Türkiye yaşadığı çağların en önemlilerinden birinde bulunuyor.Eğer bu süreyi başarıyla atlatırsak hem daha güçlü bir ülke olacağız hem de tarihimizdeki yanlışları düzelteceğiz. Ancak Dünyadaki büyük güçler de bunun farkında ve bazıları Türkiye’yi. frenlemek istiyor. Bu nedenle ülkemizde birçok sokak eylemleriyle karşılaşıyoruz. Bu konudaki büyük hatamız şu: Herhangi bir olay yokken gençler içindeki örgütlenmeleri araştırmıyoruz. Bu örgütler sadece eylemi yapacaklar değil yönlendirecekler arasında yapılır. Bu bakımdan eyleme karışanlar ne yaptığını yani olayın ne için yapıldığını bilmezler.
Bu karşıklıkları çıkarmak için her ülkede bazı olaylar kendiliğinden çıkar yani önceden hazırlık yapılırsa ihtiyacınız olan kargaşayı yaratmak için beklemeye gerek yoktur. Her ülkede bazı kişileri memnun etmeyecek işler yapılır ya da sıradan bir olaya kötü gözle bakılarak olay çıkarılır. Bunu şu nedenle söylüyorum: Bazı kişiler memnun olmayacak diye planlanan proğramları uygulamadan kaldırırsak yaptığınız çoğu işten vazgeçmeniz gerekir.
Bu olayları engellemek devletin görevidir ama eylem yapanlar devletin içine de sızmışlarsa başarısız olabiliriz. Şu sıralarda devletin içine sızma var mı yok mu bilmiyoruz ama eylemlerin bazı zenginler tarafından desteklendiği biliniyor. Ülkede karışıklık çıkmasını engellemek istiyorsak şöyle bir model kullanabiliriz: Önce stratejik bir analizle ülkemizde operasyon yapacak güçler belirlenmeli ve bunların hangi araçları kullandıklarını da tesbit etmiş olmalıyız. Bunlar ya polis tarafından engellenir ya da eylemi yapanlar için en kötü yöne çevrilir. Bunun için gençler arasında devletin de örgütlenmiş olması icabeder.
Ancak devlet olarak ne kadar hazırlıklı olunursa olunsun böyle bir olayın sonuçlarına da katlanmak gerekir. Eğer ülkede muhalefet her olayda hükümeti suçluyorsa karışıklıklarla mücadele zorlaşır, çünkü ülke içindeki en önemli kurumlardan biri olan muhalefet başkalarını değil hükümeti ve kargaşayı önlemeye çalışanları kınıyor. Sokakta eylem yapanlar iktidar karşıtı sözler söyleyebilir ,muhalefet olaylara kısmen karşı çıksa bile iktidarın hatalı uygulamada bulunduğunu söyleyerek önlemlere dair yapılması gereken işlemler hakkında farklılığının ne olduğunu topluma izah etmesi gerekir.
Bu olaylar aslında yenilmeyecek değildir. Hatta eylem, çıkaranın aleyhinde bir eyleme de çevrilebilir. Devlet kurumlarının iyi örgütlenmesi ve başarılı olması yanında muhalefetin tavrına da bağlıdır. Her olayda iktidarı haksız ve yetersiz bulan muhalefet olayların azalmasına değil büyümesine neden olur. Buna karşılık olarak muhalefet eylemcilerle aynı siyasi çizgide göründükleri için kayıpları kazançlarını geride bırakır.
Olay çıkarmak isteyen güç, zaafınız neredeyse oradan saldırır,çıkardığı kargaşalarla ülkemizi zayıflatmaya çalışırBu gün, bizimle kimse savaşmıyor çünkü savaş ,düşmanla bizim aramızda kalmaz. Üstelik Türkiye’ye yapılacak askeri bir hareket, müttefiklerimizle birlikte karşılanacak ve muhtemelen saldırganlar mağlup olacaklardır. Ancak bu günlerdeTürkiye siyasette son zamanların en önemli araçlarından biri haline gelen istihbarat operasyonlarına maruz kalmıştır ve bu konuda çok başarılı olduğu söylenemez. Çünkü büyük güçler Türkiye içinde, özellikle ekonomik alanda, çok örgütlüdür. Ayrıca devleti oluşturan güçlerin arasında beraberlik bulunmayabiliyor. Mesela devletin en önemli iki yapısı, askerle siyasetçi birbirine karşı olabiliyor.