Fenerbahçe Spor Kulübü, 2 Nisan 2024 tarihinde Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına gidiyor. Ali Koç, bu konuya ilişkin olarak yaptığı basın toplantısında; "Biz 2 Nisan günü genel kurula gidiyoruz, olağanüstü. Yapmamız gerekeni yapmamız lazım. Kendi göbeğimizi kendimiz kesmemiz gerekiyor. Biz artık gerekiyorsa bir alt lige ineceğiz. Bu kararı alınca bir alt lige düşme söz konusu. Futbol AŞ'de sonra genel kurulu koyuyoruz. Fenerbahçe olarak kendi kaderimizi, kendi geleceğimizi kendimiz çizmek zorundayız" şeklinde konuştu.
Bu açıklamanın ardından özellikle sosyal medyada, Fenerbahçe Spor Kulübü üyeleri, Ali Koç tarafından yapılan açıklamanın da heyecanıyla 2 Nisan'da yapılacak genel kurula katılıp, 'ligden çekilme' dâhil alınacak karar için oy kullanarak yönetime yetki verilmesi konusunda bir seferberlik başlattı! Farklı şehirlerden ve yurt dışından gelecek üyeler 2 Nisan için organize olmaya başladılar. WhatsApp gruplarında da aynı şekilde, Fenerbahçe'yi yeniden 3 Temmuz ruhunun sarmış olduğu görünüyor.
Bu açıklamaların ve oluşan heyecanın ardından 2 Nisan toplantısının gündemi Fenerbahçe İnternet sitesinde ardından da KAP açıklaması ile SPK internet sitesinde yayınlandı. Gündemin 5'nci maddesi aynen şöyle; "17 Mart 2024 gecesi oynanan Süper Lig müsabakasında meydana gelen olaylar ve son dönemde Türk futbolunda yaşananlara istinaden Futbol A Takımımızın Süper Lig'den çekilmesi dâhil, alınacak aksiyonların DEĞERLENDİRİLMESİ."
YETKİ İSTENMİYOR MU?
Görünen o ki 2 Nisan Toplantısında alınacak bir karar, oylama yok! Sadece görüşme yapılacak. Konuyu konuştuğumuz kulüp üyeleri, gündemi okuduklarında şaşkınlığa kapılırken, tecrübeli üyeler bu konunun genel kurul sırasında önerge ile düzeltilebileceği düşüncesindeler. Oysa incelediğimiz Fenerbahçe Spor Kulübü Tüzüğü'nün Gündem başlıklı 22'nci maddesinde "Olağanüstü Genel Kurul toplantılarında gündeme madde ilave edilemez" diyor. Yani karar alma ya da oylama hususunun önerge ile gündeme alınması da mümkün değil. Ali Koç ve Fenerbahçe Yönetimi'nin farklı bir düşüncesi yoksa ya açık bir hata var ya da Ali Koç ve Fenerbahçe Yönetimi bir karar alınmasını, kendilerine böyle bir yetkinin verilmesini istemiyorlar.
Kaldı ki Tüzüğün 3'ncü maddesinin 5'nci maddesinin (a) bendi düzenlemesine göre yönetim kurulunun, "Yüksek Divan Kurulu Başkanlığı'nın görüşü alınarak olimpik olan veya olmayan spor dallarında, sportif şubelerin açılması, sportif şubelerin faaliyetlerinin durdurulması veya kapatılması hususunu Genel Kurul'a sunmak" yetkisi var. Yüksek Divan Kurulu'ndan Tüzüğün 44'ncü maddesine göre bu konuya ilişkin olarak alınmış bir görüş olmadığı gibi Genel Kurulun gündemi de buna uygun değil. Yani anlayacağınız ortada oylanacak, karar alınacak Tüzüğe uygun şekilde hazırlanmış bir gündem yok. İnsanlar boşuna heyecanlanıp, kulübün kaderi konusunda önemli bir karar alınacağı düşüncesi ile kendisini 2 Nisan'a hazırlarken, Ali Koç ve Yönetim Kurulu'nun genel kurulu sadece "GÖRÜŞME" yapma hususunda toplantıya çağırdığı anlaşılıyor.
