2016 senesinde bir kadın Didim Belediye Başkanlığı’na iş başvurusunda bulunuyor. CHP’li Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay bizzat kadınla yüz yüze görüşüp irtibat bilgilerini alıyor. Aynı günün akşamı da kadın belediyeden aranıp görüşmeye çağrılıyor.
Kadını evinden belediye meclis üyesi A.Ç. arabayla alıp, en yakın yerleşim yerine 2 kilometre uzaklıktaki Başkan Atabay’ın çiftlik evine götürüyor. Kadın çiftlik evine girdiğinde Belediye Başkanı Atabay’la birlikte, adlarını ve makamlarını sonradan öğrendiği başkan yardımcısı Ö.G. ve meclis üyesi Ö. Ç.’yi de görüyor.
Evde bulunanlar alkol ve kokain kullanırken, iş isteyen kadın da içmesi için zorlanıyor. Başkan Yardımcısı Ö.G. adlı kadın hakkında daha önce uyuşturucu bulundurmaktan işlem yapıldığı notunu da düşeyim; Ö.G. başkan yardımcısı olduktan sonra bir anda mal varlığı artıyor!
İş başvurusu yapan kadın Başkan Atabay’ın çiftlik evinde alkol ve uyuşturucu madde içmesi için zorlanırken bir anda kendini sapkın bir ilişkinin içinde buluyor. Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ve belediye meclisi üyesi Ö.Ç., Belediye Başkan Yardımcısı Ö.G. ile cinsel ilişkiye giriyor. Bu sapkınlığı da, iş isteyen kadını çiftlik evine getiren A.Ç. kameraya çekiyor.
Didim Belediye Başkanı Atabay ve meclis üyesi Ö.Ç. daha sonra, alkol ve uyuşturucunun etkisiyle kendinden geçen iş isteyen kadına tecavüz ediyorlar ve bu tecavüz de kameraya alınıyor.
İş ararken sapıkların tuzağına düşen mağdur kadına, ellerindeki tecavüz görüntüsüyle şantaj yapılıp 2 ay boyunca çiftlik evinde tecavüz ediliyor. Kadın çareyi İzmir’deki arkadaşının yanına kaçmakta buluyor. Korkudan da şikâyetçi olamıyor.
Gazeteci Mehmet Özışık’ın ortaya çıkardığı Didim’deki tecavüz vakası sonrası yaşananlara bakıldığında kadın korkmakta haklıymış! Savcılık tarafından başlatılan soruşturma kapsamında teşhis için Didim Emniyet Müdürlüğü’ne giden mağdur kadına fotoğraf üzerinden teşhis yaptırıldı. Mağdur kadının avukatı Murat Sultansu’nun tüm itirazlarına rağmen, tecavüzle suçlanan şüpheliler emniyete getirilmedi. Anlaşılan, soruşturmayı yürüten savcı ve kolluk kuvvetleri, ‘yoğun çalışan’ Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ı, yardımcısı Ö.G.’yi ve meclis üyeleri Ö.Ç. ve A.Ç.’yi emniyete kadar yormak istemediler!
Olması gereken, soruşturmada şüpheli olarak isimleri geçenler eğer kaçak veya ölü değillerse teşhis için emniyete getirilmeleri gerekiyor. Didim’de Savcının fotoğraftan teşhiste ısrar etmesi çok ilginç, yoksa şüphelileri bulamıyor mu! Sayın Savcım, şüpheli şahısları bulamıyorsanız Didim Belediye Başkanı’nın çiftlik evine bakmanızı öneririm; belediyeyi oradan yönetiyorlar da!
Mağdur kadın korkmakta ne kadar da haklıymış değil mi? Tecavüz vakası basına aksettiği halde bunlar yaşanıyorsa ya kimseye söylemeden tek başına gidip savcılığa başvursaydı akıbeti ne olurdu; “Didim’de bir kadın altın vuruş yaparak intihar etti” haberinin öznesi yapılır ve dosya kapatılırdı!
Didim’deki soruşturmayı yürüten savcı niçin ve neden Belediye Başkanı Atabay’ı ve diğer şüphelileri teşhis için emniyete getirtmediğini kamuoyuna açıklamalı. Bizler de yapılacak açıklamaya göre yeni sorular soralım!
“Kadının beyanı esastır” diye yeri göğü inletenlerin suskunluğu da bir başka yazı mevzusu!
Şayet Ak Partili bir belediye başkanı tecavüzle suçlansaydı, daha iddianame hazırlanmadan Ak Partili yetkililer tarafından infaz edilir, içimizdeki acıların çocukları Küçük Emrahlar tarafından da “Hadi bir açıklama yapın, hadi bekliyoruz” diye diğer Ak Partili diğer belediye başkanları açıklama yapmaya zorlanırlardı. Şimdiye bakıyorum da diller lâl olmuş!
Bir de diyorlar ki Ak Parti CHP’li belediyelere baskı yapıyor. Yahu ne baskısı, tecavüz gibi ağır bir suçlamayla hakkında soruşturma başlatılan CHP’li bir belediye başkanını daha teşhis için emniyete bile getirtemiyor…