasına muhatap ve yargılanmaları süregiden yapılanma mıdır, yoksa başka bir örgütlenme mi söz konusu?
Telefon dinlemesine alışkınız. Bugünün teknolojisi ortam dinlemesini de mümkün kılıyor. Tıpkı zoom yapan kameralar gibi zoom yapabilme özelliğine sahip mikrofonlar da var ve açıkta yapılan görüşmeler metrelerce uzaktan dinlenebiliyorlar. Uzayda cirit atan uydular da noktasal dinlemeyi mümkün kılabiliyor. Cebimizdeki telefonlar da bizi dinletebiliyor marifetli kişilere...
Zaten bu yüzden, başkalarının işitmesi istenmeyen görüşmeler için cep telefonu kullanılmıyor, mahrem toplantılara cep telefonları sokulmuyor, ortam güvenliği denetimi yapılıyor...
Alınan onca tedbire rağmen Başbakan Erdoğan’ı dinlemeye kalkmışlar... Hem de evindeki ofisinde...
Kim yapmış olabilir?
Partisinin, hükümetin en mahrem görüşmelerini o mekânda yaptığını varsayabiliriz Başbakan Erdoğan’ın; bu sebeple de ofisi iç ve dış pek çok kişi, örgüt ve devletin ilgisini mutlaka çekiyordur. Hangi ülke Türkiye’nin belli bir konuda atacağı adımı önceden öğrenmek istemez? Sadece devletler değil, kurumlar, örgütler, şirketler ve bireyler de... Ancak kimsenin kolay kolay buna cesaret edeceğini sanmıyorum.
Belki istihbarat örgütleri... Belki hırsı aklından ileride birileri... Kendisine çok güvenenler...
Kimin yaptığı konusuna ışık tutmak üzere ‘yakınlar’ tespitini yaptığını ihsas etti Başbakan Erdoğan; bazıları buradan hareketle aylar önce gerçekleşen yakın koruma ekibi değişikliğini dinleme cihazının keşfine bağladılar. Eğer öyleyse, buradan ‘suçlu’nun tam bulunamadığı sonucunu çıkartabiliriz.
‘Suçlu’ bulunmuş olsaydı, bütün bir koruma kadrosunun tasfiye edilmesi yerine, tek bir kişinin yargıya teslimi gerçekleşirdi çünkü...
Aslında ‘böcek’ de denen dinleme cihazlarının önemli bir kötü huyu var: Pille çalışıyorlar... Bu yüzden sık sık değiştirilmeleri gerekiyor. ‘Böcek’ cihazını içeriye yerleştirdiğinizde dışarıda araç bulundurmanız şart. Yani hayli zor bir iş ‘böcek’ ile dinleme... Dahası, elektronik her araç gibi onun da nerede üretildiği ve kime satıldığı fazla zorlanmadan bulunabiliyor...
Umarım, bu denli gözü dönmüş kişi veya kişilerin kim/ler olduğu bilgisi kamuoyuyla da paylaşılır.
