ParkZon’un kurucusuna ve Muzipo Kids’in genel müdürüne “Ne yapalım da çocuklarımız hem güvenli ortamlarda büyüsün hem de hareket etsin, oynasın, öğrensin, keşfetsin?” sorusunu sordum.
Üst kat komşumuzun bugünlerde ikinci yaşlarını kutlamaya hazırlanan ikizleri var. İkisi de erkek. İkisi de çok tatlı, akıllı, bıcır bıcır. Ve sabırsızlıkla beklediğinizi tahmin ettiğim özelliklerini sona sakladım; çok hareketliler hatta çok çok hareketliler. Tam da olmaları gerektiği gibi... Zira çocuk çocuktur, köşe yastığı gibi koyduğun yerde durmaz... (Hemen parantez açıyorum, biliyorum bazı çocuklar çok daha fazla hareketli oluyor ama hepimiz farklıyız işte.) Geçenlerde bir kahve içimi için uğradığımda bütün dolap kapaklarında ve çekmecelerde gördüğüm kilitler, beni geçmişe götürdü. Kerem ve Elvan büyürken evimiz küçüktü ve çok fazla mutfak dolabımız yoktu. Kahveyi, şekeri ve kremayı almak; kaşığı bulmak için her seferinde şifreli kasa açar gibi birkaç işlem yapmak zorunda kalmadığım için şanslıymışım! Sohbet ederken, çocuklarımızın geçirdiği ufak tefek kazaları gülerek -tabii şimdi, üzerinden zaman geçtikten sonra- anlattık. Ben de güvenlik konusunu bana yeniden hatırlatan bu konuşmanın ardından konunun uzmanlarına danışarak “Ne yapalım da çocuklarımız hem güvenli ortamlarda büyüsün hem de hareket etsin, oynasın, öğrensin, keşfetsin?” diye sordum... Danıştığım ilk isim, çocuklu çocuksuz pek çok ünlüye güvenlik sistemi hizmeti veren ParkZon’un kurucusu ve çocuk gelişim uzmanı Pekcan Birinci.
Ona fırsat verin
Birinci, öncelikle evlerde ve okullarda kaza riski olan alanların belirlenmesi gerektiğini söylüyor. Örnek olarak da kapı menteşelerini, beton kolon ve radyatör kenarlarını, elektrik prizlerini, balkona açılan kapıları ya da merdiven iniş çıkışlarını veriyor. Buralarda meydana gelebilecek kazaları ise kapılara parmak sıkışmasını önleyecek aparatlar takarak, kenar ve köşe koruyucuları kullanarak, balkon ve merdivenler için çocuk güvenlik kilitleri ve kapıları ekleyerek önlemek mümkün. Evlerin çocukların keşfetme ve öğrenme alanları olduğunu vurgulayan ve bu duygularını köreltecek uygulamalardan kaçınmak gerektiğini kaydeden Birinci, anne babaların güvenliği sağlamak adına yaptıkları kimi yanlışlara dikkat çekiyor:
“Anne babalar genelde çocuğa zarar verecek tüm eşyaların ortadan kaldırılması ve tehlikeli buldukları yerlere yastık ve benzeri eşyalar koyarak ya da çocukları korkutarak onları engellemek istiyor. Oysa evi güvenli hale getirdikten sonra çocuğun serbest kalması, araştırma ve keşfetme isteğinin engellenmemesi ve ona deneme fırsatı verilmesi gerekmektedir.”
Çocukların alanı sadece evle sınırlı değil. Havalar biraz serinlese de parklar hala koşup oynamak için onları bekliyor. Birinci “Çocuk parkta oynarken mutlaka bir yetişkin kontrolünde olmalı. Kaydıraklarda boynuna takılmaması için uzun bağcıklar, sarkan atkılar kullanılmamalı” uyarısında bulunmayı da ihmal etmiyor.
Hareket etmeden olmaz
Çocukları tehlikelerden koruyanın hareketsizlik değil tam tersine sınırlarını öğrenebileceği, kendine zarar vermeden deneyimledikleriyle kazandığı güven duygusu olduğunu düşünüyorum. Tabii fokur fokur kaynayan çaydanlığa elini yapıştırmasından ya da sandalyenin tepesine ata biner gibi oturmasından bahsetmiyorum... Hareketin ve dengenin öğrenmeye etkisi olduğu da ortada çünkü. Günümüz çocuklarının hareketsizliğine çözüm önerileri sunan Muzipo Kids’in Genel Müdürü ve Çocuk Gelişim Uzmanı İlkiz Özcan Sönmez de şöyle bir hatırlatmada bulunuyor:
“Günümüzde çocuklar günlerini hareket etmeden geçiriyor. Eskiden sokaklarda oynayıp keşfeden, hayatı sosyalleşerek deneyimleyen ve gezen çocuklar, günümüzde sokaktaki arkadaşlarının yerine teknolojiyi koydukları için hareket ederek eğlenebileceklerini unutuyor. Biz de uzman akademisyenler tarafından hazırlanan hareket eğitimimizle 18 ay-12 yaş arası çocukların fiziksel gelişimlerine katkıda bulunmayı ve çocuklara doyasıya hareket edebilecekleri güvenli bir ortam sağlamayı amaçlıyoruz.”
Hareket eğitimi çocuklara erken yaşta spor alışkanlığı da kazandırıyor. Üstelik denge, koordinasyon ve esneklik becerileri de geliştiği için kontrollü hareket edebilmeyi yani kendilerini koruyabilmeyi de öğreniyorlar. Kısacası yaşasın hareket! Güvenliği elden bırakmadan tabii...
Keşif Dünyası’na yolculuk
Öğrenme alanında okul dışında en kapsamlı kurumsal programlardan biri olarak kabul edilen Keşif Dünyası projesi şimdi Türkiye’de. Henkel bu kapsamda her gün Türkiye’de okul ziyaretleri yaparak çocuklara bilimi sevdirecek laboratuvar uygulamaları gerçekleştiriyor.