Bir yanda 18 yıldır evinde Galatasaray’a yenilmeyen ve zirvenin 6 puan uzağında olan Fenerbahçe.. Diğer yanda ezeli rakibi önünde 1999’dan bu yana üç puana hasret giden ve zirvede olan Galatasaray..
Böyle bir ortamda psikolojik üstünlüğü eline alarak sahaya çıkan Fenerbahçe taraftar desteği ile birlikte gol aradı.. Özellikle ilk yarının son 10 dakikasında üstünlüğünü lidere kabul ettirdi. Giuliano’ya Mehmet Ekici ve Soldado destek verdi.. Kanatlardan Şener ve Hasan Ali bindirme yapıp Cim-Bom’un defansında gedik bulmaya çalıştı..
Galatasaray ise rakibini önce durdurma, sonra da kontrataklarla sonuca gitme formülünü sahaya yansıttı. Belhanda etkili değildi, Selçuk İnan da.. Maicon eski maçlarına oranla çok aksadı. Bir hatasında Fener golü bulacaktı ki, Muslera tehlikeyi savuşturmayı başardı. Sol kanatta Rodrigues birkaç atak geliştirdi. Gomis iki kere şut atma imkanı buldu ama çerçeveyi tutturamadı.
İkinci yarının başlama düdüğü ile birlikte G.Saray golle burun buruna geldi. Feghouli’nin ortasında Rodrigues’in gollük vuruşunda kaleci Volkan duvar ördü. İkinci pozisyonda Neustadter gövdesini Gomis’e siper etti. Nagatomo’nun şutunda da Volkan panterleşti. Bir derbide bunları atamazsan sonra saçını başını yolarsın..
Cim-Bom’un baskılı oynadığı anlarda Kocaman, Alper Potuk hamlesi ile orta sahadaki boşluğu doldurmaya çalıştı. Oyunda dengeyi de sağladı. Ama Alper net gol fırsatını Muslera’ya teslim etti. Valbuena’nın oyuna girerken taraftardan alkış alması Kocaman’a bir mesajdı. Fener’in hocası, Fernandao’yu da sahaya sürdü ve galibiyet için her şeyi denedi.. “Liderim, Kadıköy’de 1 puan benim için iyidir” diye düşünen Terim’in, geçen haftanın yıldızı Sinan’ı geç alması hataydı.. Maicon’un direkten dönen topu Fener’in şansıydı.. Tolga o kadar kötü vurdu ki, Aslan’ı galibiyetten etti..
Hakem Bülent Yıldırım kartlarda cimriydi. Feghouli’nin temasında ve Mehmet Topal’ın eline çarpan topta penaltı yoktu.. Soldado ile Serdar Aziz ise güreşe tutuşmuştu.. Fernandao’nun golünde ofsayt kararı doğruydu.