Türk devletinin en büyük ve bir numaralı düşmanı paralel yapı sapır sapır dökülüyor. Hukukla bu çeteye birer birer hesap soruluyor! Paralel çetenin en az sızdığı ama Ergenekon ve Balyoz operasyonlarıyla boşalttığı alanlara kendi adamlarını yerleştirdiği kurumlardan biri de Türk Silahı Kuvvetleri.
Birkaç gün önce Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz paralel çetenin ordudaki yapılanmasıyla ilgili şunları söyledi: “Binin üzerinde kişiyle ilgili olarak ihbar gelmiştir. Bu ihbarlarla ilgili, hem idari hem de Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından soruşturmalar başlatılmıştır. Neticelendiğinde elbette gereği yapılacaktır. Milli Güvenlik Siyaset Belgesi içinde yer alan bir yapının milli ordu içinde yer alması kabul edilemez.”
Subay kadrosunda binin üzerinde paralel yapı mensubu var mıdır, emin değilim. Yapılan istihbari çalışmalar bu sayının 600-700 kişi civarında olduğunu gösteriyor. Subay olmayan diğer alt kadrolarda bu sayı biraz daha fazla olabilir. İsmet Yılmaz’ın dediği gibi Kırmızı Kitap’a girmiş bir yapının milli ordu içinde olması kabul edilemez.
Bugünlerde paralel yapının gazetecilerinden Faruk Mercan ordu içindeki Fethullahçı Terör Örgütü üyesi subayları harekete geçirmekle meşgul. Son birkaç haftadır Faruk Mercan’ın attığı twitleri bir okuyalım. Önce 7 Mayıs’ta Mercan’ın attığı twitler:
“Suriye senaryosunu, tıpkı MİT TIR’ları olayı gibi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni iç siyasete çekme girişimi olarak görmek lazım.”
“1990’da Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Musul’a girmesi gündeme gelmişti. Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay istifa etti ve TSK Musul’a girmedi.”
“Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’ye girmek gibi bir planı ve hazırlığı yok... Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bunu arzuladığı biliniyor.”
“MİT TIR’ları olayının geldiği noktanın Türk Silahlı Kuvvetleri’ni çok ciddi rahatsız ettiğini gözlemliyorum. Genelkurmay şimdilik izlemede.”
“Türk Silahlı Kuvvetleri’nde ‘iç siyasete malzeme olmama’ konusunda çok ciddi bir “kurumsal” kararlılık var.”
“Bugün gazetesinde yarın yayınlanacak yazımda önemli bir bilgiyi paylaşıyorum: Asker, MGK’da Erdoğan’ın hangi isteğini kabul etmedi?”
Mercan’ın 14 Mayıs’ta attığı twitler: “14 Mayıs Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, ‘Bizim Kırmızı Kitabımızda paralel diye bir şey yok’ açıklaması bütün devlet kurumlarına bir uyarı ve tavsiye.”
“Devletin diğer kurumları da Türk Silahlı Kuvvetleri gibi dirayetli bir duruş sergileseydi, Türkiye bu rejim bunalımını daha kolay atlatırdı.”
“Asker kabul etmedi, Türkiye’nin ana kırmızı kitabı olan ‘Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne de paralel ifadesi girmedi. Tarihe not.”
Faruk Mercan’ın attığı bu twitlerin tamamı yalan ve ordu içindeki FETÖ’cülere yönelik. Onları dinç tutmak ve “biz daha ölmedik” demek için aklınca moral veriyor. Ve açık açık ordudan darbe açıklaması bekliyor. Güya askeri vesayetle uğraşan Mercan açık açık orduyu göreve çağırıyor. Bir zamanlar “Ordu Göreve” pankartları asanlarla Mercan’ın bu yazdıkları aynı şeyler. Mercan yazılarından da orduda rahatsızlık iması yaratmaya çalışıyor. Balbay’ın “Genç Subaylar Rahatsız” haberinin başka türlüsünü yapıyor.
Üstelik Mercan birkaç aydır Genelkurmay’ı arayarak bazı komutanlardan randevu istedi. Her defasında da komutanlar Mercan’a gereken cevabı verdi. Öte yandan Mercan’ın içerideki FETÖ’cü subaylarla irtibat halinde olduğu, yürüttüğü faaliyetler devletin bilgi havuzunda fazlasıyla mevcut.
Faruk Mercan’ın paralel çetenin yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı’yla arasının bozuk olduğunu, hatta Dumanlı’nın kendisinden nefret ettiğini medya dünyasında herkes bilir. Dumanlı’yla arası bozuk olunca bizzat Fethullah Gülen tarafından Ankara’ya gönderildi ve askeri meselelerle ilgilenmeye başladı. 2004’de yazdığı “Apolet, Kılıç ve İktidar” kitabı tam bir Pensilvanya projesidir.
Ali Fuat Yılmazer nasıl tüm paralel yapı polislerinin şefiyse, Faruk Mercan da FETÖ’cü askerlerin şefidir. Onları takip etmek Mercan’ın sorumluluğundadır. Buradan savcılara açık çağrı yapıyorum. Ortada örgütsel bir bağ var. Faruk Mercan açık açık orduya darbe yap çağrısı yapıyor. Seçilmiş meşru hükümeti yıkmak için orduyu görev çağırmak anayasamıza göre açık suçtur.