CHP ve “türdeşleri” 15 Temmuz direnişini maalesef sindiremedi...
Direnişçi sivilleri koruyan KHK’ya gösterdikleri tepkiyi, fiilen darbeye iştirak etmiş ve 251 insanımızı katletmiş asker görünümlü katillerden esirgediler.
Bu türdeşlerin arasında bol miktarda FETÖ militanı ve sempatizanı bulunuyor, anladık da, AKP’liler niçin takıldılar 15 Temmuz direnişini itibarsızlaştıran malum “koro”nun peşine?
Burası anlaşılabilmiş değil.
Hatırlayalım... Darbeyi, sığındığı güvenli evde, rahat koltuğunda izleyen Kemal Kılıçdaroğlu, insan içine çıkar çıkmaz, ilk, darbecilerin mağduriyetini dile getirmişti.
Ne ilginç, değil mi?
Bu kadar insanımız katledilmiş.
Meclis bombalanmış.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast timleri gönderilmiş...
Binlerce insanımız yaralanmış...
Kemal Efendi, farklı telden ünleme gereği duyduğu için “Aman ha...” diyordu, darbecilere göğsünü siper ediyordu.
Darbenin başarıya ulaşamamış olması, belli ki travma oluşturmuş arkadaşlarda; bu yaralı “halet”ten kurtulamıyorlar.
KHK’ya karşılar, sivil direnişçilere yargı muafiyeti getiren düzenlemeyi hukuk tekniğine uygun bulmuyorlar ama “bir gün hepiniz sanık kürsülerinde oturacaksınız” diye tehditler savuran “mağdur” (!) militanları kollamayı ve o koroya katılmayı “hukuk”la pek bir bağdaştırıyorlar.
Tek-tip kıyafete de karşılar... Bunu insanlık onuruyla bağdaştırmıyorlar... “Burası Guantanamo mu?” diye yüksek volümlü tepkiler veriyorlar ama yeri geldiğinde, “Eh, bu kıyafete ve rengine siz karar verdiniz; bir gün giymek zorunda kalabilirsiniz” diye şerh düşmeyi de ihmal etmiyorlar.
Demek ki, tek-tip kıyafete karşı değiller.
Bunların darbecilere giydirilmesine karşılar...
Erdoğan ve taraftarları giyse, bundan hoşnut bile olacaklar...
Kaldı ki, ilköğretim okullardaki “tek-tip kıyafet uygulamasına” son verildiğinde en büyük rezaleti CHP’liler çıkarmıştı. Meseleyi rejim sorunu haline getirmişlerdi. Hatta “darbe” imasında bulunmuşlardı.
Bu adamlar mı karşıymış tek tip kıyafete?
Güldürmeyin adamı...
Bu cümleden olarak, CHP’nin derdi “hukuk” filan değil.
Sivil direnişçilere yargı muafiyeti getiren düzenlemeye karşı çıkmalarının nedeni, müteakip darbe girişimlerinin geleceğini güvence altına almak, dolayısıyla istikbaldeki darbecilerin elini rahatlatmak. Aynı zamanda 15 Temmuz direnişini itibarsızlaştırmak.
CHP’nin savcılıktan dönme milletvekili Ömer Süha Aldan’a göre bu KHK, “Benim bir sürü itim var. Bak onları salarım ha sokağa... Onlara af bile getirebilirim” anlamına geliyormuş
Bu utanmaz arlanmaz adam, FETÖ’cüler tarafından bombalanmış parlamentonun bir üyesi...
Darbeye direnen halka “it” diyor.
Evet, it...
Müteakip darbe girişimine direneceklere de, peşinen, “sokağa salınacak itler” yakıştırmasında bulunuyor.
En rezil darbeci bile bu kadar çirkinleşmedi.
En şerefsiz Fetullahçı bile bu kadar terbiyesizleşmedi.
En haysiyetsiz darbe muhibbi bile bu kadar kendini düşürmedi.
Şimdi sıra bu ülkenin haysiyetli evlatlarında...
Binlerce, on binlerce, yüz binlerce “suç duyurusu” bekliyorum.
İşi gücü bırakın, Adliye önlerinde kuyruk oluşturun; binlerce, on binlerce, yüz binlerce ceza ve tazminat davası açın. Bu utanmaz arlanmaz adama haddini bildirin, insan içine çıkamaz hale getirin.
Hadi bismillah, bu yazı “suç duyurusu”nun ilk adımını oluştursun!