Çocukluk çağında yaşanan dayak, aşağılanma, cinsel taciz, ihmal gibi travmatik yaşantılar, zihnimizi böldüğü gibi hafızamızı da bozabilir. Normalde, hayat öykümüzü ilkokul döneminden bugüne kadar ardışık olarak, arada kopmalar olmaksızın, getirebilmemiz gerekir. Ayrıca, gün içinde nerede ne yaptığımızı da bilir olmamız beklenir. Hafızamız ile ilişkili bu iki fonksiyon, çok sayıda farklı fiziksel ve ruhsal rahatsızlık tarafından etkilenebilir. Çocukluk çağında yaşanan psikolojik travmalar bunlardan birisi.
Çocukluk çağındaki travmatik yaşantılar ya bilincimizden uzaklaştırılarak hatırlanmaz hale geliyor ya da aşırı hatırlanma ile video kaydı gibi kaydedilip, zihnimize tekrar tekrar gelebiliyor . İki hal de acı verici olup hem belleğimizi hem de ruh sağlığımızı bozuyor.
Travmatik anılar unutulabilir
Ruh dünyamız için çok ağır gelen travmatik olaylar bilincin dışına itilip, bastırılarak unutulabilir. Örneğin, çocukluğunda cinsel tacize uğrayan kişilerin yaklaşık üçte biri bu anıları bir dönem hiç hatırlamaz hale gelir. Bu unutma zihnimizi bir dönem acıdan uzak tutar. Böylece gündelik hayatı devam ettirebilecek güç bulunmuş olur. Kişi bu unutma döneminde anılarını unuttuğunu da bilmez gibidir.
Unutulmuş travmatik anılar yeniden hatırlanabilir
Unutulan taciz anıları sonsuza kadar bastırılamaz. Bir gün açığa çıkma eğilimindedir. Aslında gerçek iyilik için de bu anıların hatırlanması gereklidir. Zihinsel apse boşaltılmalıdır.
Anımsama genellikle bir gün kendiliğinden gelişir. Nadiren de terapi sürecinde gerçekleşir. Hatırlama ya anının video gibi tümünün hatırlanması şeklinde olur ya da parça parça hatırlanır. Eğer parçalı hatırlama olursa, anının tamamlanması sancılı bir süreçte yavaş yavaş gerçekleşir.
Hatırlama ile birlikte o tacizi sanki yeniden yaşanıyormuş gibi olunur. Buna psikolojide geriye dönme (flash-back) denir. Bu hal kişi için oldukça acı verici bir deneyimdir. Bu deneyim o kadar güçlüdür ki; kişi şu anda da kendisine cinsel tacizde bulunuluyor sanır. Şimdi ile geçmiş ayırt edilemez hale gelinir. Örneğin geçmişte tecavüze uğramış kişi, şu anda tecavüze uğrayan bir kişiye benzeyecek şekilde yerde kasılmış halde kıvranabilir.
Kötü anılar video kaydı gibi hatırlanabilir
Travmatik yaşantılar bir yandan da hafızamızı unutma şeklinde değil de aşırı hatırlama şeklinde bozar. Normalde anılarımızı yaşanmış öyküler olarak hatırlarız. Travmatik anılar ise video kaydı gibi kaydedilir. Yaşanan olay an be an sanki şimdi yaşıyormuşçasına, her türlü ince detayla beraber hatırlanabilir. Bu durumda kişi size travmatik yaşantı sırasındaki havanın sıcaklığını, rüzgarı veya güneşi, ışığı veya karanlığı, renkleri, ortamın eşyalarını, bedenin tüm hislerini canlı bir şekilde anlatabilir. Bu sıcak anılar istemsiz şekilde zihne tekrarlayıcı şekilde gelebilir. Bu aşırı hatırlama hali kişiye ruhsal acı ve sıkıntı verir.
Bedenimizin de hafızası var
Travmatik anılar sadece hafızamızda değil aynı zamanda bedenimizde de kayıt altına alınır. Travmatik yaşantılar sırasındaki ağrı, beden kasılması, mide bulantısı, kokular vb. de kaydedilir. Bazı kişiler taciz anılarını hatırlamadıkları dönemde bu bedensel belirtileri parça parça yaşayabilirler. Örneğin sebebini bilemedikleri bir koku alma hissi yıllarca sürebilir. Cinsel bölgelerindeki bir yanma veya ağrıyı yıllarca yaşayıp nedenini anlayamayabilirler.