Türkiye 90'lı yıllarda siyasetin itibarsızlaştırıldığı bir döneme tanık oldu. Koalisyon hükümetlerinde bakanlık pazarlıkları ve medya patronlarının kamudan pay kapma yarışı diken üstünde politikacılar yarattı.
Sık sık değişen kabinelerin politika değişiklikleri yamalı bohça gibi algılandı. Milletvekillerine topyekun hücum eden kimi gazeteciler patronlarının verdiği kurşunları atıyorlar ve siyaset kurumundaki kirli ilişkileri genele yayıyorlardı. Batık bankalar ve kimi holdingler vatandaşın birikimini pula çeviriyordu. Ancak 90'larda siyasetin savruluşu ve itibar kaybı Türkiye için yeni bir dönemi zorunlu kılıyordu.
AK Parti bu ortamda bir ışık gibi doğdu ve yeni bir sayfa açtı. Erdoğan'ın güçlü teşkilatçılığı, tecrübesi ve karizması başarı hikayesinin temelinde yatmaktadır.
21 yıllık AK Parti hikayesinin şüphesiz başat aktörü Erdoğan'dır. Erdoğan dönemi Atatürk'ten sonra Türk devletinin yeniden yapılanma ve kalkınma hamlelerini gerçekleştirmesi anlamına gelmiştir.
Algılara ve itibar suikastlerine karşı titiz davranan Erdoğan'ın kendine özgü teşkilatını dönüştürme ve paslanmış isimleri arıtma yöntemleri mevcut. Erdoğan kritik dönemleri sükunetle atlatmayı bildiği gibi halledilmesi gereken bir dosyayı asla unutmayacak kadar da hafıza sahibi.
2023 seçimlerine doğru Türkiye'nin büyük yürüyüşü bütün dünyanın dikkatini çekiyor. Üstelik birçok dünya lideri Erdoğan'ın bağımsız dış siyasetini kıskanmakta ve takdir etmekte.
Bu dönemde gözü olana gün ışımıştır ve Büyük Türkiye rüyası Balkanlarda, Türkistan'da, Afrika'da görülmektedir.
Erdoğan'ın Türkiye'ye verdiği özgüven ve bölgesinde yarattığı nüfuz alanı, şüphesiz yeni bir diriliştir ve bu dirilişi içerdeki çıkar grupları ve dışardaki kem gözler durduramayacaktır.
Ülkenin kılcal damarlarına sirayet etmiş vesayet odaklarıyla mücadele eden Erdoğan'ın spekülatörlere, fırsatçılara, rantiyecilere göz yumması mümkün değildir.
Erdoğan'ın denizleri geçerken derede boğulmasına milli irade müsaade etmeyecektir. Partisinde şu veya bu şekilde yer bulmuş çıkar odakları varsa emin olun bunun hakkından yine Erdoğan gelecektir.
Milletin güvenini kazanmış ve bulunduğu asra imza atan liderlerin dünya tarihinde oynadığı rol hafife alınamaz.
Erdoğan bölgemizdeki ateş çemberine odaklanmışken Madrid'den Soçi'ye dünyanın yaşadığı krizlere çözüm üreten Ukrayna-Rusya savaşındaki duruşuyla gıpta edilen bir lideri çıkar gruplarıyla irtibatlandırmak yahut yolsuzluk algısının ortasına koymak insafa sığmaz.
Türk Kuşağı'nda yaşanan gelişmeler ve enerji kavgasında Türkiye'yi güvenli/istikrarlı bir ada olarak koruyan Cumhur İttifakı'nın önemini hala kimi AK Partililerin ve MHP'lilerin anlamadığını söyleyebilirim.
2023'e yürüyen akıl yeniden Büyük Türkiye idealinin temsilcisidir. Nice darbeler ve badireler atlatmış aziz milletin feraseti bu sancılı dönemi atlatacaktır.
30 Ağustos Muharebesi, Sevr'i çöpe atan ve Mîsâk-ı Millî'ye and içen Türklerin en zor koşullarda kazandığı zaferdir.
Tarih bu zor dönemde milletin menfaatini göz ardı edip şahsi heveslerine teslim olanları yazacaktır.