Nihayet muhalefetten bir ses geldi.
MHP lideri Devlet Bahçeli, Hürriyet’ten Şükrü Küçükşahin’e, partisinin cumhurbaşkanı adayıyla ilgili ilk ipucunuverdi.
Gece gündüz bu konu üzerinde düşünüyormuş MHP lideri. Çizerek anlattığı plana göre, Türkiye’de seçmen gerçeği yüzde 64 ve yüzde 36’lık iki üçgenden oluşuyormuş; yapılması gereken, bu iki üçgen içinden en fazla oyu alacak bir aday çıkarmak olmalıymış...
İlginç bir yaklaşım.
Devlet Bahçelidaha önce de ilginç matematik formülleriyle kamuoyu önüne çıkmıştı. Meselâ 2009 yılında yerel seçim adaylarını tanıtırken yaptığı şu hesap: “2009 yılındayız. 2009'un sıfırlarının üzerine çarpı koyun, atın. İki sıfırı kaldırdık. Ne kaldı 29. 11 ile 29'u toplayın ne oldu, 40. Milliyetçi hareketinin 40. yılı. Bunlar tesadüf olamaz...”
Hatırımdan çıkmayan bir hesabıda 6 Aralık 2010’da yapmıştı MHP lideri: “Her ülküdaşıma bir görev düşüyor. Hayatında MHP’ye hiç oy vermemiş ilkokuldaki 5 arkadaşını bulacaksın. Ortaöğretimde 5 arkadaşını bulacaksın. Askerliğinizi yaptığınıza göre 5 asker arkadaşınızı bulacaksın. Mahalleden 5 arkadaşını bulacaksın, sokaktan da 4 arkadaşını bulacaksın. Toplayın 24. 49 milyon seçmen var, bunu 24’e bölerseniz ortaya çıkan rakam ülkücülerin oy temin etmesini gerektiren hane sayısını verir. Demek ki 19 milyon alabilirsek MHPiktidar olur. Bu inandırıcı olmayan bir hesap mı?”
Şimdiki formül, yüzde 64 ve yüzde 36’lık iki kümeden de oy alabilecek biriyle cumhurbaşkanı seçtirme hesabıyla ilgili. Dediği aynen şu: “Bu iki üçgenin içindeki vatandaşın kabulünü görecek bir ismi aday gösterirsek, yüzde 64 ve 36’dan büyük bir bölümü buraya kayar. Peki, bu isim nasıl biri olmalı ki bu tablo gerçekleşsin?”
Öncekileri aklınız almadı diye Bahçeli’nin bu yeni hesabını yabana atmayın. Gerçekten de, yüzde 100’e tamamlanan iki küme içerisinde yer alan seçmenlerin çoğunun oyunu alacak bir aday cumhurbaşkanı seçilecek; hesap doğru yani... “Bu isim nasıl biri olmalı ki, bu tablo gerçekleşsin?” sorusu da bence geçerli...
CHP’ye gidecek, SP’nin kapısını çalacak, Büyük Birlik Partisi’ni ziyareti de ihmal etmeyecekmiş; “Sivil toplum örgütlerini, inanç gruplarını, katkı sağlayacak herkesi ziyaret edeceğim” de demiş Devlet Bahçeli... Ziyaretlerinde diyeceği de şuymuş: “Ortak paydası geniş olan birini ülkemize cumhurbaşkanı yapalım...”
Hesabın bence en zayıf noktası burası: Saydığı partilerin seçmenlerini Devlet Bahçeli’nin ziyaretleri sonucu ortaya çıkacak isme oy vermeye sevk etmek çok zor...
Zor değil, neredeyse imkânsız...
Çabası bir ‘ortak aday’ çıkartmayla sonuçlanabilir elbette, ancak o kişi Ak Parti adayı karşısında sandık başarısına ulaşır mı? Kamuoyu yoklamaları “Ulaşamaz” diyor... MHP’ye 19 milyon oy beklediği 2011 seçimi öncesinde de kamuoyu yoklamaları “Olmaz” demişti (O seçimde MHP 5 milyon 586 bin oy aldı).
Yine de çabalamaya değer. Cumhurbaşkanı seçtirmek başarılamazsa bile, 2002 seçimi sonrasında başlayan CHP ile MHP’yi yakınlaştırma sürecinde yeni bir merhale daha kaydedilmiş olur.