17 yıllık geleneğin bir kez daha bozulmaması elbette önemli bir özellik ama; derbi maçının temposu, heyecanı ve kalitesi düşüktü... Düşünün ki; G.Saray gibi bir takımın pozisyonu yok. Hatta Volkan Demirel; “Maç boyunca yere bile yatmadım” diyerek, dalgasını geçiyor. O kadar yani...
Bu elbette vahim bir durum... Üzülecek değil, utanılacak bir tarafı var. 2-0’lık yenilginin deprem yaratacak sonuçları olur. Nedir bu?
BİR: Riekerink’in bey, beyefendi olması bir kenara atılır; gönderilmeden önce uçak bileti peşin alınır. “Git diyemem, kal diyemem. Sen goncasın, gül diyemem” dönemi bitti. O goncanın yaprakları yolunur.
İKİ: Olası bu büyük depremin artçı serisi de başlar... Podolski ve Sneijder bile gözden çıkarılır. Hele önümüzdeki hafta Bursa maçı da kaybedilirse, Dursun Özbek yönetimi de ateşin içine atılır.
Bu saydıklarım felaket senaryosu değildir. Olacaklara yönelik, eski tabirle “Hissi kabl-el vuku” denilen, “6. His” öngörüsüdür. Görünen köye klavuz istemiyor. Bu yüzden şom ağızlı değil, som gerçekçiyiz.
Dostlar ağır konuşur.
***
Yazıya başlarken dediğimiz gibi; derbinin temposu düşük, heyecanı sınırlı, kalitesi düşüktü. F.Bahçe de öyle aman aman bir şey oynamadı. Robin van Persie’nin son dönemlerdeki uyanış sürecinin, patlama yapma noktasına gelmesi; derbinin temel farkını oluşturdu. Hollandalı’nın goller sonrasındaki olağanüstü büyük coşkusu ve sevinci; bugüne kadar asla rastlamadığımız bir mutluluk tablosu içeriyordu. Eskiden atttığı gollerde garip / inceden ironik bir gülümseme ile başını öne eğer, elini kaldırır, çok sade bir tepki verirdi. Ama pazar gecesi, neredeyse ciğerleri dışarı fırlayacaktı. O denli kontrol edilemez bir sevinç içindeydi.
Böyle bir Van Persie’ye, ilk kez tanık olduk. Nihayet F.Bahçeli olmuştu.
Sadece o değil, teknik direktör Advocaat bile; ağır başlı görünüşünü bir kenara atıp, çocuk sevinçlerini andırır bir hareketlilik ve masumiyet içindeydi. Derbinin esas farkı burada!
Son sonuç:
Ligin başlarında F.Bahçe’yi devreden çıkarıp, şampiyonluk yarışından dışarı atanlar; şimdi zirve ihtimali için övgü hazırlamak zorundalar. Kağıt kalemlerinizi hazırlayın; yazılı yapacağım.
Bakalım kim en çok övecek!