Bir kısım CHP'liler "Deniz Baykal ve kızı CHP'den ihraç edilsin" diyor. Neden peki? "Gelmiş geçmiş en yaşlı milletvekili" unvanına koşması pahasına listeden çıkarılamayan Deniz Baykal'a karşı bu tepkinin gerçek sebebi ne?
Görünüşte Sedat Peker'in attığı bir tweet.
Ama bakıyorsunuz Baykal'a kinin asıl sebebi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyaseten önünü açtığına dair kanaat.
Erdoğan'ın başbakanlığından, Cumhurbaşkanlığından Baykal'ı sorumlu tutuyorlar. Siirt seçimleri olmasaydı Erdoğan milletvekili olamayacaktı ve bugün de başımızda olmayacaktı. Akılları böyle kesiyor.
Bu yüzden de Baykal'a kinliler.
Bir de Zülfi Livaneli'nin söyledikleri var, fırsat bu fırsat deyip o da içindeki Baykal nefretini kusmuş. Baykal için "tipik bir Sünni" diyor. "Kürtleri, Alevileri, ezilenleri sevmez. Bunu çok sefer kendisi de söyledi. Basında çıktı" diyor.
Baykal'ın böyle bir ifadesi olduğunu sanmam, nitekim aradım bulamadım.
Doğrudan böyle bir şey söylemeyeceği gibi bu anlama gelecek laflar etmeyecek kadar da tecrübeli bir siyasetçi.
Zaten siyasi hayatı boyunca en sert sözleri Kemalizm ve laiklik savunu adına dindar kesime karşı söylemiştir.
Ama bugün CHP'nin konumlandığı yeni yer açısından Baykal'ın şeytanlaştırılması önemli, öyle anlaşılıyor.
Baykal'a karşı yürütülen kampanyanın da arkasında bu var.
"Tipik Sünni" ne demek?
Livaneli Baykal için bir de "Tipik Sünni" diyor. Bu sözü bir başkası bir başka dini ya da mezhebi grup hakkında söylese nefret suçu işlediği düşünülürdü.
Toplumun önünde aydın diye itibar görenlerin böyle ayrıştırıcı ifadeler kullanmasının hiçbir maliyet üretmemesi ilginç gerçekten. Kimse dini ve etkin kimliğini gizlemek durumunda kalmasın, Alevi de Sünni de Kürt de Laz da görünür şekilde bu farklılıklarıyla bir arada olabilsin, ama siyaset, farklılıkları hizipçiliğe dönüştürecek bir söylem üretmesin.
Siyasetçi gibi aydının da bu sorumlulukla konuşması gerekir. Maalesef bizde tam tersi.
Baykal zaten tasfiye edilmiş bir isim. Kemal Kılıçdaroğlu'nun da Baykal'ın kendisinin de çok iyi bildiği gibi FETÖ tarafından tasfiye edilmiş...
Bir ahlaksızlıkla itham edilerek ve ahlaksız bir yöntemle hem de...
Üstelik CHP ve Baykal, bu işin sorumlularını yani CHP'ye darbe yapan, genel başkanına ahlaksızca kumpas kuranları deşifre etmek yerine korumuşlardı.
Benzeri bir operasyona maruz kalan MHP ise sert bir dille bu işlerin arkasında Pensilvanya olduğunu söylemişken Baykal başına gelen olayın akabinde Pensilvanya'ya selam göndermişti.
O gün bugündür CHP'deki dönüşüm devam ediyor. İlk kopanlar CHP'nin 'Cemaat'in yörüngesine girdiği eleştirisini dile getirdiler. CHP'nin HDP ile ittifakı ve milli konularda Türkiye aleyhine tutum alması CHP içinde temel bir rahatsızlık olarak devam etti. Nitekim Muharrem İnce'nin ayrılıp parti kurma hikayesi böyle ve Suriye konusunda hükümetin politikalarının yerinde olduğunu ifade etmiş olmasına rağmen CHP'den ayrılmadı. Kılıçdaroğlu ve ekibi de onu ihraç etmeye hiçbir zaman cesaret edemedi.
Hala parti içinde Anadolu dindarlığını önemseyen ve "Ermenilere soykırım iddiası", "HDP ile ittifak", "LGBT" propagandası gibi konularda yeni CHP'nin tuttuğu yolu benimsemeyen küçük de olsa bir kesim var. Kendilerine "Öz CHP'li" diyor bunlar.
Baykal'a karşı yapılan itibarsızlaştırma ve ihraç kampanyası, CHP'deki bu son yerli damarın da tasfiyesi için ve CHP-HDP ittifakına dikensiz bir ortam oluşturmak için...