İsrail, Gazze’de vahşetin kitabını yazıyor. Filistinlilerin bu zulme karşı 3. İntifada’yı başlattıklarına dair haberler geliyor. Çağrı Hamas’tan geldi. Çünkü İsrail, çocukları öldürdü. Çünkü İsrail özellikle ve hedef gözeterek çocukları öldürdü. Çünkü İsrail, ambulanslara saldırdı. Hastanelerin yoğun bakım servislerini yerle bir etti. İsrail, Azrail oldu. Okulları bombaladı. Okulların üzerindeki BM şemsiyesine aldırmadı.
Gazze’nin Şucaiye mahallesinde bir gecede 70’e yakın Filistinliyi öldüren Yahudi devleti, şimdiye kadar uygulamadığı ölçüde bir vahşete imza atarak, uluslar arası savaş suçlusu olduğunu bir kez daha ispatladı. Uluslar arası hukuk zeminlerinde kendisini bekleyen davaların fitilini bizzat İsrail ateşledi. Ölü sayısı bu satırlar yazılırken 830 civarındaydı. Biliyorum ki, siz bu satırları okurken en az 900 olmuş olacak. En çok çocuklar, siviller ve yaşam... İsrail içinden yaşam geçen hiçbir şeye tahammül edemiyor Gazze’de, Filistin’de...
Bir grup kadın gazeteci ve aktivist, vicdanlarımız sesiyle bir adım attık. Oradan gelen haberlere iliştirilmiş resimlerde yer alan çocuk gözlerin çaresizliği bu inisiyatifin kalkış noktası oldu. Vicdanlar birleşmeye başladı ve ortak bir ses oluşturma yönünde çalışmaya başladık. Sosyal medyada küçük bir sesle başlayacaktık işe... Faaliyetleri arttırıp, somut bir eyleme dönüştürme yönünde fikir birliği vardı bu yeni yeni oluşan inisiyatifin. Bir internet sitesi kurma, ortak açıklama hazırlama ve tepkimizi muhataplarına duyurma yönünde kolları sıvadı. Sonra da yaraya merhem olma yönünde adımlar atmaktı hedefimiz.
Kadın hakları ve demokrasi aktivisti kimliği ile bu çalışmada yer alan Ayşe Kesir buldu inisiyatifin adını. “Çocuklarımı öldürme” diyecektik Yahudi devletine. Cocuklarimildurme.net adında bir internet sitesi oluşacak ve tepkileri bu sitede birleştirecektik. Kalkış noktası olacaktı. Site kuruldu da... Ancak twitter’da açılan aynı isimli bir hesabın birkaç saat içinde askıya alındığını görünce, bu çağrının bile İsrail’i ne derece rahatsız ettiğini gördük. Sosyal medyadaki Gazze duyarlılığı İsrail devletinin uluslar arası algıya geçirdiği tırnaklarına çarpıyordu.
Küresel intifadaya doğru mu?
3. İntifada’nın ayak sesleri duyuluyor. Aslında haftalardır Filistinlilerin İsrail zulmüne haykırışları dolduruyor Kudüs, Ramallah ve Batı Şeria’yı. Batılı hükümetler ve karar vericiler, Gazze’ye düşen tonlarca bombayı duymadıkları gibi sokaklardan yükselen isyan seslerini duymuyorlar. Ama bu çığlık karşılıksız kalmıyor. Batı ülkelerinin sokakları, meydanları ve dünyanın her köşesinden vicdan sahiplerinin eylemleri “Özgür Gazze” diye inliyor. Filistinlilerin başlattığı 3. İntifadaya verilecek küresel bir desteğe de dikkat kesilmek gerekiyor. Belki gözlerdeki perdeyi kaldıracak sihirli formül tam da bu küresel çığlık olacak.