Benim en favori bitkilerim arasında ginseng kökünün en önde geldiğini sık sık köşe yazılarımda belirtirim. Tek başına bir sağlık savaşçısı; kalp-damar hastalıkları, endokrin bozukluklar, kanserler, psikolojik sorunlar, yaşlılığa bağlı problemler, cinsel yetersizlikler vd. Bu etkileri araştırmak üzere sadece ginseng araştırmaları yapan kurumlar bulunuyor ve yürütülen deneysel, epidemiyolojik ya da klinik çalışmalar ile de bu etkileri ortaya konuluyor.
Ancak bu etkilerin sağlanabilmesi için doğru ginseng kökünün doğru şekilde kullanılması önemli. Geleneksel Çin Tıbbı öğretisinde Amerikan ginsengi (Panax quinquefolius) uykusuzluk, stres, çarpıntı, ve başağrısı gibi ‘serin’ veya ‘yin’ belirtilerin tedavisinde etkili. Buna karşılık Kore ginsengi (Panax ginseng) yüksek ateş, aşırı sinirlilik vb. soğuk hastalıklar olarak sınıflanan ‘sıcak’ veya ‘yang’ belirtilerin tedavisinde önerilmektedir. Kore ginsenginin de hazırlanış şekline göre iki farklı tipi bulunmaktadır. ‘Beyaz ginseng’ 6 yıllık ginseng köklerinin açık havada kurutulması ile hazırlanırken, ‘kırmızı ginseng’ topraktan çıkarılan taze ginseng kökleri 2-3 saat 98-100 santigrat derecede su buharı ile pişirildikten sonra kurutularak elde ediliyor. Yapılan çalışmalar bu ısıl işlemle kırmızı ginseng içerisinde meydana gelen değişiklikler nedeniyle etkisinin beyaz ginsengten farklı olduğunu ortaya koyuyor.
Ginsengin bu yararlı etkilerine rağmen bazı ginseng ürünlerinin uzun süreli kullanımıyla; ‘Ginseng suistimal sendromu’ olarak adlandırılan yüksek kan basıncı, sinirlilik, uykusuzluk, cilt döküntüleri, sabah ishali gibi şikayetlerin görülebildiği bildiriliyor. Bu durumun yukarıdaki farklı ginseng tipleri ile ilşkisi çok yeni yayımlanan bir insan çalışması ile incelenmiş.
Kore’de yürütülen çalışmada yaşları 15 ile 37 arasında 15 genç erkek sağlıklı gönüllü belirli kriterlere göre seçilerek çalışmaya dahil ediliyor. Yedi gün boyunca günde 3 defa 1500 mg kırmızı ginseng kök tozu içeren kapsülleri (KG) almaları isteniyor. Gönüllüler KG verilmeden bir gün önce ve 7 günlük uygulama süresi sonunda klinikte bir gece boyunca ‘polisomnograf’ cihazına bağlanarak uyku değerleri (22 farklı parametre) ölçülüyor. İki ölçüm arasındaki toplam uyku süresi, uyku etkinliği (yatakta geçirilen süreye karşı uyku süresi hesaplanarak), uykunun safhalarının birbirine oranı gibi değerler karşılaştırılarak değerlendiriliyor.
Kırmızı ginseng kökünün uykuya dalma süresini kısalttığı ve uyku etkinliğini artırdığı istatiksel olarak gözlemlendi. Ama kuvvetlendirilmek için kafein eklenenlere dikkat.
Yapılan değerlendirmeler sonucunda KG’nin gönüllülerin uykuya dalma süresini istatiksel olarak belirgin bir şekilde kısalttığı ve uyku etkiliğini ise belirgin bir şekilde artırdığı gözlemlenmiş. Araştırıcılar uyku davranışları üzerinde kırmızı ginsengin etkisinin beyaz ginseng’den farklı olduğunu belirtiyorlar.
Bazı hususları belirtmekte yarar görüyorum. Gerçek ginseng kökünün yüksek maddi değeri nedeniyle, etkisi düşük farklı türler (diğer Panax türler) ya da tamamen farklı bitkiler (Sibirya ginsengi, Hint ginsengi, Brezilya ginsengi vd.) veya toprakta 6 yıl geçirmemiş ginseng kökleri (etkili olması için bu gerekli) gibi etkisiz ürünlerin pazarlandığı sıklıkla görülüyor. Ayrıca bazı besin destekleri içerisine ginsengin etkisini kuvvetlendirmek için kafein gibi enerji veren maddeler katılıyor. Bu durumda kişi kendisini enerjik hissediyor ama kafeine bağlı olarak uykusuzluk, yüksek tansiyon, midede yanma gibi olumsuz belirtiler ile karşı karşıya kalabiliyor. Yukarıda bahsettiğim çalışmada kök tozu günde 3 defa 1500 miligram verilmiş ancak kök özütü içeren bir ürün kullanıyorsanız, 200 ile 400 miligramdan fazla olmamalı. Benim şahsen bir önerim ise ginseng ürünlerini tercihen sabahları 1-2 adet alın, akşamları kullanmayınız.