Müstehcen kasetten genel başkanlığa ataması yapılan Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP, 99 senedir kendilerini kabul ettiremedikleri topluma "Biz değiştik" diyerek kabul ettirme çabasındalar.
Tabiî ki "Değiştik" demekle değişim olmuyor. Mevzubahis CHP ise değişmekten bahsetmek neredeyse imkânsız! CHP, mayası bu toprakların kurucu ve aslî değerlerine düşmanlıkla karılmış bir fırka olduğundan topluma kendini kabul ettiremiyor.
"Helalleşme" adı altında, geçmişte toplumun çeşitli kesimlerine yaptıkları zulümlerin hesaplarını gördürmeden kirli geçmişlerini toplum hafızasından silmeye çalışıyorlar. Bazı CHP'liler de Kılıçdaroğlu'na tepki gösterip, "Biz yıllardır iktidarda değiliz ki niye helallik istiyoruz" diyor. Evet, parti olarak CHP uzun zamandır iktidarda değil ama devleti kuran zihniyet CHP zihniyeti olduğundan bu topraklardaki şenâatin müsebbibi de CHP'dir.
Müslüman Anadolu halkına zulmetmek için ellerine fırsat geçtiğinde bu fırsatı değerlendirmekte imtinâ etmeyeceklerine mâzîleri şahidlik ediyor! Aslında çok da mâzîye gitmeye de gerek yok. Kendileri söylüyor, iktidara geldiklerinde düşman belledikleri medyaya ve şirketlere el koyacaklarını. Hâkezâ ağızlarına "Yargılayacağız, hapse atacağız" tehditleri de pelesenk oldu.
Daha iktidara gelmeden ne şirretlikler yaptıklarına bakalım. Aşağıda aktaracağım iki vak'a da birkaç gün içerisinde oldu:
CHP'li bir güruh bu hafta içi Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı'yı az kalsın linç ediyorlardı. İSKİ Tuzla İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi 3. Kademe açılış törenine katılan Yazıcı yaptığı konuşmada, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemlerde yapmış olduğu hizmetler dolayısıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ve projenin bir kısmını tamamlayan eski İBB Başkanı Kadir Topbaş'ı anması üzerine alanda bulunan CHP'liler saldırıya geçtiler. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Şadi Yazıcı'yı kastederek "Arkadaş buraya provokasyona gelmiş" diyerek azgın güruhu daha da azdırdı. Çok şükür Başkan Yazıcı yara almadan saldırıdan kurtuldu.
İkinci vak'a da CHP'li Yalova Belediyesi'ndeki yolsuzluk davasında yaşandı. "Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, irtikap, güveni ve görevi kötüye kullanma, zimmet ve ilgili mevzuata göre suç oluşturan eylemler ve belediye hesaplarında kanuna aykırı olarak yapılan iş ve işlemlerle" ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca başlatılan soruşturmalar kapsamında yaklaşık 3 yıl önce görevinden uzaklaştırılan CHP'li Belediye Başkanı Vefa Salman'ın Çarşamba günkü celsesinde CHP'li milletvekilleri bu sefer yargı mensuplarını tehdit ettiler.
Vefa Salman'ın tek başına yargılanma talebini reddeden mahkeme heyetine CHP Genel Başkanı Yardımcısı Seyit Torun, "Tetikçilik yapmayın" diye hakarette bulunurken, Ali Mahir Başarır ise parmak salladığı mahkeme başkanına, "Sana yazıklar olsun" diye bağırdı. 5 milletvekiliyle mahkemeyi basan CHP mahkemeden istedikleri neticeyi alamadı! Hukuku mahkeme basmakla sağlayacağını düşünen CHP farzımuhal iktidara gelse mahkemelerin halini düşünün...
CHP'nin büyük ortağı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener katıldığı televizyon programında CHP'lileri şımarmakla suçlamıştı. Akşener haklı ama bu şımarıklık, bu küstahlık yeni değil ki, mayalarında var bu kötü huylar. İşte bu sebepten "Değiştik" deseler de değişemezler!...