Türkiye'nin 2023 yılı gelir vergisi rekortmeni Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar olurken, ikinci sırada Haluk Bayraktar yer aldı.
Malum çevrelerde hayasız saldırılar hemen başladı.
Bu düşmanlığın asıl sebebi, elbette Türk Savunma Sanayiinin yükselişidir. Selçuk Bayraktar, sektördeki öncülüğü ile hedef seçiliyor.
Türkiye; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasî iradesi ile desteklediği tam bağımsız savunma sanayii hedefi doğrultusunda son 22 yılda yerlilik oranını %20'lerden %80'lere çıkararak, 96 milyar doları aşan proje hacmiyle, ülkemizin güvenliği için yerli ve milli imkânlarımızla büyük adımlar attı.
Türk savunma sanayii bugün çalışmalarını; 12 milyar doları aşkın sektör cirosu, 2 milyar doları aşkın Ar-Ge harcaması, 850'yi aşkın projesi ile yürütüyor.
Savunma sanayi sektörü, 3.500'den fazla firma ve 80.000'i aşkın çalışanıyla ülkemiz ekonomisine en yüksek katkıyı veren sektörlerden biri haline geldi.
2012 yılında 1.2 milyar dolar olan savunma ihracatı, yaklaşık 4.5 kat artarak 2023 yılında 5.5 milyar dolara çıktı.
Savunma sanayii ürünlerimizi ihraç ettiğimiz ülke sayısı 185'e; İHA ve SİHA'lar, kara araçları, deniz platformları başta olmak üzere ihraç edilen ürün çeşidi 230'a çıktı.
Bugün Türkiye, İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen 3 ülkesinden biri. Kendi savaş gemisini yapan dünyadaki 10 ülkeden de biri...
Güçlenen Türk savunma sanayii, güvenlik güçlerimizin terörle mücadele operasyonlarında, yurt içi ve yurt dışındaki harekâtlarında başarılar getirdiği gibi dış politikada da Büyük Türkiye yürüyüşünü hızlandırıyor.
Dost ve müttefik ülkelerin envanterlerinde yerlerini alan ürünlerimiz, dünyanın dört bir yanına ihraç edilirken, özellikle Türk SİHA'larının oyun değiştiren konsepti dünyanın da gündemine girdi.
İngiliz Financial Times (FT), Türkiye'nin Afrika'da giderek çok güçlendiği belirtilen analizinde; bölgedeki orduların Türkiye'den TB2 Bayraktar İHA'ları almak için de sıraya girdiğinin özellikle altını çizdi.
Analizde Türkiye'nin; hem siyasi, hem askeri hem de ekonomik alanda artan etkisiyle Afrika'da etkili güç olduğunun altı çizilerek, son dönemlerde aralarında anlaşmazlık bulunan iki ülke olan Somali ve Etiyopyalı yetkililerin müzakereler için Ankara'da buluşmasını örnek gösterdi. Somali'de kız çocuklarına yaygın bir şekilde İstanbul adı verildiğini yazdı.
Evet, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin Afrika'daki gücünün en büyük göstergesi, güvenlik ittifakları oldu. Bayraktar TB2 İHA'lar, Mali, Nijer, Etiyopya ve diğer ülkelerin cephaneliklerinde bulunuyor.
SİHA Bayraktar TB2, şu anda 33 ülke tarafından kullanılıyor.
The Eurasian Times gazetesindeki analizde ise İslam ülkelerinin ABD yerine Türkiye'yi seçtiklerinin özellikle altını çizilirken Pakistan, Endonezya, Malezya, Azerbaycan, Maldivler ve Suudi Arabistan'ın silah tedariki konusunda Ankara'ya ihtiyaç duyduğu belirtildi.
Siyasî analizlerdeki en büyük yanlışlık ya da kasıt, Türkiye'nin temel meselelerini şahsîleştirmektir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı da öyledir. Karakteri, kibri, ihtirası yüzünden Erdoğan'a düşmanlık edenler elbet var.
Ancak asıl Erdoğan düşmanları; onun şahsında İslam'a, milletimizin kendi mana kökleri üzerinde yükselmesine düşman olanlardır.
Bir lider olarak Erdoğan'ın, Cumhur İttifakı ile ülkemizi en ileri, en güçlü ülkeler arasına yükseltmekte oluşu, içteki vesayetçi statükonun ağalarını ve dıştaki Türkiye düşmanlarını çok rahatsız ediyor.
Selçuk Bayraktar'a olan düşmanlığın sebebi de şahsî değildir.
"Damat" çirkefliği ile yapılan saldırıların asıl sebebi, Bayraktar ailesinin Türkiye'nin savunma sanayiindeki milliyetçi vatansever varlığıdır.
Düşmanlık; Selçuk Bayraktar'a değil, Türkiye'nin savunma sanayiinin güçlenmesinedir.
Cumhur İttifakına, MHP lideri Bahçeli'ye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve Selçuk Bayraktar'a yapılan saldırıların evet, asıl sebebi Türkiye'nin savunma sanayindeki büyük ilerlemesidir.