İlk kez Jurasic Park’ı izlediğinde 13 yaşında bir çocuktu. Şimdi Jurassic World’ün başrolünde. Ünlü yıldız Chris Pratt, STAR pazar’a konuştu.
Hollywood, yeniden çekimler veya klasik olmuş filmlerin devam bölümleriyle endüstrisini hız kesmeden yüceltiyor. Klasik hikayeler dediğimizde Jurassic Park’ı ayrı bir yere koymalıyız. Çünkü iyi ve heyecanlı bir film olmasının yanında neredeyse dinozorlarla ilgili bildiğimiz bütün her şeyi bu filme borçluyuz. Böylesi bir yapımın da devam filminin çekilmemesi düşünülemezdi. Şu an sinemalarda oynayan dördüncü devam filmi olan Jurassic World’ün başrolünde Chris Pratt var. 2000 yılında Cursed Part 3’teki Devon rolüyle tanıdığımız ve 2012’te Oscar ödüllü Zero Dark Thirty’deki Justin rolüyle ünlenen 36 yaşındaki ABD’li oyuncuya, filmin perde arkasını ve sinema dünyasını sorduk.
- Jurassic World’deki karakterinizi tanımlayabilir misiniz?
Karakterim Owen Grady, bir kahraman. Heyecan verici, önder bir bilim adamı. Raptorlarla yakın çalışıyor ve onlara komutlara uymayı öğretiyor. Adanın uzak bir bölgesinde çalışıyor ve Jurassic World şirketinin hayvanlara muamele ediş biçiminden hoşlanmıyor. Doğanın düzenine büyük saygı duyuyor ve insanların kendisine ihtiyaç duyduğu fırsatlar hoşuna gidiyor. Daha önce kimse ona bir dinozorun çıldırıp insanları öldürmeye başladığı zaman ki kadar ihtiyaç duymamış.
- Claire (Bryce Dallas Howard’ın canlandırdığı) ile olan ilişkisini nasıl tanımlarsınız?
Bir Jurassic filminde ilk kez romantizme yer veriliyor. Eşsiz Bryce
Dallas Howard tarafından canlandırılan Claire, güzel, çekici ve rekabetçi. CEO gibi üst düzey kurumsal yönetici. En üste yükselmiş ve topuklu ayakkabılarla iş kıyafetleri giyiyor. Karlılığa önem veriyor ve hissedardan sorumlu. Bu hayvanların sağlıklı ve mutlu olmalarını pek umursamıyor. Onları malvarlığı olarak görüyor Indiana Jones filmlerindekine benzeyen tartışmalı bir ilişkimiz var. Birbirimize daha zıt olmayız. Ama izleyici birbirlerine gerçekten çekildikleri duygusunu alıyor.
- Jurassic Park’ı 90’lı yıllarda izlediğiniz zamanki anılarınızı paylaşabildiniz mi?
Jurassic Park’ı ilk kez 22 yıl önce izlemiştim. 22 yıl geçtiğine inanamıyorum!13 yaşındaydım ve vizyona girdiği gece, sinemada izlemiştim. İlk “büyük” filmimdi. Fragmanını izledikten sonra filmi izlemeyi çok istemiştim. Stephen Spielberg ve The Goonies hayranı olarak o küçük yaşımda bile sevdiğim bir yönetmen olduğunu biliyordum. Bütün neslin olduğu gibi benim de hayal gücümü yakalamıştı ve bunu hiç unutmayacağım.
- Bu filmde çok sayıda büyük aksiyon sahneniz var. Ama sizin için öne çıkan herhangi bir sahne var mı?
Bu filmde birkaç olağanüstü, heyecanlı aksiyon sahnesi var. Herhangi birini en beğendiğim olarak seçmek zor olur çünkü çok fazla var. Özellikle bir sahne çok iyi ama size ipucu verip heyecanınızı bozmak istemem. Sadece o sahneyi gördüğünüzde hangisinden söz ettiğimi anlayacağınızı söyleyebilirim. Zara adındaki bir karakter yer alıyor. Bu kadarını söyleyebilirim.
FAVORİM VELOCİRAPTOR
- Favori dinozorunuz var mı?
Filmde onları eğiten bir oyuncu olacağımı daha bilmeden önce bile en sevdiğim dinozorlar, sürü avcılar olan Velociraptor’lardı. Son derece akıllıdırlar ve Sam Neil’ın raptor peçesiyle ilgili olarak, o çocukla ilk konuşmasında (Jurassic Park’ta) “Seni buradan ve buradan keser, sen daha hayattayken bağırsaklarını yer” dediği andan itibaren favorim oldular.
DİNOZOR KARŞIMDA NEFES ALIYORDU
- Canlı aksiyon ve görsel efektler karışımı olan böyle bir filmde rol yapma sürecini anlatabilir misiniz?
Bunun gibi yarı canlı aksiyon, yarı animasyon olan bir filmi yaparken canlı aksiyon karakteriyle bilgisayarda üretilen karakterin etkileşim süreci değişkendir. Bazen karşınızda bir şey olmadan rol yaparsınız ki bu zor olur.
Bazen dinozor kılığına girmiş oyuncuların karşısında rol yaparsınız ki bu da zor olabilir. Bazen de animatroniks kullanılır. Benim en sevdiğimdir çünkü karşınızda güzel bir dinozor vardır. Orada bizzat durur, nefes alır ve onunla etkileşime girebilirsiniz.
Aslında mekana, lensin genişliğine hareketli bir çekim mi yoksa oynanmış bir çekim mi olduğuna bağlıdır ve her sahne için değişir.