Beştepe’de inşa edilen yeni cumhurbaşkanlığı sarayına ikinci kez Perşembe akşamı gittim. İlki Emine Erdoğan hanımefendinin Büyükelçiler Konferansı nedeniyle Ankara’da bulunan büyükelçi eşlerine verdiği öğle yemeği vesilesiyleydi. O yemekten çıkışta Paris’teki Charlie Hebdo saldırılarını haber aldığım ve gelişmeleri takip etmek üzere kendimi Paris’te bulduğum için izlenimlerimi yazamamıştım.
Üstelik o ziyaretimiz sırasında davetli gazeteci ve diplomat eşleriyle sarayda mini bir tur yapmıştık. İkinci gidişim de Perşembe akşamı TRT’nin özel yayını sayesinde oldu. TRT Haber ve Spor Yayınları Dairesi Başkanı Nasuhi Güngör’ün moderatörlüğünü yaptığı özel programda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a meslektaşlarım Akif Beki, Hilal Kaplan ve Mahmut Övür ile birlikte gündemdeki soruları sorduk.
Bu önemli mülakatta Erdoğan’ın verdiği yanıtları gazetelerden de okudunuz. Ben ekrana yansımayan detayları paylaşmak istiyorum. Öncelikli olarak Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın en önemli gündem maddesi “Başkanlık Sistemi”. Bu gündem, “ivedi” notuyla daha da fazla önem kazanıyor. İç ve dış politikada, ekonomide hedeflere ulaşmak isteyen bir Türkiye’nin bu sistemden uzak durarak vakit ve enerji kaybettiği fikri hakim olan görüş.
En çok eleştirilen noktalardan birisi olan “The Saray”a gelince... İsraf ve abartılı bir yapı iddiasını dillendiren haberleri okuyarak Beştepe’ye gittiğinizde gözünüze ilk çarpan nokta yanılgı oluyor. Ne kadar yanılmış olduğunuzu anlıyorsunuz. Debdebe ve şaşaadan uzak, gereksinimlere göre yapılmış ancak devletin değerini de teslim eden bir yapı Cumhurbaşkanlığı Sarayı.
Naif bir zevk ile devlet heybetini ustaca bütünleştiren Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na dil uzatanların Paris’teki Elysee Sarayı’nı gördükleri zaman ne diyeceklerini merak ediyorum.
“Benim evim bile buradan daha şaşaalı” diyen Hülya Avşar’a hak vermemek elde değil.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na sanatçılar, bilim adamları grup grup davet ediliyorlar. Saray yakında halka da açılacak. Çok büyük bir kongre merkezi ve kütüphane yapılıyor. 24 saat hizmet verecek büyük bir kütüphane ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı kapılarını öncelikle gençlere açacak. Yapılacak olan kongre merkezi de Ankara’daki bütün büyük toplantılara ev sahipliği yapacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mülakattan sonra bizleri davet ettiği çalışma odasında bu detayları bizzat kendisi anlattı.
Sahlep içerek sohbet ettiğimiz Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışma temposunu geç saatlere kadar sürdürüyor. Saatler 23:30’a geliyordu ve çalışma masasında dosyaları inceleyerek, çalışmaya devam ediyordu Cumhurbaşkanı...