MİT’ten bir yetkili tek tek bazı gazetecileri hatta twitter kullanıcılarını bile arayarak, aslında darbeyi bildiklerini ve saatler evvel önlemek için girişimde bulunduklarını anlatmış..
Dün herkes yazdı.. Ardından Genelkurmay da MİT’in anlattıklarını doğrulayan bir açıklama yaptı.. Anlaşılan saat 16:00’da haberdar olunan darbenin önlenmesi için, önce Genelkurmay İkinci Başkanıyla temas edilmiş.. Ardından Genelkurmay Başkanı ve bağlantılı olarak da kuvvet komutanlarıyla.. Saat 18:30’da da karşı tedbirler alınmış.. Ancak nasıl oluyorsa Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminden saat 20:00’de haberdar olduğunu söylüyor.. Daha da ileri taşıyor meseleyi ve o saatte aradığı muhataplara ulaşamadığını ifade ediyor.. Bunun için de kurtarma operasyonunu dar bir çevreyle ve mevcut imkânlarla kendisinin yaptığını anlatıyor.. Anlıyoruz ki MİT, kendi girişimleriyle darbeyi önlemeye çalışmış ve bunun için bir takım girişimlerde bulunmuş...Ama bu süreçten üstlerini bilgilendirme ihtiyacı hissetmemiş. Ve dahası öyle ya da böyle darbeyi bastırabileceğine inandığından olsa gerek, önlem de almamış..
Peki ama;
1) Cumhurbaşkanı ve Başbakan neden böyle bir durumdan vakitlice bilgilendirilmedi?
2) Neden olağanüstü durum planını Cumhurbaşkanı yapmak durumunda kaldı?
Çok büyük temizlik olacak
15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişiminin ardından, FETÖ tarafından ele geçirilmiş olan devlet mekanizmasından büyük tasfiye başladı..
Tasfiyenin ilk günü, kendine doğru pozisyon arayan bulmaya çalışan kripto FETÖ elemanlarını aldı bir telaş..
Ne için?
Çünkü tablo ortada..
İpleri Pensilvanya’da olan hain şebekesi, başlarına geleceklerin farkında..
Ben buradan müjdesini vereyim..
İşte bugün MGK var..
Peşinden de Bakanlar Kurulu..
Anlaşılıyor ki MGK’dan çıkacak olan kararlar, jet hızıyla Bakanlar Kurulu’na gelecek..
Ve biz daha güneş batmadan idari neticesini göreceğiz..
Başta devasa bakanlıklar olmak üzere..
Hastaneler, okullar, belediyeler...
TRT’den sular idaresine kadar ne kadar kurum-kuruluş varsa hepsinde çok büyük operasyon yapılacak..
17 Aralık’tan beri devlerin elini-kolunu bağlayan 657 sayılı devlet memurları yasası bugün askıya alınır ve bu yasaya tabi çalışanların üzerindeki zırh birdenbire inerse kimse şaşırmasın..
“FETÖ’den temizledik” denilen hiçbir yer temiz değil..
Birbirimizi kandırmayalım..
TRT’de, atamaları bizzat Pensilvanya’dan yapılmış daire başkanları, müdürler, spikerler-editörler hepsi çalışmaya, maaş almaya devam ediyor.. Genel Müdür Şenol Göka ve Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren’in dikkat ve regülasyon kabiliyeti sayesinde hassas noktalara girmeleri engellenmiş durumda, o kadar.. Ama bu akşamdan itibaren pek çoğu hakkında çok önemli gelişmeler yaşayacağımızı söyleyebilirim.. Cadı avıysa, cadı avı..
İstifa et Şaban Dişli
Cuntanın başındaki generallerden biri Mehmet Dişli... Bu adamın, harekat planının başından itibaren içinde olduğu anlaşılıyor.. Bu kişinin kardeşi Ak Parti’nin Genel Başkan yardımcısı..
Şaban Dişli...
Bugün çıkmış diyor ki, “...soyadı ‘Dişli’ bile olsa darbeyi reddediyoruz.. liderimiz Dünya lideri Erdoğan’dır”.. Bu ifadeyi samimiyetle söylenmiş bir söz gibi kabul etsek bile, böylesi bir saldırının ardından bu kişinin bu koltukta oturması rahatsız edicidir.. Şaban Dişli’nin, kimse bir şey söylemeden sessizce istifa etmesi en doğru karar olacaktır..