SPK NE DİYOR?
Konuştuğumuz bir SPK uzmanı ise bu konuda karar alma yetkisinin Fenerbahçe Futbol A.Ş. Genel Kurulu'na ait olduğunu, halka açık % 32'lik kısmın evet demediği sürece böyle bir sürecin gerçekleşmeyeceği düşüncesini benimle paylaştı. Yani tıpkı Süper Kupa Finali için Riyad'a gidilmemesi konusunda Yüksek Divan Kurulu'ndan alınan tavsiye kararı ve Stadyum isminin Atatürk olması için Mali Genel Kurul'dan alınan yetki gibi tamamen tribüne oynamaya yönelik, içi boş, bir başka ergence girişim bu.
Ne diyeyim Allah akıl fikir versin. 117 yıllık kulüp, taraftara ve camiaya hayal satan insanların eğlence merkezi haline gelmiş!
DERSİNİ VERMİŞSİN
Şimdi gelelim benim eğer usulüne uygun bir genel kurul yapılsa ve kulüp üyesi olsam oyumun ne yönde olacağına. Arkadaş Trabzonspor'u Trabzon'da yenmiş üstüne de yapılan saldırıya misli ile karşılık vererek, "Burası Avni Aker buradan çıkış yok diyen" Trabzonspor taraftarlarına hayatları boyunca unutamayacakları bir ders vermişsin. Aynısını Galatasaray'a karşı Rams Park Stadyumu'nda da yapmak mümkün.
Niye, neden ligden çekiliyorsun? Sen bu sezon şampiyon olacaksın belki de. Sayın başkan, başkan seçilirken vaadin bu değil miydi? Şimdi bu vaadi 1. Ligde tutmayı, 1. Ligde şampiyon olmayı mı taraftarınıza teklif ediyorsunuz? Efsane başkan Aziz Yıldırım, Trabzon'da takım aracı kurşunlandığında kendisine bu yönde yapılan eleştirilere rağmen böyle bir düşünceyi kabul etmemişti. Üstelik o tarihte hem Aziz Yıldırım ve arkadaşları hem de Fenerbahçe'nin 3 Temmuz yargılamaları hâlâ sürüyordu. Ne kulüp ne başkan ne de arkadaşları daha beraat etmemişti.
Maçlara çıkmıyoruz yönünde verilecek bir karar, 3 Temmuz sürecini Fenerbahçe'nin aleyhine geri dönülemez bir biçimde sonlandırabilirdi. Fenerbahçe hayat memat mücadelesi veriyordu. Şimdi ortada böyle bir durum yokken nereden çıktı ligden çekilme fikri diye sormak yanlış olmaz. Ben anlayabilmiş değilim.
Takım kurşunlanmasını, Denizli'yi, son dakikada kaçan şampiyonlukları Fenerbahçe'ye karşı yapılmış organize kötülük olarak tanımlarken ve ligden çekilme düşüncesini kuvvetli bir şekilde bu olaylara dayandırırken 2018 genel kurul sürecinde Aziz Yıldırım'ı 4 yıl şampiyon olamamakla, Fenerbahçe'nin (kendiliğinden) zaten ortalama 3 yılda bir şampiyon olabildiğinden eleştiren Ali Koç değil miydi? Göreve gelir gelmez ilikli ceketlerini rakipleri önünde ilikleyen "rakibe saygı" mottosu ile Aziz Yıldırım ve ekibinin rakipler ile kavga ettiği için Türk futbolundan tasfiye edildiği ile övünen Ali Koç değil miydi! Trabzon'da "hırsızın başkanı" diye bağıran Trabzonsporlu taraftarla selfi çekilen Ali Koç değil miydi? Ya o gün yanlış yapıldı ya da bugün yanlış yapılıyor.
Son söz, "Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz" diyen İslam Çupi'nin ruhu şad olsun. 117 yıllık kulüp neler ile sınanıyor.
Akla, fikre zarar.